Şehir medeniyetin görünen yüzüdür

"DAHA YAŞANIR BİR KENT HALİNE GETİRMEK İSTİYORUZ"
Sempozyumda açılış konuşmasını yapan Belediye Başkanı Muzaffer Külcü, Çorum'u daha yaşanır bir kent haline getirmeye çalıştıklarını söyledi. 8 ayrı uygarlığın kurulduğu bu topraklarda böyle bir programı düzenlemeyi fevkalade önemsediklerini belirterek konuşmasına başlayan Külcü; “Sosyal belediyeciliği önemseyen siyaset ekolüne mensup bir siyasetçi olarak bir taraftan yaptığımız fiziki yatırımlarla Çorum'u daha yaşanır bir kent haline getirmeye çabalarken; diğer taraftan kültürel çalışmalar yapıyor ve şehircilikle ilgili önemli projeler yürütüyoruz. Son zamanlarda birçoğunuzun açıkça gözlemleyebildiği üzere, şehrimizde yaşayanlara en iyi alt yapı hizmetleri sunma çabamız bu anlayışımızın birçok açık neticesidir” dedi.
"ÇORUMLA İLGİLİ BİR DİZİ TARİHİ ÇALIŞMA YAPTIK"
Anitta Otel'de düzenlenen sempozyumda Külcü,“Bizi bir arada tutan, temel kültürel doğrularımızı gün yüzüne çıkarıp Çorumlumuza aktararak; yekliğimize, tekliğimize, bir başka ifade ile birlik ve beraberliğimize katkı sağlamayı da görevimiz ve misyonumuzun vazgeçilemez bir parçası olarak görüyoruz. Bize göre; bir mekân ancak ortak paydaların, ortak değerlerin fazlalığı ile bir şehir haline gelebilir. Zaten bölünmüş paydalar, parçalanmış değerler; şehirden öte, çatışan gettoları doğurur. Gettolardan oluşan mekânlar ise asla şehir olmamıştır, olmayacaktır.Yine burada ifade etmem gerekir ki; tüm şehirlerin ortak ruhu, ortak dili ve bir ortak dünü vardır. Bir mekânı şehir haline getirmenin en kestirme yolu; bu ruhu, bu dili ve bu ortak dünü yakalayabilmektir. Bu vesileyle biz; dünümüze önem verdik ve Çorum tarihi ile ilgili bir dizi çalışma yaptık.Geçtiğimiz yıllarda yaptığımız Uluslararası Çorum Sempozyumu, yayınladığımız Çorum Şeriyye Sicilleri, Çorumlu Dergisi, Çorum Gazetesi Külliyatı ve Çorum Resim Albümünü buna örnek olarak verebiliriz. Hatta Ocak ayında yapmayı tasarladığımız Hz. Hüseyin ve Ehl-i Beyt panel veya sempozyumu, Mayıs 2010'un son haftasında yapmayı tasarladığımız Ebussuud Efendi Sempozyumu'nu da bu bağlamda değerlendirmek mümkündür.Kuşkusuz şehirler medeniyetlerin görünen yüzlerini oluşturur. Bir medeniyetin ne kadar derin ve ne kadar köklü olduğunu ancak o medeniyetin şehirlerinden anlayabiliriz. Bir medeniyeti anlamanın, bir medeniyeti kavramanın hatta onu tanımlamanın en kolay yolu, o medeniyetin bir parçası olan şehirlere nüfuz etmektir.Geleceği şekillendirmenin en kestirme yolu; şehirleri gelecek vizyonuna uygun olarak tasarlamak veya oluşturmaktır. Ancak; gelecekle ilgili hiçbir hadise veya vizyon; geçmişten yalıtılmış biçimde soyut olarak ele alınamaz. Gelecekle ilgili her bir hadisenin kodu mutlaka ya bugünde veya dünde gizlidir.” dedi.
“ÇORUM HALA KEŞFEDİLMEYİ BEKLEYEN ZENGİNLİKLERLE DOLU”
Birçok tanınmış bilim adamının katılımıyla Anitta Otel'de başlayan 'Uluslararası Şehir ve Medeniyet' sempozyumunun açılış töreninde bir konuşma yapan Vali Mustafa Toprak, Çorum'un keşfedilmeye bekleyen zenginliklerle dolu olduğunu söyledi. 7 bin yıllık tarihe sahip Çorum'un birçok medeniyete ev sahipliği yaptığını ifade eden Toprak; “Değişik kültür ürünlerini ve tarihi mirası bünyesinde barındıran yapısıyla, geçmişten günümüze adeta bir 'kültür mozaiği' niteliğindedir” dedi.
ÇORUM KEŞFEDİLMEYİ BEKLİYOR
Anadolu'da ilk organize devleti kuran Hititlerin başkenti Hattuşa'nın Çorum sınırları içerisinde yer aldığını ve Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Teşkilatı (UNESCO) tarafından dünya kültür mirası listesine alındığını kaydeden Toprak, Hattuşa'nın ülkemizdeki 9 değerden birisi olduğunu belirtti. Yine tarihte bilinen ilk yazılı antlaşma 'Kadeş Barış Antlaşması'nın Hititlerle Mısırlılar arasında yapıldığını ve Kadeş Barış Antlaşması'na ait çivi yazılı tabletlerin başkent Hattuşa'da bulunduğunu bildiren Toprak,“Barışın şehri, huzurun, diyaloğun sağlandığı merkez olması hasebiyle, Çorum'un dört bir yanındaki topraklarda, kalkolitik çağ, eski tunç çağı, Hitit, Frig, Helenistik, Roma ve Bizans dönemi izleri ile Danişmentli, Selçuklu ve Osmanlı eserleri, şehrimizin zengin tarihini anlatır.Çorum keşfedilmeyi bekleyen zenginliklerle doludur. Kızılırmak'ın şekillendirdiği coğrafya, doğal güzellikleri, bereketli tarım alanları ve önemli tarihi yerleşimleri ile benzersizdir. Çorum'da, Kös Dağı'nda saklanan, Abdullah Yaylası'nda derin bir nefes alır; İncesu Kanyonu'nda doğanın çarpıcı güzelliğine vurulursunuz.” şeklinde konuştu.