AK Parti Türkiye'nin geleceğidir
AK Parti'nin kuruluşunun 7. yıldönümü sebebiyle açıklama yapan Milletvekili Suat Kılıç, AK Parti'nin kurulduğu günlerde parti kurucularının, Türk milletine insan odaklı hizmet siyaseti yapacağının sözünü verdiğini belirtti. Türkiye'nin ekonomik, sosyal ve siyasal krizlere sürüklendiği bir dönemde Türk milleti tarafından AK Parti'nin kurulduğunu hatırlatan Kılıç, "AK Parti Genel Başkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan, milletimizin gönül tahtına yerleşmiştir. Kuruluşunun 1. yılında tek başına iktidara gelen AK
Parti 6 yıldan bu yana iş başındadır. Bu süre boyunca, AK Parti siyaset ve yönetim kadrosu başlangıçta verilen söze bağlı kalarak insan odaklı hizmet siyasi anlayışını sürdürmektedir. AK Parti iktidarı geçen 6 yıl boyunca Türkiye'nin bir gününü bile ziyan etmeme anlayışla gecesini gündüzüne katmıştır" dedi.
TÜRKİYE'YE ÇOK ŞEY KATTI
AK Parti'nin, Türkiye'nin ekonomik, politik ve diplomatik gücüne, etkinliğine ve ağırlığına büyük katkılar sağlandığının altını çizen Milletvekili Kılıç, 6 yıl önce 3 bin dolar olan kişi başı milli gelirin, bu süre içinde 3 kat artışla 9 bin rakam rakamını aştığını ve 6 yıl önce 36 milyar dolar olan Türkiye'nin ihracatının ise bugün itibarıyla 115 milyar dolar düzeyine ulaştığını kaydetti. Geride kalan 6 iktidar yılının AK Parti'nin yönetim anlayışı çerçevesinde Samsun açısından da bir şans ve fırsat olarak algılanması gerektiğini düşünmekte olduklarına değinen Kılıç, şunları söyledi: "Bu güne kadar olduğu gibi bundan sonra da başlangıçta söylediğimiz gibi insan odaklı hizmet siyaseti anlayışımızı sürdürmeye devam edeceğiz. AK Parti, Türkiye'de özgürlüklerden demokrasiden, hukukun üstünlüğünden bireylerin hak ve özgürlüklerinden yana olan tavır ve tutumunu korumaya ve güçlendirmeye devam edecektir. İddia ile ifade ediyoruz ki, AK Parti Türkiye'nin geleceğidir. AK Parti siyaset anlayışını da Türkiye'de köklü problemlerin aşılmasına yönelik ilimizde mevcut olan yegane reçetedir. AK Parti iktidarda olduğu günden bugüne kadar olan zamanda sadece Türkiye'de iç siyasi istikrarı sağlayarak kalkınmanın önünde ki en büyük motivasyon kaybının ortadan kalkmasını sağlamıştır".
