Başbakan'dan sert eleştiriler

Başbakan'dan sert eleştiriler
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, TÜSİAD'ın 41. Genel Kurul Toplantısı'nda yargıya sert eleştirilerde bulundu

TÜSİAD'ın Genel Kurulu'na katılan Başbakan Erdoğan, burada yaptığı konuşmasında yüksek yargıya yüklendi. Yargıtay'ı çifte standart yapmakla suçlayan Erdoğan, zaman aşımı anlayışının yargının iflası olduğunu iddia etti. "Karar hukuksuzdur, kanunsuzdur. Yargının siyasallaşması işte budur" sözleriyle Erdoğan, Danıştay'a ateş püskürdü. Bu arada TÜSİAD 25 kişilik akademisyen ile birlikte yeni Anayasa hazırlığına başladı. Taslak metin 22 Mart tarihinde kamuoyuna açıklanacak. Haberi TÜSİAD Başkanı Ümit Boyner verdi.

'BERTARAF'TAN SONRA İLK KEZ

Erdoğan iş dünyası ile buzları eritti. Başbakan Erdoğan referdandum sürecinde 'bitaraf olan bertaraf olur' sözleriyle yüklendiği TÜSİAD'a konuk oldu. Derneğin İstanbul'da gerçekleştirilen 41. Genel Kurul Toplantısı'na konuşan Erdoğan bir çok konuda önemli mesajlar verdi. İşte o konuşmardan önemli satır başları:

MARKSİST ÖĞRENCİLER OLAY ÇIKARIYOR

"Bugün dünyanın en büyük 16. büyük ekonomisi konumuna ulaştık. Bölgesinde saygın bir güçlü Türkiye manzarası var. 8 yıldır Türkiye'nin kronik meseleleri üzerine kararlılıkla gidiyoruz. CEO'ların yüzde 25'i ekonominin daha iyi bir şekilde gelişeceğini düşünüyor. Aralık ayında CEO'larla yapılan ankette yüzde 73 yumurtalı eylemi doğru bulmadı. Dün YÖK Başkanı gençlerle bir toplantı yaptı. Bu toplantıya üniversitelerin gençlik konseyi başkanları katıldı ama dışarıda da 40-50 kişilik grup gösteri yaptı. Rektörlerle yaptığımız toplantılarda dışarıda yapılan gösteriler gibi. YÖK Başkanı kimlerle görüşüyor? Üniversitelerin okullardan seçilmiş konsey başkanı olan gençlerle toplantı yapıyor. Dışarıda da yapılan bu gösteriler kimler tarafından yapıldığına baktığımızda Marksist, Leninist idelojik bazı gruplar...

KILIÇDAROĞLU'NUN VAATLERİ

İlk kez seçimlere ekonomik anlamda rahat giriyoruz. Kaynağını ortaya koymadan harcama yapmıyoruz. Kılıçdaroğlu'nun vaatlerini alt alta koyduğunuz zaman 200 katrilyonu bulan bir yük söz konusu oluyor. Aklı selim ile baktığınız zaman böyle bir popülizm olabilir mi? Çok şükür kimse tarafından ciddiye alınmıyor. Hamdolsun halkımız prim vermiyor.

YERLİ OTOMOBİL ÜRETELİM

Mali disiplinden asla taviz vermeyeceğiz. Büyümede çok güzel ivme yakaladık. Büyümede ilk üç çeyrekte beklentilerin üstüne çıktık. Küresel kriz olmasaydı rakamlar ve oranlar daha yüksek olacaktı. 2010 yılında olumsuzluklara rağmen Türkiye'de yarım milyonun üzerinde otomobil satışı gerçekleşti. Geçen akşam Sayın Koç'a dedim, 'Artık soyadınız gibi bir markayla yerli otomobilimizi üretelim' ve dünyaya diyelim ki, bak bu da artık bizim otomobilimiz. Bunu başaralım. Bu işi halledin. Türkiye'ye ve Türk'e bu yakışır''

IMF'YE BORÇ 5.7 MİLYAR DOLARA İNDİ

Merkez Bankası'nın kasasında 80 milyar dolar var. IMF'ye olan borç 23.5 milyar dolardı, şu an itibariyle 5.7 milyar dolara inmiş durumda. Küresel krizin etkisiyle Avrupa ülkeleri sosya ödenekleri harcamaları kısarken biz tarihi rekorlara imza atıyoruz. Asla şımarmayacağız.

KİŞİSEL DÜŞÜNCELERİ TOPLUMA EMPOZE ETMEYİZ

Güvensizlik pompalayanlar oldu ama duruşumuzla taviz vermedik. Şahsi anlayışları topluma empoze etmek baskı olur. Kendi iç dünyamda alkole karşı ailemde tavır belirlemiş olabilirim. Ama kişisel yaklaşımları topluma yansıtamayız. Anayasa gençlerimizi alkolden korumamız gerektiğini söylüyor. Gençleri alkol düşkünlüğünden konumak hükümet olarak bizim görevimizdir.

AŞAĞILANDIK

Avrupa'da neyse burada yapılan odur. Amerika'da 21 yaşın altında olana alkollü içki verilemez. Alkolle ilgili adım atıyoruz sonra da 'bunlar şeriat getiriyorlar' diyorlar sıkılmadan utanmadan. Biz tüzüklerle çarpışarak büyüdük. Bizim yaşam tarzına müdahale edildi fikirlerimiz, dışlandı, aşağılandı.

YARGI İFLAS ETTİ

Dink olayında zanlıları 36 saatte teslim ettik ve yargıya teslim ettik. Yani biz kalkıp da bu ülkede zaman aşımından istifade ile işi yırtan, kurtaran, bir anlayışı kabul etmemiz mümkün değildir. Zaman aşımı anlayışı yargının iflasıdır. Ne demek zaman aşımı? Alırsın öncelikler sırasına, zaman aşımı mı yaklaşıyor, önce onu bitirirsin karara bağlarsın. Ondan sonra da hem mağdur olanı bu noktada rahatlatırsın, hem de kendin 'ben bu işi başardım' dersin. 'Zaman aşımına girmiştir' deyip kararı vermek suretiyle kendini kurtaramazsın. Yargı burada tarihi bir vebalin altındadır. Bunu bütün samimiyetimle söylüyorum ve zaman aşımı anlayışını da ben doğrusu kabullenemiyorum. Böyle birşey olamaz

BAYAT TAZGAH

Yaşam tarzlarına müdahale edersek kendi kimliğimizi inkar etmiş oluruz. Türkiye içinde nice çarpıtmalara maruz kaldık. Levent'te çıkan yangında iki kız öldü. Ömrümüz iftiralar ithamları püskürtmekle geçiyor. Mesele bilgisayarların besmele ile açılmasına kadar indirgendi. Biz damdan düşerek geldik. Hiç kimsenin yaşam tarzına müdahele etmeyiz, edilmesine de müsaade etmeyiz. Kasıtlı propagandanın eseridir. Bayat bir tezgahtır.

BENİM DOSYAMI 24 SAATTE ANKARA'YA GETİRDİLER

Terör örgütü mensupları serbest bırakılırken, kimi dosyalar jet hızı ile karara bağlanıyor. Benim 2002 yılnda Diyarbakır'da yaptığım konuşmayla ilgil dosyayı Yargıtay 24 saatte Ankara'ya getirdi. Yargıtay benim seçime girmemi engelledi. Sayın Erbakan ile ilgili 5 günde karar verdiler. İlhan Cihaher'e anında karar verdiler. Onlara mahirsiniz de bunlara niye mahir değilsiniz? Özelleştirmelerin karar bağlanması yıllarca sürerken, sağlık Bakanlığı'nın Tam Gün Yasası ile ilgili 1 günde iptal kararı verebiliyor. Benim vatandaşım gayet güzel şekilde görüyor. 'İktidar yargıyı siyasallaştırıyor' diye itiraz edenler, aslında yargıdaki siyasallaşmanın, kapalı devrenin devamını isteyenlerdir. Biz istiyoruz ki, yargı, milletin yargısı olsun.

DANIŞTAY'DAN KANUNSUZ KARAR İDDİASI

Danıştay, ALES sınavıyla ilgili biliyorsunuz bir karar aldı. ALES Sınav Kılavuzu'nda öğrencilerin kılık kıyafetine ilişkin yasaklama, kısıtlama olmadığı için yürütmeyi durdurdu. Karar son derece keyfi bir karar. Vicdanları yaralayan, evrensel hukuk normlarını çiğneyen, yargıya güveni bir kez daha sorgulatacak nitelikte bir karar. Alınan bu karar, aynı zamanda kanunsuzdur. TÜSİAD'ın Anayasa taslağını merakla bekliyoruz. Yeni Anayasa'nın tercümana ihtiyacı olmamalı. Bütün STK'ların medyanın akademisyenlerin her kesimin katkısı olmalı."

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.