REKTÖR AKAN'IN BASIN TURU

Şevki Yıldırım

OMÜ Rektörü Prof. Dr. Hüseyin Akan Cuma günü bütün gazetelerini dolaşmış Samsun'un. Bunu dünkü gazetelerin haberlerinden öğrenmiş olduk. Bir gazetede sabah kahvaltısını yapan Rektör sanırız öğlen başka gazetede geçirirken, öğleden sonra da Denge'ye gelmiş. Rektör Prof. Dr. Hüseyin Akan, göreve geldiğinde 9 olan fakülte sayısının 14'e, yüksek okul sayısının 2'den 4'e, meslek yüksek okulu sayısının da 8'den 11'e çıkarıldığını anlattı. Prof. Dr. Akan, bazı fakülte ve yüksek okulların geçici binalardan ayrılarak kendi binalarına taşınacağını ve inşaatların da hızla sürdüğünü söylemiş. Üniversitenin fiziki gelişiminin yanı sıra bilimsel çalışmalar bakımından da öne çıktığını hatırlatmış Rektör Akan.

Ve OMÜ'nün makale sayısıyla da ilk 10'da yer aldığını kaydetmiş. Göreve geldiğinde 21 bin olan öğrenci sayısının 40 bine ulaştığını belirten Hüseyin Akan, OMÜ'nün, İngilizce diploma eki vererek, Avrupa'da tanınırlığı olan bir hüviyete kavuştuğunu dile getirmiş.
Geldiği günden bu yana bir çok yeniliklere kapı aralayan Rektör Akan, projelerin hayata geçeceğini söyleyerek "Üniversitemizde daha önceleri örgün eğitim yanında uzaktan eğitime önem verilmediğinden bu konuda bir hayli geride kalmıştık ancak bizim dönemimizde bu konuda yoğun bir çalışma yapılarak hem gerekli öğrenci sayısına ulaştık hem de ciddi bir gelir kaynağı elde ettik. Uzaktan eğitim sayesinde göreve geldiğimiz günden bu güne dek yaklaşık olarak 25. milyon TL lik bir kaynak elde ettik, elde ettiğimiz bu kaynak sayesinde bir çok yeni yatırım yapma imkanına sahip olduk." demiş
"Daha önce üniversite ile kentin bağlantısı çok zayıftı. Şimdi bu kanalları açtık. İşte o noktada, öğretim üyelerimle birlikte bu kente daha çok nasıl katkı veririz, onunla ilgili projelerim var. Çok yazdım çizdim zamanında. Biraz gazeteciliğim vardır. O nedenle idmanlıyım" diye konuşmuş." Adayım " da demiş ve "Ama son söz Köşkte" diyesiymiş. Bütün bunları zaten dün başta bizim gazete olmak üzere hemen hepsinde okudunuz, gördünüz. Tabi bazı gazetelerde yazılmamak kaydıyla konuşulanlar da olmuş. Sizlerin bilmenizi gerektirmeyen! Okur dediğin her şeyi bilmemeli zaten! Okuduklarınız yetmiyor mu sevgili arkadaşlar? Siz bizi okumaya devam edin.. Çünküü akasyam.com bakın Rektör Bey gazete turunda iken ne diyor?:

"Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) ile OMÜ Gençlik Kulübü`nün bu yıl ikincisini düzenleyeceği 'OMÜ 2. Medya Ödülleri', 25 Şubat`ta sahiplerini bulacak. Yerel Medya nerede? Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi tarafından düzenlenen ödül programında, Samsun yerel medyasına ve bu anlamda yerel gazetelere, yerel televizyonlara, internet haber portallarına, radyo kanallarına ve diğer yayın organlarına ait kategorilerin yer almaması ise şaşkınlık yarattı. 'Samsun'da var, Samsun için al' kampanyasının paydaşlarından Ondokuzmayıs Üniversitesi'nin; kampanyayı sadece 'mal alımı' olarak algılamadığını ve olması gerektiği şekliyle 'hizmet sektörü'nü de bu kapsamda değerlendirdiğini düşünmek istiyoruz." bu soruyu soran oldu mu acaba?

KURULTAYTAY

CHP, parti içi muhalefetin talebi doğrultusunda toplanacak olan 27 Şubat'taki kurultayı delegeler dışındaki herkese kapatmış biliyor musunuz?
Böylece parti delegesi olmayan eski Genel Sekreter Önder Sav başta olmak üzere birçok önemli partili, kurultay salonuna giremeyecekmiş. Kurultaya gazeteciler de alınmayacak iyi mi? CHP, 2004 yılındaki güvenoyu kurultayına da delege dışında kimseyi almamış, kurultay, etrafı tel örgülerle çevrilen bir salonda gerçekleşmişti hatırlıyor musunuz?

PM üyesi Alaattin Yüksel, 26 Şubat'taki kurultayda tüzüğün herkesin istediği doğrultuda değişeceğini, bu çerçevede ertesi günü yapılacak kurultaya gerek kalmayacağını savunmuş. Kemal Kılıçdaroğlu ise bu sözlere "Bence de gerek kalmayacaktır. Zaten kurultay basına ve seyirciye de kapalı olacak." şeklinde karşılık vermiş.

Kılıçdaroğlu'nun ikinci kurultaya seyirci alınmayacağını açıklaması, salona partinin yaklaşık bin 300 delegesi dışında hiç kimsenin giremeyeceği anlamına geliyor. Bu karar, 362 delege imzasıyla ikinci kurultay kararını aldıran muhaliflerin 27 Şubat'taki kurultayda gövde gösterisi yapma hesaplarını da bozacak. Kurultaya, delege olmadıkları için parti içi muhalefetin liderliğini yürüten eski Genel Sekreter Önder Sav başta olmak üzere, partinin eski kurmaylarından Hakkı Suha Okay, Yılmaz Ateş, Onur Öymen, Mehmet Sevigen gibi isimler de katılamayacak. Basına da kapalı olacak kurultayın kısa süre içerisinde tamamlanması planlanıyor.

İşte bu nedenle biz de sizinle son kurultaylardan birinde tespit ettiğimiz bu görüntüyü paylaşıyoruz. Hadi bakalım tanıyın kimler var? Tanırsanız kahve deposunda bendensiniz!

O'NUN BAŞARISI

O'nun için tuval duygu ve düşüncelerinin ifade bulduğu sonsuz bir özgürlük alanı. Kimi zaman fırçası el, kimi zaman elleri fırça oluyor. Renkler ise resminin olmazsa olmazı, en önemli unsuru. O dediğimiz Prof. Dr. Gülten İmamoğlu, çağdaş Türk resim sanatının önde gelen genç isimlerinden biri. Kendine özgü tarzı ve teknikleriyle kısa zamanda büyük başarılar elde etmiş, ABD, Avrupa ve Uzakdoğu'nun tanıdığı bir isim.

ABD'de peş peşe aldığı ödüller de başarısının somut kanıtları… İmamoğlu bu günlerde 9-26 Şubat tarihleri arasında ABD'nin Los Angeles şehrinde 'Organik Metastrata' adını verdiği teknikle yaptığı eserlerini sanatseverlerin beğenisine sunduğu kişisel sergisini açmanın mutluluğu içinde.

12 yaşından beri resim yapıyor İmamoğlu. 1991 yılında Ondokuz Mayıs Üniversitesi Resim-İş Eğitimi Bölümü'nden mezun oldu. Bir yıl sonra araştırma görevlisi olarak aynı üniversiteye atanan sanatçı 'Samsun Halkının Resim Sanatına Bakışı' konulu tez çalışmasıyla yüksek lisansını tamamladı. Sanatta yeterlilik derecesi aldıktan sonra mezun olduğu bölümde öğretim görevlisi oldu. Zorlu bir çalışma döneminin ardından 2005 yılında doçentlik unvanını aldıktan sonra 30 yıldır elinden bırakmadığı fırçasına daha sıkı sarıldı.

ABD'nin California eyaletinde dünya çapında organize edilen 53. Sausalito Art Festival'e davet edilen ilk Türk sanatçı olarak hayallerindeki dünyanın kapısını aralamayı başardı. Geçen yıl profesör olan İmamoğlu 20 kişisel ve 70'ten fazla karma sergi açtı. Dünya çapında ikisi birincilik olmak üzere beş ödül aldı. Son olarak bu yıl Ağustos ayında ABD'deki Artslant galerisinin çağdaş sanat alanındaki etkinliğinde Mandisire adlı eseriyle 90 ülkeden 5 bin resim arasından sıyrılarak 'Jüri Ödülü'ne layık görüldü.

GÜZEL SÖZ

"Dünyanın sorunu, akıllılar hep kuşku içindeyken aptalların küstahça kendilerinden emin olmalarıdır"
(B. Russell)

KİM AKILLI?

Cemal ile Temel kahvede sohbet ediyorlar. Cemal sormuş:
"-Söyle bakalım Temel sence insanlar mı yoksa hayvanlar mı daha akıllı?"
Temel: "-Elbette ki hayvanlar daha akıllı"
Cemal: "- Peki neden?"
Temel: "-Bizim karabaş benim ne söylediğimi anlıyor, ama ben onun söylediklerinden hiçbir şey anlamıyorum"

İŞ İNADA BİNDİ

Ömründe hiç teravih namazı kılmamış olan bir yörük, bir gün,
caminin önünden geçerken, adamın birisi:
-Namaz vakti nereye gidiyorsun? Sen Müslüman değil misin? Demiş.
Yörük ne desin?"Bari şu namazı kılıvereyim de öyle gideyim" diyerek
camiye girmiş. Gelgelelim, aklı dışarıda, hayvanlarında. Üç beş rekat
namaz kılmış, bakmış, biteceği yok. Dışarı çıkıp oğluna seslenmiş :
-Oğlum, hayvanlara mukayyet ol. İmamla iş inada bindi.

DEMEK Kİ NEYMİŞ

Bir millet uyuyorsa uyandırmak kolaydır.
Ama uyumuyor da uyuyor gibi yapıyorsa,
Ne yapsanız nafile, asla uyandıramazsınız.
[Mahatma Gandhi]

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.