KORONAVİRÜSLE GEÇEN BİR YIL: 2020

Sami Kesmen

Yaklaşık bir yıldan beri Koronavirüsle yaşıyoruz. Bir müddet daha da birlikte yaşayacağımıza benziyor. Her ne kadar aşı bulunmuşsa da, aşının temini ve insanların aşılanma süreci dikkate alırsak, 2021yılı da Koronavirüse karşı mücadeleyle geçecektir. 

Yeni yılın ikinci yarısında belki rahatlama görülecek ve her şey planlandığı gibi giderse gelecek yılın sonuna doğru Koronavirüsle vedalaşmış olacağız. Koronavirüsle geçirdiğimiz 2020 yılı hayatımızda bir çok değişiklikler oluşturmuştur. Neredeyse yaşamamızın bütün karelerinde uygulama değişiklikleri oluşmuştur. Ticaretten siyasete, ibadetten sosyal hayata, aileden ferdi yaşama, insanlar arası ilişkilerden devletler arası ilişkilere tüm uygulamalar ve tahammüller değişmiştir. N2020 yılı insanlık tarihinde yeni bir milat olarak anılacaktır.

10 Mart 2020 tarihinde ilk vak’a ile insanımızın gündemine giren Koronavirüs; bir çok ailede keder ve üzüntülere, bir çok ailede hastalık ve rahatsızlıklara, bir çok ailede zorluk ve yokluklara neden olmuş; bu sebeplerle insanlar sorunlar yaşayarak hayata küser hale gelmiştir. İnsan iradesini aşan küresel bir sorun olarak tüm dünyayı etkisi altına alan Koronavirüs; dünyada yaşayan yaklaşık sekiz milyar insanın korkulu rüyası haline gelmiştir.

İnsanlık tarihinde bir milat olarak yer alacağını ifade ettiğimiz Koroınavirüs; nesiller sonra bile etkisini sürdürecektir. Bu süreçten öylesine etkilenenler olmuştur ki; bir kısım insanlar ruhsal bunalımlar geçirmiş ve akli dengeleri değişmiş, bir kısım insanlar işin stresinden kurtulamayıp intihara yönelmiş, bir kısım insanların ortaya çıkan ekonomik sorunlar nedeniyle aile huzuru bozulmuş ve böylece toplumun bütün katmalarında; nesiller sonra izlerinin görüleceği bir takım etkiler oluşturmuştur.

Koronavirüs’ün nesillere yansıyacağı ve etkisinin uzun süre devam edeceği iki önemli başlık; eğitim ve ibadettir.  Bireysel etkilerinin bir süre sonra azalacağı veya süreçten etkilenen bireylerle sınırlı kalacağı hesap edilirken; eğitim ve ibadet konusu tüm insanlığın ve insanların ortak değeri olduğu için, bu konudaki olumsuz etkileşim ve ortaya çıkan yeni modeller gelecek nesilleri de etkileyecektir. 2021 yılının da Koronavirüs kuralları kapsamında geçtiğini düşünürsek, yaklaşık iki yıl eğitim uzaktan, on-line yapılmış olacaktır. 

Özellikle; tıp, mühendislik, veteriner vs gibi teknik eğitimde, birebir pratiklerin de öğrenilmesi gereken meslek dallarında; bu iki yılın izleri gelecek yıllarda, bu dönemin öğrencileri üzerinde etkisini gösterecektir. Teknik meslek dallarında, iki yıllık uzaktan eğitim nedeniyle bir takım boşluklar oluşacaktır. Elbette, gelecek yıllarda oluşturulacak müfredat muhtevasında, bu iki yılın hesabı yapılacak, eksiklikler belli ölçüde doldurulmaya çalışılacaktır.

Yüzde 99’u Müslüman olan ülkemizde ibadet uygulamasında da Koronavirüs nedeniyle değişiklikler oluşmuştur. Bu değişikliklerin yıllara yayılan sonuçları olacaktır. Her din mensubunun, kendi dininin ritüelleri ile ilgili uygulama değişiklikleri oluşmuştur. Toplu ibadetler engellenmiş, bir takım ibadetlerde de özüne zarar vermeden yeni usuller oluşturulama yoluna gidilmiştir. Farz ibadetlerden olan Hac 22020 yılında yapılmamış; Hz Peygamberle başlayan yaklaşık bin beş yüz yıllık süreçte ilk defa hac günlerinde Arafat ve Kabe boş kalmış, düşünülemeyenler yaşanmıştır. 

Tüm bu olumsuzluklara rağmen; ülkemiz, müslümanlar ve insanlık için yeni bir milat olan 2020 yılının hayırlara vesile olacağına inanıyoruz. Kodlarını Yüce Allahın inşa ettiği yeni bir medeniyetin oluşacağını, her şeyin fıtratına uygun bir yaşam tarzına dönüşeceğini, bu sürecin de bunun için ilahi bir eğitim kampı dönemi olduğunu düşünüyoruz. İlahi iradenin konusu olan her şeyin, insanlık için hayırlı olacağına inanıyoruz.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.