"Onarım değil yeni anayasa" önerisi

"Onarım değil yeni anayasa" önerisi
Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu üyesi ve eski TBMM Başkanı İsmail Kahraman, "Onarım anayasasına ihtiyacımız yok, kendi özüne ait anayasa yapacaksın. Eski anayasalara bakmayacaksın, yeniden yazacaksın. Onlar sadece bir kaynak." dedi.

Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu üyesi ve eski TBMM Başkanı İsmail Kahraman, Türkiye'nin, bir onarım anayasasına ihtiyacının olmadığını belirterek, "Kendi özüne ait anayasa yapacaksın. Eski anayasalara bakmayacaksın, yeniden yazacaksın. Onlar sadece bir kaynak." dedi. Kanunların toplumla örtüşmesi gerektiğini vurgulayan Kahraman, "Toplumumuzun dokusuna, DNA'sına uygun bir anayasa olması lazım. Anayasalar, ilaç prospektüsleri gibi uzun sayfalar dolusu olmaz. Anayasalar kısa ve öz olur." diye konuştu. Kendisinin meclis başkanlığı yaptığı dönemden evvel TBMM'nin 24. Dönemi'nde anayasa çalışmaları yapıldığını hatırlatan Kahraman, "Her partiden üçer kişi, toplamda 12 kişi istendi. Fakat başlangıçta ölü doğan bir teşebbüs. Zira dört partinin dördü de iştirak edecek, o hükümler, kesin hüküm sayılacak. Dört partinin dördü de aynı düşüncede olsaydı; dört tane grup olmazdı ki. Dörtte dört ittifak mümkün değil. 25 ay sürdü çalışmalar; havanda su dövüldü." değerlendirmesinde bulundu.

"Komisyonun isminde dahi anlaşamadık"
Kahraman, meclis başkanlığı yaptığı 26. Dönem'de ise bütün siyasi partilere bir mektup yazarak, yeni bir anayasa hazırlama komisyonu kurulması için her partiden üçer isim istediğini söyledi. CHP'nin "Anayasa hazırlamadan evvel 1980 darbesinden sonra çıkan kanunları ele alacağız, anayasaya aykırı, antidemokratik kanunları eleyeceğiz" şeklinde bir taleple görüşmelere geldiğini anlatan Kahraman, "Peki ortada anayasa yok. O kanunun antidemokratik olduğunu anlamak için bir ölçü lazım. Anayasa yokken onları inceleyemeyiz ki..." görüşünü paylaştı. CHP'nin, komisyonun adının "Türkiye'yi darbe hukukundan arındırma komisyonu" olarak değiştirilmesini istediğini hatırlatan Kahraman, 3 toplantıda da komisyonun isminde dahi anlaşamadıklarını aktardı. İsmail Kahraman, "Yeni anayasa yapılmasını istemiyor CHP, bu zabıtlarımızda var. Ben de, 'Ben sizi çağırırken yeni bir anayasa, sivil anayasa çalışması yapacağız diye çağırdım. Ama antidemokratik kanunlar hakkında inceleme yapmak için ayrı bir komisyon kurabiliriz' dedim. Bir hesaplama yaptık; 1980 sonrası çıkan kanunları incelemek için meclisin çalışmaları, 8 seneden daha fazla sürüyordu. CHP, bu mevzuda engelleyici oldu, neticeye gidemedik." yorumunu yaptı. Bu şekilde yeni bir anayasa yapılamayacağını savunan Kahraman, "Onun yerine bir metin hazırlarsınız, referanduma sunarsınız. Tabi; sivil toplum kuruluşlarından, siyasi partilerden, üniversitelerden fikirler alırsınız ve bir araya getirirsiniz, bir metin ortaya çıkartırsınız. 'Herkesin ittifak ettiği bir anayasa'; öyle bir toplum varsa anayasaya gerek yok zaten." düşüncesini dile getirdi.

"Laikliğin tarifi olmalı"
Anayasada laiklik kelimesinin tarifinin yapılması gerektiğini belirten Kahraman, "Fransa'da var. Fransa, laikliğin anavatanıdır, eğitimin temel esasları yönetmeliğinde 'Laiklik, devletin din, felsefe, siyaset ve eğitim konusunda tarafsız olmasıdır' diyor. Bizde bir tarif yok. Hürriyetse, hürriyetler arasına; yasaksa yasaklar arasına konmalıdır." görüşünü paylaştı. Anayasaların inanca göre tasnif edilirken "dindar anayasalar", "dinsiz anayasalar" diye ikiye ayrıldığını aktaran Kahraman, "Türkiye anayasalarının hepsi 'dindar anayasalar' sınıfına girer. Bunu (laikliği) kalkıp dinsizlikmiş gibi anlatmak çok yanlış bir düşüncedir. Neden oluyor, çünkü tarifi yok." değerlendirmesinde bulundu. Birlik Vakfında 85 maddelik bir anayasa çalışması hazırladıklarını anlatan Kahraman, "Ümit ederim ki toplumla barışık, dokusuna, yapısına, irfanına uygun, kısa ve öz bir anayasayı çıkartırız." dedi.

"Türkiye bir hukuk devleti olmalıdır, kanun devleti değil"
İsmail Kahraman, "Türkiye 'take off' noktasına geliyor, tam havalanacak önümüz kesiliyor. Bu anayasa değişikliklerine mani olanlar; Türkiye'nin sisteminin birbirini yiyen, tenkit eden, birbirine giren bir havada olmasını temin etmek için mevzuatı düzelttirmek istemiyorlar. Aşacağız inşallah." görüşlerine yer verdi. Meclisin çok daha güçlü hale geleceğini söyleyen Kahraman, "Onarım anayasasına ihtiyacımız yok, kendi özüne ait anayasa yapacaksın. Eski anayasalara bakmayacaksın, yeniden yazacaksın. Onlar sadece bir kaynak. 'Onu tamir ediyorum' demeyeceksin, yeni anayasa." ifadesini kullandı. Kahraman, 1982 Anayasası'nı "taklitçi ve kifayetsiz" olarak nitelendirirken, yeni anayasanın kısa, öz, inanca dayalı, taklit olmayan, milleti güçlü gören, kuvvetler ayrılığına dayalı bir anayasa olması gerektiğinin altını çizdi. "Türkiye bir hukuk devleti olmalıdır, kanun devleti değil" diyen Kahraman, yeni anayasa çalışmalarında referandumla neticeye gidilmesi gerektiğine işaret etti. Kahraman, "Diyelim ki; Meclis'te çoğunluk kabul etti ve referanduma da ihtiyaç olmadı. Hayır, referanduma gitmeli. Meclis'ten geçen çoğunluğa sahip olsa da referanduma gitmeli ve halk mührünü basmalı." sözlerini sarf etti. İsmail Kahraman, "Türkiye, tok esirlerin ve aç hürlerin ülkesi değil; tok ve hür insanların ülkesi olacak. Ona doğru yürüyoruz." dedi.

Kaynak:Haber Kaynağı

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.