Başbakan yanıt bile vermeye gerek görmüyor!

DSP İstanbul Milletvekili Süleyman Yağız"dan bir elektronik mektup aldım. Gerçi Süleyman bey her zaman bana verdiği önergelerle ilgili olarak e mail gönderir. Çok önemli konuları irdeleyen önergeler ve sorular soruyor hükümet kanadının yanıtlaması  için. En sonunda yine Başbakan Recep Tayyip Erdoğan"ın yanıtlaması istemiyle bir 14 Ağustos 2009 tarihinde bir Önerge Sunuşu ve Sorularını ve aldığı yanıtları göndermiş bana. Başbakana yönelttiği sorularını ise Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehdi Eker"in, yanıtladığında altını kalın bir çizgiyle çizerek söylüyor.

 DSP İstanbul Milletvekili Süleyman Yağız"ın, kendi ağzından anlatımları aynen aşağıdadır. BAŞBAKAN"A YÖNELTTİĞİM, “PKK"NIN ET KAÇAKÇILIĞI YAPTIĞINA” İLİŞKİN ÖNERGEMİ, TARIM VE KÖYİŞLERİ BAKANI MEHMET MEHDİ EKER YANITLADI:

İspanya"daki ABC gazetesinin 11 Ağustos 2009 tarihli internet sayfasında, yayımlanan,"PKK TERÖRÜNÜ KAÇAK ET FİNANSE EDİYOR" başlıklı haberinde gündeme getirdiği, “PKK"nın gelir kaynaklarının önemli bir bölümünün et kaçakçılığına dayandığı” iddialarıyla ilgili olarak Başbakan Sayın Recep Tayyip Erdoğan"a yönelttiğim yazılı soru önergemi, Tarım ve Köyişleri Bakanı Sayın Mehmet Mehdi Eker yanıtlamıştır. Sorularımı ve Sayın Eker"in yanıtlarını bilgilerinize sunuyorum. ÖNERGEMİN SUNUŞU VE SORULARIM:

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞI"NA

Aşağıdaki sorularımın, Başbakan Sayın Recep Tayyip Erdoğan tarafından yazılı olarak yanıtlanması isteğimi bilgilerinize sunarım.

İspanya"daki ABC gazetesinin 11 Ağustos 2009 tarihli internet sayfasında, Daniel Iriarte imzasıyla yayımlanan ve TBMM"nin İntranet Sitesi"nde de 12 Ağustos 2009 tarihinde yer alan, "PKK TERÖRÜNÜ KAÇAK ET FİNANSE EDİYOR" başlıklı ve İstanbul çıkışlı haberinde, PKK"nın gelir kaynaklarının önemli bir bölümünün et kaçakçılığına dayandığı öne sürülüyor. Haberde şöyle deniliyor: “Bu ülke (Türkiye) etin arz ve talep miktarında istikrarsızlık yaşıyor; zira nüfus son yıllarda oldukça arttı, ancak hayvan üretimi sabit kaldı, hatta azaldı. Şimdilerde ülkede tüketilen etin dörtte birinden fazlası (400 bin ton), Güneydoğu sınırındaki (Suriye, İran ve Irak) ülkelerden kaçak olarak geliyor. Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı"na göre bu işin yüzde 70'i PKK'nın elinde bulunuyor. İşsizlik oranları en yüksek seviyeye Türkiye'nin Güneydoğu köylerinde ulaşıyor. Birçok genç hayatını PKK tarafından kontrol edilen dağlardan yasa dışı olarak hayvan sürüsü geçirmekle kazanıyor. Kaçak et satışı, özellikle Hakkâri, Şemdinli, Yüksekova ve Başkale'de yapılıyor. En çetin noktayı ise, Afganistan, Pakistan ve hatta Hindistan gibi uzak ülkelerden hayvanların getirildiği İran sınırındaki geçit oluşturuyor. Türkiye, etin en pahalı olduğu ülkelerden biridir. Hayvancılık çok pahalı ve riskli bir uğraş hâline geldi. Bu nedenle birçok kişi kaçak et satın almayı tercih ediyor, bu da PKK'nın çok işine geliyor. Ankara'ya göre bu faaliyet yoluyla oluşan gelir kaybı yıllık beş milyar dolara yükseliyor. Türkiye'deki yıllık et açığının 2015 yılı için 170 bin tona ulaşacağı tahmin ediliyor.”

Bu bağlamda sormak istiyorum:

1 - İspanya'daki ABC gazetesinin 11 Ağustos 2009 tarihli internet sayfasında, Daniel Iriarte imzasıyla yayımlanan, "PKK TERÖRÜNÜ KAÇAK ET FİNANSE EDİYOR" başlıklı haberinde yer alan iddialar doğru mudur?

2- Gazetenin iddiaları doğru ise PKK et kaçakçılığını kaç yıldır yapmaktadır? Türkiye"nin yıllık gelir kaybı 5 milyar dolar olduğuna göre, PKK"nın bu yolla elde ettiği kazancın bugüne kadarki yaklaşık toplam miktarı ne kadar tahmin edilmektedir?

 

3- Ülkemizde yaşanan et kaçakçılığına karşı alınmış önlemler nelerdir? Kaçakçılık devam ettiğine göre alınan önlemler yeterli değildir. İvedi ilâve önlemler alınacak mıdır?

4- Gazetenin haberine göre, Türkiye"deki yıllık et açığının 2015 yılı için 170 bin tona ulaşacağının tahmin ediliyor olması ne anlama gelmektedir? Haberdeki bu ifade, Türkiye"deki et açığının ve kaçakçılığının önümüzdeki yıllarda da devam edeceğine mi işaret etmektedir?

5- İspanya gazetesinin, PKK"nın et kaçakçılığını; sözünü ettiğiniz, ancak içeriğini henüz açıklamadığınız “Kürt açılımı”yla aynı günlere denk getirmesinin bir amacı var mıdır? Bu haberle Türkiye"ye bir mesaj mı verilmek istenmektedir?

TARIM VE KÖYİŞLERİ BAKANI SAYIN MEHMET MEHDİ EKER"İN YANITI:

CEVAP 1–2–3–4–5) Güneydoğu ve Doğu Bölgelerimizde sınırlarımız çok uzun olup, coğrafi yapı kaçak hayvan ve hayvansal ürün kontrolünü zorlaştırmaktadır. Komşu ülkelerin sınır güvenliği yetersizdir ve sınır komşularımızdaki değişken fiyatlar hayvan ve hayvansal ürün giriş ve çıkışlarını etkileyebilmektedir. Yeni hazırlanan Veteriner Hizmetleri, Bitki Sağlığı, Gıda ve Yem Kanunu ile bu konuyla ilgili ilave caydırıcı önlemler planlanmıştır.

Ticaret borsaları ve hayvan pazarlarında denetim ve kontroller artırılmıştır. Mezbaha ve kombinalarda kulak küpesiz ve belgesiz hayvan kesimini önleyici tedbirler alınmıştır. Sınır illerimize personel takviyesi devam etmektedir.

Hayvan kaçakçılığı konusunda Genel Kurmay Başkanlığı, Milli Savunma Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı, Gümrük Müsteşarlığı, Tarım Bakanlığı ve ilgili kuruluşların katılımı ile toplantılar gerçekleştirilmektedir.

Sınır illerimizde Bakanlığımız koordinasyonunda İl Valileri, Jandarma Komutanları, Emniyet Müdürleri, Tarım İl Müdürleri ve diğer görevlilerin katıldığı toplantılarda ve yazılı talimatlarla konunun önemine dikkat çekilmiş, mevcut durum ve yapılabilecek çalışmalar ele alınmıştır.

Polis ve Jandarma ile yapılan yol kontrollerine gerekli durumlarda Bakanlığımız elemanları da katılmaktadır. TBMM"nin bir üyesi  olan DSP Milletvekili Süleyman Yağız"ın sorularına başbakan kendisi yanıt veriyor vermediği gibi de yanıtla süresi nerdeyse 5. aya  yaklaşıyor. Süleyman Yağız"ın değindiği konuda ülkemiz kamuoyu bence de çok itinalı bir şekilde bilgilendirilmelidir. Çünkü söz konusu olan insanların tükettiği etlerin kaçak olarak kesilmesi ve halkımıza tüketmesi için dağıtılmasıdır. Eğer ülkemizde kaçak et satılması söz konusu ise buna AKP hükümeti dur demeli ve bunu engellemek için ne gerekiyorsa yapmalı. Sudan bahanelerle ciddi anlamda sorulan sorulara yetersiz yanıtlar verilmemelidir. Bu yazımı belki çok dikkate almayanlar olacaktır. Hatta okurken buda ne biçim yazı diyenler olacaklardır. Ama ülkemizde domuz gribinin kol gezdiği GDO"lu gıdaların kol gezdiği bir dönemde bence güzel bir konuyla Süleyman Yağız, başbakandan halkımızı adına hesap sormuş. Keşke bizimde milletvekillerimiz böylesine önemli konulara parmak bassalar da bizde sağlığımıza dair bilgiler sahibi olsak. Bizim milletvekillerimiz ancak Samsun"a her şeyi yapıyoruz. Samsun tam bir hizmet zengini bir oldu diyerek böbürlenmekteler. Oysa Samsun kadar hizmet fakiri bir il daha pardon Büyükşehir olan bir il daha ben bilmiyorum ve duymadım. Haydi sayın vekillerimiz sizde dişe dokunur bir önerge verin ve  bu önergenizin yerine getirildiğini bize bildirin. Teşekkürler sayın DSP İstanbul Milletvekili Süleyman Yağız. Saygılarımla.