6’LI MASA TEL MAŞA OLMASIN!

Alperen CARUS

Kendisini Türk Milliyetçisi olarak gören kesimin Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a geçmişte yaptığı birçok eylem ve söylemden dolayı kızgın olduğu yadsınamaz bir gerçek. Sayın Cumhurbaşkanı ve partisi her ne kadar MHP ile Cumhur ittifakını kurarak bazı konularda geri dönüş yapmışsa da Milliyetçi seçmenle arasında hala bir güven problemi olduğu da aşikar.
Ülkenin içinde bulunduğu ekonomik sıkıntıların , pandemi ve savaşlar dolayısı ile dünyanın geneliyle paralellik arz ettiği vaka. Ancak Türkiye bu konuda negatif bir ayrışma içinde ve bu negatif ayrışmanın sebebinin Ak Partinin yanlış politikaları ve yolsuzluklar olduğunu da idrak ediyor milliyetçi seçmen. Doldurduğumuz her bir depo akaryakıtta, ödediğimiz her fatura da aslında hazinemizin çalınan ve çarçur edilen rezervlerinin ikamesi için dolaylı olarak yüksek vergiler altında ezildiğimizi bizzat yaşayarak tadıyor Türk Milliyetçileri. Hatta bu dediklerimin MHP’ye aidiyeti devam eden ve oy veren milliyetçi seçmen için de geçerli olduğunu söylersem abartmış olmam.
Ancak bu kapsamdaki milliyetçi seçmen deyim yerindeyse ‘’kan kusuyor, kızılcık şerbeti içtim diyor’’ MHP politikaları ve lideri Sayın Devlet Bahçeli’ye bağlılıklarından dolayı. Neticede 20 yıldır iktidar nimetleriyle semiren Türk Milliyetçileri değildi. Gelinen nokta itibarı ile de ortada bir fedakarlık söz konusu. MHP’liler ‘’feda’’ ediyor. Ak Partililer hala ‘’kar’’ ediyor.
Hülasa ‘’Devlet Bey’in bir bildiği vardır. Ortada bekamızı ilgilendiren bir durum olmasa Devlet Bey bu ortaklığa girmezdi vs.’’ gibi Sayın Devlet Bahçeli’nin şahsına güven endeksli olarak devam eden bir ortaklık söz konusu. Ancak bir de MHP içinde yaşanan kongre süreci sonrası İYİ Parti’ye kayan büyük bir Türk Milliyetçisi kitle de var. Hatta benim gibi siyasete mesafe koyarak kenara çekilip olan biteni izlemekte olan hatırı sayılır bir Türk Milliyetçisi kitle de var. Ki bunların da çoğu AK Parti’ye muhalif ve Recep Tayyip Erdoğan’a güvenmiyor. İYİ Parti’nin bu kitleyi ,yani kendi bünyesindeki ve kendi bünyesinde olmasa da iktidara mesafeli duran Türk Milliyetçilerini çantada keklik görme gibi bir eğilimi göze batmaya başladı. Hatta buna ortağı CHP’yi de ikna etmiş olmalı ki ; 6’lı mutabakat metni ile 1921 Anayasası vurgusu yaparak HDP’ye göz kırpmakta bir sakınca görmemektedirler.
Türk Milliyetçileri açısından tehdit olarak algılanan konuları sıraya koyarsanız ‘’bölücülük’’ açık ara 1. Sırada gelir. Yolsuzluklar ve ekonomik sıkıntılar da Türk Milliyetçileri açısından kabul edilecek konular değildir. Ancak ‘’bölücülük’’ ölümse, ‘’yolsuzluk-yoksulluk’’ sıtmadır bizim için. Bu sebeple ‘’HDP olmadan olmaz-HDP’yi kırmayalım,incitmeyelim’’ vs diyen aklı evvellere tavsiyem ‘’dimyata pirince giderken evdeki bulgurdan olmayın’’ olacaktır. Bu durumda ‘’armut mu yersin ayva mı ?’’ denilen bir sistem de ‘’elma yiyeceğim’’ deme
şansı olmayan bir kitleye nefret ettiği ayvayı yediremezsiniz. Mecburiyetten armut yerlerse de kabahati kendinizde arayın.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.