Başbakan DTP'ye sert çıktı: İlkesizler! ...

Başbakan DTP'ye sert çıktı: İlkesizler! ...
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Diyarbakır gezisini protesto eden terör örgütü PKK ve DTP'yi sert bir dille eleştirdi.

Tahriklere asla gelmeyeceklerinin mesajını veren Başbakan Erdoğan, terör örgütünün eylemlerinde çocukları kullanmasına tepki gösterdi. Erdoğan, "6-7 yaşındaki çocukların arkasına saklanarak eylem yapacak kadar cehalet ve gözü dönmüşlük içindeler. Küçük çocukları istismar edip, çatışmadan, gerilimden, kutuplaşmadan medet umacak kadar ilkesizler. Terör örgütü Türkiye'nin, bölgenin, Kürt kökenli vatandaşlarımızın, bölgesel barış ve istikrarın, temel insani değerlerin, demokrasi ve hukukun açık bir düşmanıdır. Bu ortak düşmana karşı ortak bir mücadele yürütmek zorundayız" dedi.

TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi 2008-2008 Akademik Yıl açılışı, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Hayati Yazıcı, Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik'in de katılımıyla gerçekleştirildi.

Başbakan Erdoğan konuşmasında terör örgütü PKK'yı ve DTP'yi hedef aldı. Terör örgütünün eylemlerini arttırmasında demokratikleşme ve özgürleşme hamlesinin yattığını kaydeden Erdoğan, sadece Diyarbakır'da derslik sayısının 3 bin 356 olduğunu bildirdi. Bu okullara 8 bin 883 bilgisayar gönderildiğini belirten Erdoğan, 25 bin 570 kız öğrencinin Diyarbakır'da okulla tanıştırıldığını ifade etti. Terör örgütünün bundan rahatsız olduğuna vurgu yapan Erdoğan, "6-7 yaşındaki çocukların arkasına saklanarak eylem yapacak kadar cehalet ve gözü dönmüşlük içindeler" diye tepki gösterdi.

Konuşmasında DTP'yi de sert bir dille eleştiren Başbakan Erdoğan, şöyle konuştu: "Terör örgütünün bu gözü dönmüşlüğünü anlamak mümkün ama bir de demokratik zeminde siyaset yapma iddiasında olanlar yok mu? Onların sorumsuzluğuna, ilkesizliğine ne demeli, bunu anlamak mümkün değil. Küçük çocukları istismar edip, çatışmadan, gerilimden, kutuplaşmadan medet umacak kadar ilkesizler. Böyle ilkesiz, böyle seviyesiz siyaset tarzı olamaz. Çünkü o çocukların okulla, bilgisayarla, internetle buluşmasından rahatsızlar.

Güneydoğu'da, Doğu'da illere ziyaret yaptığımızda artık şunu görmekten çok mutlu oluyoruz. Bakıyorsunuz bir çocuk kalabalık grupların arasından sıyrılarak gelip şunu söylüyorlar. 'Başbakanım bana bir laptop alır mısınız?' Bu çok anlamlı. Bakın para istemiyor, başka şey istemiyor, laptop istiyor. Bu noktaya gelmek işte önemli. Bunu başardık. O çocukların gelecekte eğitim göreceği üniversitelerin açılmasından da rahatsız, o çocukların okumasından, öğrenmesinden, bilgi sahibi olmasından rahatsızlar.

Terör örgütü Türkiye'nin, bölgenin, Kürt kökenli vatandaşlarımızın, bölgesel barış ve istikrarın, temel insani değerlerin, demokrasi ve hukukun açık bir düşmanıdır. Bu ortak düşmana karşı ortak bir mücadele yürütmek zorundayız. Terörün ürettiği olumsuz şartlardan rahatsızlık duyan herkes samimi bir şekilde tavır takınmak zorundadır. Bölgede yaşamı terörize edenlere çanak tutan bir siyaset anlayışı demokratikleşme ve özgürlük konusunda ne kadar samimi olabilir. Biz bu tahriklere asla gelmeyeceğiz.

Bölgemizi de asla demokrasiden, özgürlüklerden bir kenada ayrı tutmayacağız. Türkiye'nin güven ve istikrar ortamını bozmaya, ülkeyi gerilime sürüklemeye çalışanların oyununa asla gelmeyeceğiz. Türkiye demokratik ve ekonomik kalkınma sürecinden asla ayrılmayacaktır. Birlik ve beraberlik içinde yolumuza devam edeceğiz."