VEYSEL KARANİ HAZRETLERİ

Veysel Karani olarak bildiğimiz Allah dostu, Peygamber sevdalısı insanın esas adı Üveys’dir.

Yemen’in Karen köyündendir ve deve çobanlığı yapmakla bilinir, tanınır.
Yaşlı, yorgun, rahatsız ve sevgili annesiyle birlikte yaşar Karenli Üveys.
Peygamberimizi görmediği halde sevgisiyle yanar tutuşur.
Peygamberimizi sağlığında göremediği için de Sahabe olamamış, Tabiinden kabul edilmiştir.
Annesinden izin isteyerek Peygamberimizi görmek için Medineye gitmek ister.
Yorgun ve rahatsız olan annesi, kendisini bakacak kimse olmadığından dolayı bu isteğe razı olmaz.
Üveys develeriyle konuşur, topraklarla sevişir, kuşlarla koklaşır, bildiği kadarıyla Rabbına ibadet eder.
Her gün, sabah yeliyle çok sevdiği Peygamberine selam gönderir.
Bir gün annesinden izin kopararak Medinenin yolunu tutar.
Hane-i Saadetlere gelip kapıyı çaldığında heyecandan dizlerinin bağı çözülür adeta.
Hz. Aişe validemiz kapıyı açar, Peygamberimizin bir savaşa gittiğini, birkaç gün beklemesini  söyler.
Annesinden sadece Medineye varıp dönmek için izin almıştır Üveys.
Bir taraftan sevdiği Peygamberini görme arzusu ile yanıp tutuşurken, bir taraftan da Peygamberinin söylediği, annelere itaat etmenin gerekliği arasında sıkışır kalır.
Yemende iken Peygamberimizin Uhud savaşında dişinin kırıldığını duymuştur. 
Hangi dişinin kırıldığını bilmemektedir.
Peygamberimizin kırık dişinin bulunduğu yerde sağlam dişi ne edeyim diyerek tek tek dişlerini kırarak çıkarır ve onlardan tesbih yapar.
Annesinin talimatı daha etkin olur ve kırılmış dişlerinden yaptığı tesbihi  Peygamberimize vermek üzere Hz. Aişe annemize bırakarak tekrar Yemen’in yolunu tutar.
Peygamberimiz savaştan dönüp evine girer girmez Üveysin kokusunu alır.
Bıraktığı kırık dişlerinden yaptığı tesbihi koklayarak Üveys için duada bulunur.
Hz. Ömer ve Hz. Aliye vasiyyete bulunur ve vefatından sonra kendisine ait hırkanın Yemen’de ikamet eden çoban Üveys’e götürülmesini ister.
Üveys’in duasının kabul olduğundan bahsederek Ondan dua almalarını söyler.
Peygamberimiz zaman zaman yüzünü Üveys’in bulunduğu Karen bölgesine döner ve “Yemen bölgesinden rahmet rüzgarları esiyor” diye buyurur ve “İhsan ve iyilikte Tabiinin en iyisi Üveys-i Karani’dir” bilgisini verir.
Yine Peygamberimiz buyuruyor ki, “Ümmetimden bir kimse var ki, Kıyamet günü Rabia ve Mudar kabilelerinin koyunlarının kılları kadar insana şefaat edecektir.” 
Sorulan sorular üzerine bu kişinin Üvey-i Karani olduğu belirtilir.
Üveys, annesine olan sevgisi ve hürmeti nedeniyle yanıp tutuştuğu Peygamberini göremez. 
Annesinin ölümünden sonra  Hac ibadetini yaparak Medineye gelir ama Peygamberimiz vefat etmiştir.
Resulullahın yaşamadığı beldede duramaz ve bir Basraya bir Kufeye yerleşerek deve çobanlığına devam eder.
Sıffın savaşı sırasında miladi 657 yılında vefat eder. 
Defni ve mezarıyla ilgili bir çok rivayet vardır.
Nereye nasıl defnedildiği konusunda kesin bir bilgi yoktur.
Siirt’in Baykan ilçesine 8 km mesafede Veysel Karani Türbesi vardır.
Veysel Karaninin manevi hatırası yaşatılmaktadır.
09-16 mayıs tarihleri arası Veysel Karani haftası olarak kutlanmakta ve Veysel Karani anlatılmaktadır.
Ruhu Şad, Mekanı Cennet olsun Kabri nurla dolsun.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Sami Kesmen Arşivi
SON YAZILAR