Baykal: “Başbakan’ın laflarını ciddiye almayın”

CHP lideri Baykal, Başbakan Erdoğan'ın başkanlık sistemine ilişkin sözleriyle ilgili olarak, ''Başbakan'ın başkanlık sistemi laflarını ciddiye almayın. O kendisini kurtarmaya, güvence altına almaya bakıyor'' dedi

Baykal:  “Başbakan’ın laflarını ciddiye almayın”

CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Haber Türk televizyonunun canlı yayınına katılarak gündemdeki konulara ilişkin soruları yanıtladı.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın başkanlık sistemine ilişkin sözleri hatırlatılarak, ''Nasıl değerlendiriyorsunuz. Başkanlık sistemi Türkiye'nin sorunlarına çözüm olur mu?'' sorusu üzerine de şunları kaydetti;
''Anayasa konusunda Sayın Başbakan'ın tavrının hala net, şeffaf, güvenilir ve açık bir şekilde ortaya çıkmadığı bu açıklamasıyla bir kez daha kendisini göstermiştir. Bir Anayasa değişikliği projesi uyguluyoruz, yargıyı bu konuda düzenlemeye çalışıyoruz ama anlaşılıyor ki Başbakan'ın kafasında bir süre sonra fırsat bulursa bambaşka bununla çelişkili bir başka modeli Türkiye'ye dayatma düşüncesi var. Başbakan Türkiye'ye hakim olmak istiyor. Türkiye'nin yargısına da ordusuna da bürokrasisine de sivil toplum kuruluşlarına da TOBB'una da hakim olmak istiyor. Herkesi nefes alamaz 'benim iznime bağlı olarak faaliyet göstereceksin' konumuna çekmeye çalışıyor. Başkanlık sisteminin de bu konuda kendisine imkan getireceğini zannediyor.

O HEVES ORTAYA ÇIKTI

Böyle bir hevesi olduğunu gördük. Dün o heves ortaya çıkmıştır. Ama o hevesi yaşama geçirmek bakımından Türkiye'nin daha soğukkanlı bir şekilde meseleye yaklaşması lazım.'' Başkanlık seçimi projesinin yaşama geçirilmesi için 2011 seçimlerinden sonra parlamentoda bu konuyu gündeme getirebilecek bir siyasi desteğin ortaya çıkmasının gerektiğini belirten Baykal, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Hepimiz çok açıkça görüyoruz ki bu seçimler, AKP'nin siyasi gücünü, siyasi ağırlığını, belirleyiciliğini kaybedeceği, iktidar şansının kesinlik ortadan kalkacağı bir seçim olacaktır. Böyle bir seçim tablosu içinde, böyle bir siyasi güç dengesi içinde Sayın Başbakan'ın önümüzdeki seçim darbesini yedikten sonra bırakın Türkiye'de bir başkanlık sisteminin başkanı olarak ülkeye yön vermeyi, bugünkü yapı içinde ayakta kalmanın yollarını bulması dahi olağanüstü güç olacaktır. Çünkü iktidarı kaybettiği anda Başbakan'ın yargıya hesap vermesi zorunluluğu ortaya çıkacaktır. Şimdi yapılmak istenen işte o ihtimale karşı değişikliktir. Başbakan'ın başkanlık sistemi laflarını siz ciddiye almayın. O kendisini, kurtarmaya güvence altına almaya bakıyor. Önümüzdeki seçimde iktidarı kaybedecektir, iktidarı kaybettiği zaman da pek çok önemli konunun Yüce Divan'da yargılanması gündeme gelecektir.''

ANAYASA MAHKEMESİ'NE YAKINLARINI DOLDURUYOR'

Başbakan'ın telaşının kendisini yargılayacak Anayasa Mahkemesi'ni kendi yakınlarıyla doldurmak olduğunu iddia eden Baykal, ''Başbakan kendisi Anayasa Mahkemesi üyeliği cübbesini üzerine giymek istiyor. 17 Anayasa Mahkemesi üyeliğine 17 Tayyip Erdoğan yerleştirmek istiyor Sayın Başbakan. Kendisini
ancak öyle güvence altına alacağını düşünüyor. Başkanlık sistemi Başbakan'ın hayallerini süsleyecek bir konu olmanın ötesinde bir anlam taşımaz. O dönem bitmiştir. Başbakan siyasi gücünü ve etkisini kaybetmiştir'' dedi. AK Parti yetkililerinin, ''Anayasa değişikliği sürecinde Baykal'ın paketten ayrılmasını önerdiği maddelerle ilgili CHP'nin Anayasa Mahkemesi'ne başvurmayacağına ilişkin güvence beklediğini gösteren açıklamaları olduğunun'' ifade edilmesi üzerine, böyle bir tavrı beklemenin düzenlemelerin ''Anayasaya aykırılığını kabul etmek anlamına geldiğini'' söyledi. Anayasa'yı ihlal ederek hukuka saygılı olunamayacağını belirten Baykal, ''Demokratik bir toplumda, bir hukuk devletinde yaptığı işe güvenen bir insanın yaptığı işin hukuk denetimine tabi tutulmasından korkması, onun yaptığı işin hukuk dışı olduğunu kabul etmesi demektir. Hukuk dışı bir işi, ayarlayabilirse yapma kararlılığında olduğunu gösterir'' diye konuştu. Baykal, ''Anayasa Mahkemesi'ne gitmeyin'' diyerek yargı denetiminden kaçılamayacağını belirterek, ''Bunu söylemek bir hukuk bilinçsizliğinin, demokrasi sapkınlığının en mükemmel örneğidir. Türkiye bu zihniyetin elinde. Sorun da bu'' dedi.

SİYASET Haberleri