İMAM VE İMAMLIK

Sami Kesmen

İmam; namaz kıldıran cami görevlisine,  imamlık da; yapılan bu göreve denmektedir. Devlet başkanına, grup liderine de imam denmektedir ama bizim yazımıza konu olan, meslek olarak yapılan hizmet ve bunu yerine getiren sorumlularla ilgilidir. Toplumsal kabüllerde de zaten imam ve imamlık; sözünü ettiğimiz kişi ve hizmete verilen isimlendirmedir.

Bugünlerde mukayese konusu yapılarak, tartışmaya açılan imam ve imamlık hafife alınacak, ağızlara penesenk olacak bir hizmet değildir. İmamlık hizmeti kutsal, onun yerine getirilmesi için zamanını ve kendini vakfeden imam mükerremdir. İnsana hizmet alanı olan her meslek kutsal yani mübarek, bu hizmetleri yerine getiren kişi ve kişiler de mükerremdir.

İlk imam Cebrail a.s.dır. Peygamberimize namaz kıldırma usül ve esaslarını, yöntem ve şeklini, rukün ve hükümlerini Cebrail a.s. göstermiş ve öğretmiştir. Peygamberimiz ilk imamlığını Kâbede yapmış, müşriklerin baskısı artınca ve devam edince bu sorumluluğu evlerde yerine getirerek, imamlık görevini uygun evlerde sürdürmüştür.

Hizmetlere kutsallık atfetmek; kişilerin kendi değerlendirmeleriyle isimlendirilecek bir husus değildir. Her hizmet kendi çapında mübarek ve bereketlidir. Hizmetçi ve kapıcı da, en az yönetici ve fabrikatör kadar mübarek bir iş yapmaktadır. Yapılan iş'ten Allah rızası düşünülür ve insanlara hizmet edilirse, o hizmet kutsaldır. Çünkü, insanların malı, canı, aklı, dini, nesli kutsaldır. Bu kutsallara hizmet ve bunların devamını sağlamaya katkı da kutsaldır, mübarektir ve bereketlidir.

İbadetler birbireyle mukayese edilip, fazilet yarışına sokulamayacağı gibi, hizmet ve meslekler de birbiriyle fazilet yarışına sokulamaz. İnsana hizmeti konu alan her meslek faziletlidir. Duaya dönüşen her fiil bereketlidir. Hizmet eden ve dua alan herkes mübarektir. Yaptığı hizmet süreklilik arz eden bir meslekse eğer, fazilet ve bereket de süreklilik arz eder.

Günümüz dünyasında her meslek grubu, insanlara ve canlılara yaptığı hizmetten menfaat elde etmekte, kazanç sağlamaktadır. Kişinin, sunduğu hizmetten menfaat elde etmesi, yaptığı hizmetin değerini azaltmaz. Hizmeti sunanın yaptığı işten kazanç elde etmesi, elde edeceği fazileti de engellemez. Dua'ya dönüşen her svz ve aylam, iş ve hizmet; bereketli ve faziletlidir.

İmam ve  İmamlık; günümüz meslek grupları içerisinde farklılık arz eden hizmet alanıdır. Öğreteni Cebrail olan ve mesleği ilk yerine getireni Peygamber olan bir meslektir imam ve imamlık. İmam'da olan kusur ve hâtâlar bu mesleğe mâl edilemez. Bu meslek de diğer meleklerle mukayese edilemez. Diğer meslekler ihtiyaç halinde önem arz ederken, imam ve imamlık 7/24 ihtiyaç duyulan hizmet adamı ve alanıdır.

İmam; rehberdir, kanaat önderidir, eğitimcidir, sosyal hizmet uzmanıdır, barış elçisidir. Her ruh dünyasına; gönlünü ve hizmetini açan, kendini ve ömrünü vakfeden bir insandır. Sorumluluğun, gerektiği şekilde yerine getirilmemesi, imamlık mesleğinin sorunu değildir. İmamın hizmeti, bir başka meslek grubunun sunduğu hizmetten az ve gereksiz değildir. Hiç bir meslek grubu, diğerlerini küçümseme ve ucuzlatma hâk ve yetkisine sahip değildir.

Bir mesleğin önemi; o mesleğin kişiye sağladığı menfaat konforuyla izah edilemez. Mesleğin sunduğu maddi menfaat ile ortaya koyduğu sosyal statü görecelidir. Kamu otoritesinin bakışına ve düzenlemesine göre değişkenlik arz eder. Bir hizmette haklı değerlendirme; yapılan hizmetin dua'ya dönüşme katsayısıyla doğru ölçülür. Peygamberi sünnete uygun olarak yapılan imamlık ve bunu yerine getiren imam; diğer meslek gruplarının tamamından daha fazla duaya dönüşecek bir hizmet sunacaktır.

İnsana ve canlılara hizmet sunan her meslek ve meslek grubu mübarek ve bereketli bir iş yapmakta, işlerini kutsal formata dönüştürmektedirler. Hiç bir meslek ve grubu, diğerinden daha üstün ya da düşük değildir.
 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.