DIŞLANIYORUZ

Yüzyıllardır süre gelen kardeşliğin bozulmadığı, Roman nüfusunun en çok olduğu Yavuz Selim Mahallesi'nde Romanların sesi olduk. Mahallede yaşayan Romanlar ırkçılık ile karşı karşıya geldiklerini ve dışlandıklarını belirttiler. En büyük sorunları Roman oldukları için hiçbir kurumda iş bulamamaları. Beklentileri ise siyasiler, bürokratlar ve çeşitli sivil toplum örgütleri tarafından ziyaret edilerek sadece hatırlanmak


Bu hafta Mahallenin Muhtarı yazı dizisinin konukları Yavuz Selim Mahallesi. Mahallede çoğunluk olan Romanlar, nüfuz cüzdanlarında Türkiye Cumhuriyeti Vatandaşı yazısının karşılığını sosyalleşerek, istihdam edilerek, ya da sadece hatırlarının sorulması ile almak istiyorlar. Açılıma tam destek veren ama açılımdan da tam destek bekleyen Romanların çare bulunmasını istedikleri sorunları Anıl Olfaz'ın kaleminden Denge Gazetesinde.

ELİNİZİ VİjDANINIZA KOYUN, IRKÇILIK YAPMAYIN

Samsun İli Roman Kültürü Dayanışma ve Yardımlaşma Derneği Başkanı Mimin Ergüler:” Biz bu Türkiye Cumhuriyeti'nin evlatlarıyız. Aynı Peygamber'in evladıyız ve torunlarıyız. Kimliğimizde Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı yazıyor. Bütün bürokratlara ve siyasilere sesleniyorum; Ellerini vijdanlarına koysunlar, ırkçılık ve ayrımcılığa yapanlara meyil verirlerse ayrımcılık ve ırkçılık yapmış olurlar. Biz burada asırlarca süre gelen kardeşliğin kültürünü yaşatıyoruz. Bizler Roman Türkleri'yiz. Bu vatana yapılacak her saldırı ve çirkinliğe karşı yapılacak mücadelede en önde yer alırız. Ama biz bu samimiliği siyasilerden de görmek istiyoruz. Açılımı destekliyoruz ama açılımda bizi desteklesin. Mahallemizin gençleri işsiz. Hiç biri devlet dairesinde ya da özel bir kuruluşta çalışmıyor. Tek sebebi Roman olmaları. Bu yargıyı yıkmak siyasilerin, bürokratların, bizlerin ve Türkiye'nin boynunun borcudur. Biz dürüstlüğümüzle, helal para kazanarak, vatana olan aşkı her anlamda göstererek bu borcu ödüyoruz. Ama bizi burada sosyalleşmeden yoksun bırakıyorlar. Yavuz Selim Mahallesi'ne gelin ve mahalle sakinlerinin neler çektiğini görün. Düğün salonu ve spor sahası hayvan pazarı ile iç içe. Hayvan pisliği kokusu ile düğün yapılıyor, spor yapılıyor. Yollarımızda fazla sorun yok ama isteğimiz dışlanmamak. Bu vatanın evladı olduğumuzu hissetmek istiyoruz. Biz gücenmeden “Ne Mutlu Türküm Diyene” diyor ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün resimlerine bakarak duygulanıyoruz. Atamız ırkçılığa karşıydı, Peygamberimiz Müslümanlar kardeştir diyor. Bu coğrafyada hiçbir zaman ırkçılığa yer verilmedi verilmesine de izin vermeyeceğiz.

İŞ VERİLMİYOR

İsmet Şeldüz : “Yavuz Selim Mahallesi'nde tüm Roman'lar bir aile gibi yaşıyoruz. Bu mahallede yıllardır Roman'lar yaşıyor. Çok sayıda Roman var. Mahallemiz sakinlerinin çoğu pazarlarda tezgahtarlık yapıyor. Genel itibari ile yoksul mahalle. Bende mahallenin işsiz gençlerinden biriyim. En büyük sıkıntımız işsizlik. Mahallede çok sıkıntı var ama ben iş istiyorum.”

Yusuf Avcı: “Mahallemizden çok memnunum. Mahallede yol sorunu ve çöp sorunu var. Belediye buraya fazla hizmet yapmadı şu ana kadar. Ama en büyük sorunumuz işsizlik. Mahallede çok sayıda Roman aileler var ve bir çoğu yoksul. Mahalle konumu bakımından şehir merkezinden uzak. Yani ücra mahallelerde olabilecek her sıkıntıdan bizde de var.”

Muhammet Özbaşkıç: “Mahallemiz şehir merkezinden çok uzakta. Belediye buraya hizmet vermiyor. Mahalle sakinlerinin çoğu pazarcılık yapıyor. Mahallede çok sayıda Roman var. Biz Romanların en büyük sıkıntıları işsizlik. Nedeni ise bizlere karşı olan önyargı. İş için gittiğimiz her kurumda Roman olduğumuz için dışlanıyoruz ya da arka plana atılıyoruz. Bazıları daha ileri gidiyor ırkçılık yaparak yüzümüze bile bakmıyor.”

MAHALLEDE HERKEZ AİLE GİBİ
İrfan Pınar: “Samsun'da Romanların en çok yaşadığı mahalle Yavuz Selim Mahallesi'dir. Biz Romanlar bu mahallede bir aile gibi iç içe yaşıyoruz. En büyük sorunumuz işsizlik. İşsiziz çünkü kimse bize iş vermiyor. Çünkü biz 'Çingene'yiz. Bize karşı ırkçılık yapıyorlar. Biz bu vatana ihanet mi ettik, biz bu vatanın ismini kirletecek işler mi yaptık. Neden bize iş vermiyorlar? “

Seyit Değerli: “Mahallemizden çok memnunum. Bir aile gibi yaşıyoruz. Mahalle sakinlerinin çoğu pazarcılık yaparak, olta ile balık tutarak karınlarını doyuruyorlar. Yani mahallede sağlam işte çalışan kimse yok.

Ramazan Şütsün: “Yavuz Selim Mahallesi'ne hizmet gelmiyor. Mahallede yol sorunu, çöp sorunu ve işsizlik var. En büyük sorunlarından biri de pis koku yayan hayvan pazarı. Hayvan pazarı yıkanmıyor ve pis koku yayıyor. Belediye bu mahalleyi dışladı galiba. Canik Belediyesi sahile yakın yerlere hizmet yapıyor. Ama burası Romanların mahallesi buraya hizmet gelmiyor. Neden dışlanıyoruz, neden ilgi görmüyoruz.”


ÜCRA MAHALLE YAVUZ SELİM'DE DIŞLANMIŞ HİSSEDİYORUM

Ali Özbakıcı: “Ben yıllardır bu mahalledeyim. Ben bu mahallede kendimi dışlanmış hissediyorum. Çünkü bu mahalleye ne bir siyasetçi, ne bir başkan, ne bir bürokrat geldi. Açılım yapılıyor ama biz bunu şu ana kadar görmedik. Mahallenin genci, yaşlısı, kadını, erkeği işsiz. Geçimlerini zor şartlarda sağlıyorlar ama helalinden. Biz bu vatana hizmet ediyoruz, bu vatana ihanet etmiyoruz, asırlardır bu topraklarda kardeşçe yaşıyoruz. Ama biz bu mahallede dış dünya ile bağlantımız kesildi. Sosyalleşemiyoruz çünkü dışlanıyoruz. “

Zeki Pınar: “ Bu mahalleye ara sıra çöp arabaları , yılda birkaç kere asfalt çalışmaları için gelen belediye arabaları dışında kimse gelmiyor. Mahalledeki hayvan pazarı çöp alanı gibi. Çok ağır bir koku yayılıyor. Belediyeden burayı temizlemesini istiyoruz. Bunun dışında genel sorunlarımız var. Bunlar da; işsizlik, Roman olduğumuzdan dışlanmak gibi şeyler. Ama biz bu vatanda aynı Allaha, aynı peygambere inanıyor ve iman ediyoruz. Neden dışlanıyoruz. Ben bu durumdan rahatsız oluyor ve dışlanıyorum.”

Muhammet Küsük: “Mahallemiz gençleri işsiziz. Boş zamanlarında spor yapacak alanları yok. Gençler balık tutarak karınlarını doyuruyor. Mahallenin kadınları evlere temizliğe gitmese aç kalacaklar. Erkekleri ise pazarda tezgahtarlık yapıyorlar. En büyük sıkıntımız işsizlik.”

AÇILIMA DESTEK VERİYORUM AMA AÇILIMDA BİZE DESTEK VERSİN
Emrah Avcı: “Ben bu mahallede doğdum. Yani bu vatanda doğdum. Bu vatanda yaşamımı sürdürüyorum. Bu vatanı seviyorum ama bu vatanın vatandaşları bizleri sevmiyor. Çünkü biz Roman'ız. Geçmişe bakıyorum bu vatana tek ihanet etmeyenler Romanlar. Baktığımızda Romanlar hiçbir yere ihanet etmemişler. Ama en büyük ırkçılık bu topraklarda yapılıyor. Neden bize iş vermiyorlar. Neden biz bir belediyeye, bankaya, Valiliye gittiğimizde karşımıza bir Roman çalışan çıkmıyor. Açılım diyorlar biz bu açılımı sonuna kadar destekliyoruz ama açılım da bize destek versin.”

Yaşar Coşer: “Belediye burada bize hizmet etmiyor. Mahallede boş alan var. Belediye bu boş alana, düğün salonu, spor sahası ve hayvan pazarını kurdu. Hizmet mi hizmet. Ama hayvan pazarı ile sosyal etkinliklerin yapıldığı yer aynı. Sadece hizmet yaptım demek için yapılmış şeyler. Hayvan pisliği kokusunda düğün yapılıyor spor yapılıyor. Hayvan pazarı yıkansa koku yaymasa razıyız ama Belediye burada bizi dışladı.”

“HAYVAN PAZARININ PİSLİĞİ KÖTÜ KOKU YAYIYOR”
İsa Göçle: “Mahalle pislik içinde çünkü hayvan pazarı burada. Hayvan pazarı mahalleye pis koku yayıyor. Belediye neden burada temizlik yapmıyor. Açılım yapılıyor Romanlara karşı ama biz açılım filan görmedi. Kimse bana iş vermiyor. Biz Roman olduğumuzda kamu kurumlarından, özel kurumlarda direk kapı dışarı yapılıyor.

Sekan Karabulut: “Bizim mahallemizde hizmet unutulan bir kelime. Para kazanmak, iyi bir hayat ise bilinmeyen bir şey. Romanlar artık öyle bir hale geldi ki iş aramıyorlar. Biliyorlar ki iş verilmeyecek. Biz bu memlekette ırkçılık yaşıyoruz. Ama bu vatandan hiçbir zaman çıkmayacağız, başka insanlar gibi ihanet etmeyeceğiz. Ama istiyoruz ki bir belediye başkanı , bir siyasetçi, bir bürokrat gelmedi. Dışlanmak istemiyoruz artık. Bu vatanın vatandaşı olduğumuzu hissetmek istiyoruz.”

Memiş Musluk: “Ben bu mahallede yıllardır oturuyorum. Seçimden seçime siyasiler geliyor. Sonra unutuluyoruz. Belediye Başkanı'ndan hizmet istemiyoruz. Sadece gelsin hatırımızı sorsun. Biz Roman olduğumuz için toplumdan dışlanıyoruz. Bari siyasiler unutmasın bizi.”

Sezgin Musluk: “Mahallemiz de hayvan pazarı var. Bakımsızlıktan dolayı pislik içinde. Mahalle koku içinde. Akşamları balkonumuzda oturamıyoruz. Belediyeden hizmet istiyorum.”