ATATÜRK'ÜN VASİYETİNE DOKUNAMAZSINIZ

 Tayyip Erdoğan ve hükümet yetkililerinin, bilinçli olarak bu konuyu gündeme getirdiklerini belirten Tufan Akcagöz, "İş Bankası, bir devlet kurumu değildir. Öyle olsa çoktan el koyarlardı. Çoktan, yandaş iş adamlarına peşkeş çekerlerdi. Kim bilir hangi bakan çocuğuna gemicik kredisi verirlerdi. Ortada banka manka da kalmazdı. Oysaki İş Bankası, alelade bir finans kurumu değildir. Bu banka, kurtuluş mücadelesi yıllarını geride bıraktıktan sonra, genç Cumhuriyet'in finans kurumu olarak 26 Ağustos 1924'te tarih sahnesine çıkmıştır. Ulu önder Atatürk, ekonomik devrimin ve bağımsızlığın önemini bildiği için, böyle bir finans kurumuna ihtiyaç duyulmuştur. Atatürk'ün izlediği siyaset, 'ekonomik bağımsızlık olmadan, siyasal bağımsızlık olmaz' siyasetidir. İzlediği yol budur. Almış olduğu her ekonomik tedbir, işte bu doğrultudadır. " dedi.

          Atatürk'ün, bir vasiyet kaleme aldığını, İş Bankası'nda kendisine ait olan hisselerin gelirini Türk kültürü araştırmalarına katkıda bulunmak amacıyla Türk Dil Kurumu ve Türk Tarih Kurumu'na devrettiğini hatırlatan Akcagöz, "Şimdi bu vasiyet, adeta yok sayılmak isteniyor. Vasiyet hakkına, miras hukukundan kaynaklanan hiç bir hakka dokunulamaz. Olursa bunun adı tasallut olur. Cumhuriyet Halk Partili yönetim kurulu üyelerinin görevleri, Atatürk'ün vasiyetinin takibinden ibarettir. Yoksa, Cumhuriyet Halk Partisi'nin, buradan bir gelir elde etmesi söz konusu değildir. Türkiye ekonomisi, denetlenemez bir noktaya doğru sürüklenmiştir. Varlık fonu adı altında, ne olup bittiği kamuoyuna kapalı bir ekonomik idare altında millet her geçen gün daha da fakirleşmektedir. Hükûmet,  milletin geçim derdine çare olmak yerine, gündemi değiştirecek suni ve spekülatif söylemlerle gün geçirmektedir. Yakın zamanda yaşadığımız, Suudi bir gazetecinin katledilmesi olayında da görüldüğü gibi, güçlü Türkiye fotoğrafı, bir ham hayaldir. Türkiye, ajanların elini kolunu sallayarak gezdiği bir memleket haline gelmiştir. Ülkenin bu durumdan kurtulması için çaba harcamak yerine hükümet, kimi zaman İsmet Paşa, kimi zaman Atatürk polemiği yaratmak suretiyle gerçek gündemi görmemizi engellemeye çalışmaktadır." diye konuştu.