Sağlık Personeli Zor Durumda

Sağlık Personeli Zor Durumda
Milliyetçi Hareket Partisi Tokat Milletvekili Dr. Reşat DOĞRU Sağlık Bakanlığı personelinin zor şartlar altında görev yaptığını bildirdi

Dr. DOĞRU konu ile ilgili şu açıklamayı yaptı:
"İnsan sağlığı için gece-gündüz, soğuk-sıcak demeden mücadele eden bütün sağlık personelimiz maalesef bu özverisinin karşılığını alamamaktadır.Ülkemizde Sağlık bakanlığının açıklamalarına göre doktor başına 4528 hasta düşmektedir. Ülkemiz bu haliyle Avrupa Ülkeleri arasında sondan ikinci durumdadır.

PERSONELE ÇOK FAZLA SAYIDA HASTA DÜŞÜYOR
Aynı durumda bu hastalarımıza hizmet etmekte olan yardımcı sağlık personelimizin durumu daha da vahimdir. Ebe, hemşire, sağlık memuru, röntgen ve laboratuar teknisyeni gibi yardımcı sağlık personelimize çok daha fazla hasta düşmektedir.Gerek doktor ve gerekse bahse konu sağlık personelimiz her türlü hastalığa karşı risk altında görev yapmaktadır.Uzmanlık eğitimi almakta olan ve nöbetçi hekimlerimiz 36 saat görev yapıp yalnızca 12 saat dinlenmektedir. Bu dinlenmede sosyal aktiviteler olmayıp sadece yorgun beden ve beyinlerini rahatlatmaya çalışmaktadırlar. Aynı durumda bir hemşire tek başına bir servisin hastasına bakım uygulamaktadır.

ATAMA SİSTEMİNDE YALNIŞ UYGULAMALAR
Bütün bu insanüstü çalışma gayreti sağlık personelimizi bedenen ve ruhen bozmakta, bazen yanlış tedavi uygulamasına neden olmakta bunun sonucunda da kurum personeline sahip çıkmamaktadır.Atama ve tayin yönetmeliğinde eş durumu göz önüne alınmamaktadır. Doktor bir eczacıyla, bir mühendisle veya başka bir meslek dalından birisiyle evlendiğinde eşinin yanına tayini yapılmamaktadır. Sanki yalnızca Sağlık Personeli ile evlenirseniz tayin olabilirsiniz şeklinde bir uygulama vardır. Aynı şekilde PDC ve puanlama sistemine göre yeterli puanı olmayanlar da tayin yaptıramamaktadır.

KURUMLAR ZEDELENİYOR
Yine bakanlık 4b ve 4c ye göre yardımcı sağlık personeli çalıştırmaktadır. Sözleşme akitlerinin feshedilmesi korkusuyla yaşayan bu personeller yalnızca çakılı kadro olarak görev yapmakta olup bunlara hiçbir tayin ve nakil hakkı verilmemektedir. Bulunduğu bölge dışından ister sağlık, isterse başka bir devlet memuru personelle evlenseler dahi tayinleri yapılmamaktadır. Muhafazakâr ve adaletli olduğunu savunan iktidar toplumun en temel taşı olan aile bireylerini birbirinden ayırarak bu kurumu zedelemekte, hatta yıkmaktadır. Bakanlık çalışanlarına Döner Sermaye adı altında kuruma katkı yaptığı sürece ödemiş olduğu bir ücret vardır. Bu ücrette bile haksız ve adaletsiz bir durum söz konusudur. Çünkü çoğu kurum bu tür ödemeleri her ay kesintisiz olarak ödemektedir. Ancak sağlık bakanlığı bu ödemeyi personeline sadece çalıştığı sürece ödemektedir. Personel rahatsızlandığında veya yıllık izne ayrıldığında parası kesilmektedir. Halbuki bu zaman içerisinde personelin çalıştığı birimde işler aksamadan devam etmektedir. Sağlık personelimiz özverili ve arkadaşlık bağları kuvvetli olduğundan rahatsızlanan veya izne ayrılan arkadaşlarının yerine biraz daha fazla çalışıp onların yokluğunu aratmamakta ve oluşabilecek iş kaybını önlemektedirler.

DÖNER SERMEYE UYLAMASINDAKİ İKİLİĞE TEPKİ
Ancak bakanlığın döner sermaye ücretlerini kesmesi personel arasında huzursuzluk yaratmakta, yıllık izinlerini tam olarak kullanamamakta bunun sonucunda da çalışma kalitesi düşmektedir. Çünkü gerek doktor gerekse diğer sağlık personeli kendilerini bir nebze olsun rahatlatan bu ücretin kesilmesi endişesiyle izinlerini kısa tutmakta, bunun neticesinde de bir yıllık yorgunluklarını atamadan tekrar çalışmaya başlamakta bu da gerek meslektaşları ve gerekse hastalarla ilgili sıkıntıları beraberinde getirmektedir. Bakanlık kendi merkez teşkilatında görev yapan personele ayrım gözetmeksizin izin ve raporlarında döner sermaye ödemesi yapmaktadır. Bakanlığa kaynak ve gelir yaratan taşrada görev yapan her türlü sıkıntıyı çeken sağlık personeli mağdur edilmektedir. Çileyi çeken hastane, sağlık ocağı vb. yerlerde özveriyle çalışanlar, sefayı süren başkaları. Bunun hakkaniyetle uzaktan yakından alakası yoktur.

SÖZLEŞMELİ PERSONELE KADRO HAKKI
İnsan sağlığının en önemli koruyucu ve kollayıcısı olan sağlık personelinin almış olduğu maaş ortadadır. Bu insanlar kamuda en düşük maaşla çalışan birkaç kurum personelinden biridir. Devlet sağlık personelinden daha fazla verim almak istiyorsa onların tayin, nakil durumlarında, maaş ve ücretlerinde yeterli iyileştirmeyi mutlaka yapmalıdır. Yapılan ek ödemeler zamanında ve kesintisiz olarak yapılmalıdır. Geçici ve sözleşmeli çalışan personele kadro hakkı tanınmalıdır. Sakin bir kafa, dinlenmiş bir beden çok daha iyi ve kaliteli hizmet verecektir. Buna bütün kalbimle inanıyorum” dedi.