24 NİSANI BEKLEMEK

Bayram Ocak

8 Mayıs 1945 Nazi Almanyasının işgal ettiği Fransanın kurtuluşu için, gençlerini  sömürgeden özgürlüğüne kavuşmak karşılığında, savaşa  gönderen Cezayirliler, Fransanın zaferi karşısında sevinç gösterilerine başlayıp, özgürlüğünü alacağını zanneden halk ,sokaklarda gösteri yaparken,sözünde durmayan Fransızlar tarafından  üzerlerine mermiler yağmaya başladı. Cezayir, korkuyla ölümün kol gezdiği Müslüman bir Kuzey Afrika ülkesi,kendi vatanında  esir bir topluluk.  Bir çadır  hemen önünde üç keçi,çadırdan çıkıp sorulara cevap vermek isteyen savunmasız, silahsız  bir kişi ve iki Fransız askeri. Patlayan bir mermi ve çadırın üzerine düşen  bir insan. Diğer bir köşede uzun simsiyah saçlarıyla çırılçıplak bir kadın. Yanında ona yeni tecavüz etmiş ve hatıra fotoğrafı çektiren iki Fransız askeri. Sokaklar, caddeler, şehir içi, dışı,köyler,kasabalar sorgusuz sualsiz katledilen on binlerce Cezayirlinin cesetleriyle doldu. Suçları Cezayirli olmak, bu ezayı reva görense Fransa. Ermeni soykırımının savunucusu,Türkiyedeki terör örgütünün destekçisi, kendi tarihine gözü kapalı . Cezayiri ziyarete giden Fransa Cumhurbaşkanı Hollande yıllar sonra yaşanan acıları kabul etti ama,özür dilemeyerek  geçmişi tarihçilere bırakmalıyız dedi.

Fransa kendi topraklarının dışında yapmış oldu katliam için geçmişi tarihe bırakalım derken, 1915 olayları için soykırım demekten kendini alamıyor. Bizde 24 nisanı bekliyoruz o gün Ermeni meselesi masaya yatırılır,  Haber kanallarında konunun uzmanları, ahkam keser. Abd başkanı soykırım diyecekmi demiyecekmi diye beklenme başlar.Başkan o esnada uykusundadır,orada sabah olupta mesai başladığında, son dakika haberi ekranda belirmeye başlar.'' Abd başkanı soykırım demedi.''

Arşivleri açalım dedikçe Türkiye buna kimse yanaşmaz, yanaşırsalar ellerindeki kozu kaybedecekler, yanaşırsalar olayları tetikleyenin kimler olduğu ortaya çıkacak.Yanaşılırsa Osmanlı imparatorluğunun hüküm sürdüğü yerleri  yakın tarihte bir bir kaybederken oynadıkları oyunlar gün yüzüne çıkacak. Onların elinde sanal bir silahları var ve istedikleri zaman onların yararına bizim zararımıza olacak olan konuda isteksizliğimizi silip atacak bizi hizaya sokacakları o silahın varlığını kaybetmek istemiyorlar.

Kazım Karabekirin kızı Timsal Karabekir babasının günlüğünden birkaç satırı okuyor. '' Erzuruma o kadar yaklaştımki gülerek beni karşılıyordular, biraz daha yaklaştığımda gördümki her biri kazığa oturtulmuş ızdıraptan kasılmışlar.Allah benim gözümün gördüklerini dünya üzerinde hiçbir göze göstermesin''

Ermeniler ,Ruslarla birlikte olup osmanlıyı arkadan vurmasaydı, zorunlu bir göçten söz edilmesi mümkün olmayacaktı. Osmanlı arşivinde zorunlu göçten bahsedilirken, her kafileye bir doktor verilsin, her hamile kadına süt verilsin diye belgeler mevcutken, bu nasıl soykırımki göçe tabi tutulan insanların sağlığı düşünülüyordu. Sadece bu satırdan bile onlarca sayfa yazı yazabilecek insanlarımız varken, biz 24 nisan gününü bekleriz.

Ve her nedense haklı olunulan davamızın bir tehdit unsuru olarak kullanılması ve bizim buna seyirci kalmamız ne kadar tuhaf. 67 yıldır soykırımdır diyemedi Abd, değildirde demeden konuyu ortada bırakıyor. Ne zaman istersen ısıt kullan. Fransada bir seçim yapılacak, dönemin cumhurbaşkanı Sarkozy bir kanun çıkartılması için harekete geçilmesini istiyor. Sizce kim bunu hazırlıyor. Cezayir asıllı bir Fransız milletvekili.

Tarihinden bir haber Fransızlaşmış bir kadın, bizim tarih,sanat ,gezi meraklısı vatandaşlarımızın gitmekle gurur duyduğu Fransa. Eyfel kulesi  dünya gözüyle görme şerefine nail olmak isteyen bu vatandaşlarımız gibi, ülkeyi dolandırıpta oraya postu serenlerimizde var. Hatta Türkiyeden kalkıp onun odasında kalmak isteyip sonra Fransız bir kadına büyük aşkını kaptıracak kadar memleket sevdalısı  jet sosyetemizde mevcut. Kendileri mermerci adıyla sülalece magazin  gazetelerinin  manşetlerinde boy gösterirler. Düzeyli bir ilişki sahip, tarih, sanat görüp gelmenin huzurunu yaşayan sosyetemiz. Biraz erken bir yazı oldu ama, belki birileri görüpte , en iyi savunmanın taaruz olduğunu anlayıp dört ay sonraki 24 nisana önleyici vuruşla hazırlanırlar.

 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.