BÖYLESİ GÖRÜLMEDİ

Samsun'un Tekkeköy ilçesinde yaşayan 85 yaşındaki Ayşe Sarılar'ın yaşadığı dram bu kadar da olmaz dedirtti. Ayşe nine 2006 yılında gerçekleşen bir trafik kazasında hayattaki tek varlığını kaybetti. Bu da yetmezmiş gibi Ayşe nineye eşine çarpan kişinin

 aracında oluşan hasarın sigorta bedeli ödetildi.

AYŞE NİNENİN ACI KADERİ

Samsun'un Tekkeköy ilçesinde akılara durgunluk veren bir olay yaşandı. 85 yaşındaki Ayşe Sarılar, 2006 yılında gerçekleşen bir trafik kazasında yolun karşısına geçerken bir otomobilin çarpması sonucu eşi Hasan Sarılar'ı kaybetti. Eşinin acısıyla yıkılan 85 yaşındaki Ayşe nineye hayat arkadaşının acısını bile yaşatmadılar. Çarpan kişinin aracında oluşan hasar için otomobilin sigortalı olduğu şirket tarafından mahkemeye verildi. Bu da yetmezmiş gibi borcu ödeyemeyen Ayşe Sarılar'a şirket haciz gönderdi. Üstelik haczedilen ev ise kanser hastası olan kızını evi olunca Ayşe ninenin acısı ikiye katlandı. Olaydan kısa bir süre sonra acılara daha fazla dayanamayan kızını da kaybeden Ayşe ninenin dramı yürekleri dağladı.


BAŞSAĞLIĞI BİLE DİLEMEDİ

Eşinin ölümünden sonra yalnız yaşamaya başladığını ve canını en çok acıtan şeyin, eşine çarpan aracı kullanan kişinin ve araç sahibinin taziye de bile bulunmaması olduğunu belirten Sarılar, ''Benim eşime 2006 yılında bir araba çarptı, eşimi o kazada kaybettim. Arabayı kullanan kişi, araç sahibinin bir yakınıydı. Araç Samsun'da bir özel hastanede çalışan kalp uzmanı bir doktora ait. Eşime çarptığı sırada arabada zarar oluşmuş. Arabanın sahibi olan doktor, arabasını sigorta şirketine tamir ettirdi. Sigorta şirketi de çarpma sırasında arabaya eşimin zarar verdiğine karar vererek haciz yoluyla parasını bizden tahsil etti. Haczedilen evin kanser hastası olan, ölümle mücadele eden, yaşamaya çalışan kızımın evi olması bizi daha da çok üzdü. Biz paralarını ödedik. O olaydan az bir zaman geçtikten sonra kızımda hastalığını yenemedi öldü.''dedi.

VİCDANI YOK MU DOKTORUN?

Eşinin ölümüne neden olan aracın sahibinin Samsun'da özel bir hastanede çalışan bir doktor olduğunu söyleyen Sarılar, ''Bizi sigorta şirketi haczetti ama arabanın sahibi doktor arabasını kendisi daha ucuza tamir ettirebilirdi, sigorta şirketlerinin tamirlerden yüksek paralar aldığını biliyoruz. Tamir ettirdikten sonrada bize söyleyip parasını isteyebilirdi, o vakit ödeyeceğimiz para daha az olurdu, 90 yaşına merdiven dayağım şu günlerde haciz memurları kapıma dayanmazdı.Ben yaşlı bir insanım ve kendi ihtiyaçlarımı bile bir bakıcya yaptırıyorum. Bunun üzerine parayı babasını kaybetmiş, üstelik kanser hastası bir insan olan kızımdan tahsil ettiler. Bütün bunlar bir yana en azından bir baş sağlığı dilenebilirdi, taziyeye gelinebilirdi. Biz doktorları vicdanlı bilirdik. Ama doktorda vicdan,insanlık yokmuş.'' diye konuştu.

YAYA GEÇİDİ YOK

Kaza yapan kişinin kazada kendisini haklı çıkarmak için sürekli eşinin hatalı olduğunu ileri sürdüğünü, Hasan Sarılar'ın karşıya geçtiği yolda yaya geçidi olduğunu ve bu geçidin kullanılmadığını iddia ettiğini ifade eden Ayşe Sarılar,''Kazanın olduğu yerde ne yaya geçidi var ne de alt geçit var. Yıllardır insanlar aynı yerden, eşimin geçtiği yerden karşıya geçiyor. Kocama çarpan kişi yolda alt geçit olduğunu söylüyor. Halbuki alt geçit dedikleri şey menfez, kanalizasyon sularının, yağmur sularının içinden aktığı, yağmur yağdığı zaman içinin suyla dolduğu boru gibi bir şey.''


''SİGORTA ŞİRKETİ KANSER HASTASI BİR İNSANIN EVİNİ HACZETTİ

Araç sahibinden ve kazayı yapan kişiden insani bir davranış sergilemelerini beklediklerini aktaran Sarılar, ''Biz doktorları insanlar için çalışan kişiler olarak bilirdik. Hiç aklımıza gelmezdi bir doktorun arabasının karıştığı bir kazada ölen insanları haczettireceğini. Bu doktorun bizim sigorta şirketine ödediğimiz paraya ihtiyacı olduğunu düşünmüyorum. Ben bir şey demek istemiyorum artık, sadece kendilerini vicdanlarına havale ediyorum'' dedi.

Eşine çarpan sürücüye ve arabanın sahibi doktora manevi tazminat davası açtığını belirten Sarılar, şöyle devam etti:''Ben kocamdan kalan emekli aylığıyla geçinmeye çalışıyorum. Eskiden, kocam sağken incir bahçelerimizi işlerdik şimdi kocam yok benim de ayakta duracak halim yok. Bacaklarımdan altı defa ameliyat oldum doktorum ayakta durmamı yasakladı. Bakımımı yapacak birine ihtiyacım var bakıcı tuttum ama bakıcıya para yetiştiremiyorum artık. Kocama çarpan kişiye ve arabanın sahibine kocamın ölümüne neden oldukları için manevi tazminat davası açtım. Davayı kazandım. Hakim bana 16 bin lira tazminat ödenmesine karar verdi. Davayı kazanalı 8 ay oldu ama hala tazminat parası bize ödenmedi. Zamanında sigorta şirketi bizden parasını haciz yoluyla aldı. Üstelik kanserli bir kadının evini haczederek aldı, ama biz 8 aydır arabanın sahibi doktordan almamız gereken tazminat parasını alamadık.''(AA)AA

Yorum Yap
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar (7)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.

BÖLGE ve İLÇELER Haberleri