500 İşçisiyle Demokrasi Nöbetinde

500 İşçisiyle Demokrasi Nöbetinde
FETÖ’nün darbe girişimini püskürten kitlelerin arasında kamuoyunun yakından tanıdığı işadamları da vardı. Sur Yapı’nın patronu Altan Elmas, üç kardeşi ve 500 işçisiyle demokrasi nöbetine çıkan isimlerdendi

Birileri evlerinde oturup TV başından ahkam kesti, birileri darbe girişiminin başarısız olduğu netleşene kadar açıklama yapamadı, birileri yaptıkları tatili kesip ülkenin geleceğine sahip çıkamadı... Ama birileri var ki, ilk anda millete yapılmış bu hain saldırıya karşı sokağa döküldü. Hatta kendi dökülmekle kalmadı, çalışanlarını, işçilerini, kardeşlerini, evlatlarını da yanına alıp terörist FETÖ'nün askerlerine karşı dimdik mücadele etti. İş dünyasında böyle kahramanlık öyküleri azdır. Çünkü, iş dünyası hep güçten yanadır, güç nereye giderse oraya evrilir. İşte bu klasik işadamı görüntüsünden farklı bir profili anlatacağım bugün size... İnşaat sektörünün önemli temsilcilerinden Sur Yapı Yönetim Kurulu Başkanı Altan Elmas o gün reklamcı Erol Olçok ve oğlunun şehit edildiği Boğaz Köprüsü'nde ülkenin geleceği için direnen isimlerdendi. Kendisini zor ikna ettim bu satırları yazmak için.. Nedeni ise bunun reklam gibi algılanacağını düşünmesi, bunu bir görev ve ibadet olarak görmesiydi. Basına yansımasını da istemiyordu. Ama ben tüm gazeteciliğimi kullanarak konuşturdum. Sur Yapı'nın merkez ofisi Boğaz Köprüsü'ne çok yakın bir yerde. Bu sebeple olay yerine ilk ulaşanlar arasındaymış Altan Bey ve kardeşleri (Ufuk Elmas- Hakan Elmas-Atilla Elmas)... Köprüye vardıklarında 150-200 kişilik gruba darbecilerin açtığı ateşle birçok insan gözlerinin önünde şehit olmuş. Gözü dönmüş hainlerin köprüdeki ateş sonucu yaralananlar taşınırken bile ateş açtıklarını anlatıyor: "Sabah 06.00'ya kadar üzerimize kurşun yağdı. Gece 03.00'te halkı korkutmak için kurşunların işe yaramadığını görünce iki kez üst üste tank ile top atışı yaptılar. Ancak millet öyle kararlıydı ki, davasından geri çekilmeyi kimse bir an bile aklından geçirmedi. Saat 04.00 gibi Polis Özel Harekat ve TOMA'ları geldi. Üçüncü top atışında Özel Harekat'ın TOMA'sını patlattılar. Bu psikolojik bir savaştı. Boğaz Köprüsü üzerindeki askerler er değillerdi muhtemelen. Saatlerce 'asker milletine kurşun sıkma' diye tekbir getirdik topluca. Her tekbir getirişimizden sonra üzerimize kurşun yağdırdılar." Darbeci teröristlere karşı şirketinde çalışan 500 personele de e-mail atarak "sokaklara inin, direniyoruz" talimatı vermiş Altan Bey... "Ben bir işadamı olarak, vatan hainlerine karşı sonuna kadar savaşırım. Topyekun bir seferberlik bu. Tek kuruş param ve toprağım yok bu ülke dışında. Bu ülkenin sevdalısıyız biz..." diyor.
2 tane daireyi bedelsiz vereceğim
"Her ne olursa olsun biz işimizin başındayız" diyor Altan Elmas ve ekliyor: "Cumartesi sabahı saat 10.00 gibi İstanbul'daki 3 alışveriş merkezimizle tüm satış ofislerimizi açtık. AVM'lerdeki mağaza açılış oranı yüzde 90'ı geçti. 16 Temmuz sabahı, 'Eğer ben bugün bir tane bile daire satabilirsem, bu ülkeye hiçbir şey olmaz' diye düşündüm ve adak adadım. Hamdolsun, hem cumartesi hem de pazar günü iki tane vatandaş bize ve ülkenin geleceğine güvenerek daire almaya geldi. Hem de Metrogarden AVM'deki ofisimizden yaptık satışlarımızı. Haberleri yok ancak ben o daireleri onlara hediye edeceğim. Bu bize Allah'ın bir lütfudur."
"Erol Olçok benim kardeşimdi"
Hain saldırıda Erol Olçok ve oğlu Abdullah Tayyip'in de şehadet şerbetinden içtiğini belirtiyor Altan Bey ve şunları vurguluyor: "Erol benim kardeşim, onun orada olduğunu bilmiyordum. Ateşin ilk açıldığı zaman hepimiz yere yatınca vurulmuş. Dostluğumuz uzun yıllara dayanıyor. Son birkaç yıldır da medya satın alma işlerimizi yapıyordu. Arada bir Üsküdar'daki camii arkasındaki çay ocağında buluşur, memleket meselelerini konuşurduk. Rabbim şehadetini kabul etsin." Sabah

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.