BEREKETLİ AY…

Sami Kesmen

Bereket; bir lütuftur, sayıyla anlaşılmaz, nereden ve nasıl geldiği bilinmez ve görülmez. Ortaya çıkan bir takım sonuçların izahı, ancak; “bereket” kavramıyla yapılır. İbadetlerin sonuçları ve hayata yansıyan hissiyatı; bereketle ifade edilir. Allah’a itaatin insan hayatındaki hikmetleri “bereketle hissedilir. Ramazan da rahmet ve bereket ayı olarak tarif edilmiştir. Bunun somut verilerle ve müşahhas örneklerle anlatılması zordur. Herkes, kendi gönül dünyasında ve yaptığı ibadetin kalitesine göre bereketinden de istifade eder.
Ramazan ayını bereketli kılan, Kur’anın bu ayda indirilmiş olmasıdır. Ramazan ayı bu nedenle anlamlıdır ve diğer ayların sultanı olarak tarif edilmiştir. Ramazanda yapılan ekstra ibadetler, bu ayın öneminden dolayıdır ve rahmet vesilesidir. Allah c.c.’ın rahmeti; bereket olarak yansımaktadır. Oruç, Sadaka, Fitre, Fidye, Mukabele ve Teravih namazı gibi, ramazan öncesine göre bu ayda yapılan söz konusu ibadetler nedeniyle, bu ibadetleri ihya edenler Allah’ın rahmet ve bereketinden hissesini de almış olur.

Ramazan ayının tarif eden Peygamberimiz; “gündüzü saim, gecesi kaim” buyurmuştur. Ramazan; gündüzü oruçla, gecesi de namazla geçen bir aydır. Gecesinin “KAİM” diye tarif edildiği ibadet “Teravih” namazıdır. Gönülleri hoş eden ve ramazan gecelerini bayram sevincine dönüştüren “Teravih” namazıyla, ramazan ayının fiziki olarak cemaatleşmesi ve kenetleşmesi sağlanmış olur. Bir arada yaşayan insanlar, ramazan vesilesiyle birbirlerine daha yakın olurlar. Evde kılınması halinde de, diğer zamanlara göre; Allaha bu ay vesilesiyle ekstra boyun eğdiklerini deklare ederler. Gecelerini huzurla ve mutlulukla kapatmış olurlar. Günün “Z” raporunu “Teravih” namazıyla verirler.

Teravih; rahatlamak ve dinlenmek gibi anlamlara gelir. Teravih namazı, sünnet-i müekkededir. Kadın ve erkek için orucun değil, ramazan ayının sünnetidir. Yatsı namazı kılındıktan sonra, vitir namazından önce kılınır. Her iki rek’atta selam verileceği gibi 4,6,8,10 hatta 20 rek’tatta da selam verilebilir. Uygulamada yirmi rek’at olarak kılınan teravih namazında her dört rek’atta selam verilir. Teravih namazının 20 rek’at olduğu çoğunlukla kabul edilmiştir. Ama daha az rek’at sayısında da kılınabilir. Peygamberimiz; “Kim ramazan namazını(teravihi) inanarak ve sevabını Allah’tan bekleyerek kılarsa geçmiş günahları bağışlanır” buyurarak, bu namaza teşvik etmiştir.

Peygamberimiz teravih namazlarını genellikle yalnız kılmıştır. Zaman zaman da sahabeye, arkadaşlarına teravih namazını mescitte cemaatle kıldırdığı olmuştur. Teravih namazının farz olduğu anlaşılacağı endişesini taşıdığından, teravih namazını yalnız başına kılmış, cemaata da o dönem için böyle tavsiye etmiştir. Peygamberimiz teravih namazını cemaatle kıldırmadığı için de kaç rek’at olduğu hususunda uygulama sonucunda bir bilgi sahibi olunamamıştır. Peygamberimizin teravih namazını 8 rek’at kıldığı gibi, 20 rek’at kıldırdığı rivayetleri de vardır.

Hz. Ömer, insanların dağınık bir biçimde teravih namazını kıldığını görünce, daha derli toplu olarak kılınmasını arzu etmiş ve imamın arkasında teravih namazının cemaatle kılınması uygulamasını başlatmıştır. Ancak teravih namazının cemaatle kılınması uygulaması Hz. Peygamberin sünnetidir ki, Peygamberimiz teravih namazını zaman zaman cemaate kıldırmıştır.

Teravih namazının 20 rek’at olarak kılınmaya başlanması Hz. Ömer zamanına denk gelmektedir. Maksat ramazan gecelerini ihya etmek ve ibadetle geçirmek olduğuna göre, 20 rek’at uygulaması ramazan ayının ruhuna daha uygundur. Hz. Ömer; Peygamberimizden “Teravih” namazının 20 rek’at kıldırıldığını gördüğü ve duyduğu için bu sayı üzerinden uygulama başlatmıştır. Zira; Peygamberden başkasının namaz ihdas etme hakkı yoktur. Teravih namazının 20 rek’at kılınması da, cemaatle ihya edilmesi de Peygamberimizin sünnetidir.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.