“UMRE”YE GİDİYORUZ

Umre, Müslümanların hayatında dönüm noktası olabilecek öneme sahip ibadetlerdendir. Kişinin gönül dünyasının değişmesinde ve yeniden şekillenmesinde hayati bir etkiye sahiptir. Bu ibadetin bilinçli bir şekilde yerine getirilmesi, ibadetin sonuçları bakımından önemlidir. Umre yolculuğunun esasen hac yolculuğundan bir farkı yoktur. Genel bir tarifle Hac mevsimi dışında yapılan kutsal yolculuğa Umre denir. Umrecilerin bu kutsal yolculuğu kendileri için bir fırsata çevirmeleri gerekir. Kutsal yolculuk bizlere, yeryüzündeki görevlerimizi, sorumluluklarımızı, Yaratanımızla olan ilişkilerimizdeki boyutu, rahmet Peygamberi Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v.)’in hayatımızdaki yerini hatırlamamız bakımından en üst düzeyde zihinsel eksersiz yapmamızı sağlamaktadır. Allaha kullukta ve yaratılanlara merhamette ulaştığımız seviyeyi hatırlatır. Helal-haram, hak-hukuk kavramlarının hayatımızdaki yerini sorgulatır. Geçmiş hatalarımızın muhasebe ve muhakemesini, geleceğimiz için de takip edilmesi gereken yolu, yöntemi ve stratejiyi tespitte bizlere kolaylık sağlar.

Yüce Allahın “Evim” diye tarif ettiği “Beytullah”a misafir olmanın ne kadar önemli bir şeref madalyası olduğunu ancak Umre  ve Hac ibadeti ile anlayabiliriz. Hz. Peygamber (s.a.v.)e kabrinin başında selam verebilmenin  kişiye verdiği heyecanı ve  sağladığı duyguyu ancak  Ravza-i Mudahharada bulunduğumuz zaman hissederiz. Hz. Peygamberin, “Beni vefatımdan sonra ziyaret edenler, yaşarken ziyaret etmiş gibidir” hadis-i şerefini hatırlayınca bu ziyaret daha da bir anlam kazanır. Yine Hz. Peygamberin, “Bana kabrimin başında Selam verenlerin selamını hemen ve bizzat alırım, uzaklardan selam verenlerin selamını ise melekler anında bana ulaştırır” hadis-i şerifini duyunca da kişinin heyecanı bir kat daha artmaktadır. Umre ibadeti esnasında, ibadetleri aksatmamak kaydıyla kutsal bölgelerde ziyaret edilmesi gereken mekanlar da ziyaret edilir. Hac döneminde yaşanan duyguların neredeyse bir çoğu “Umre” ibadeti esnasında da yaşanmaktadır.

Ziyaretlerin en makbulü Yüce Allahın Beytini ziyaret etmektir. Selamların en önemlisi Hz. Peygamberi selamlamaktır. Sıla-ı Rahimin en önemlisi de Beytullaha ve Resulullaha sıla yapmaktır. Bu nedenle, imkanı olan herkesin hac ibadeti yapamıyorsa  bile umre ibadeti yapmak suretiyle bu arzularını yerine getirmesini tavsiye ediyoruz. Umre ibadetini yapanlar için ibadetlerinin kabulünü, gitmek üzere bulunanlar için hayırlı ve verimli bir ibadet dönemi geçirmelerini, diğer vatandaşlarımızın da bir fırsat bulup Beytullah’ı ziyaret etmek ve  Hz. Peygambere selam vermek üzere  gayret içerisinde olmalarını, O kutsal mekanlarda,  evlat ve yakınlarımızın sağlığı ve afiyeti, memleketimizin ve devletimizin birliği, dirliği, düzeni ve bekası, kahraman ordumuzun ve güvenlik güçlerimizin her zaman ve her yerde muzaffer olmaları için dualarda bulunmalarını Cenab-ı Haktan niyaz ederim.

Biz de 19 Nisan Çarşamba günü (bugün) Umre yapmak üzere bir grup umrecimizle birlikte Suudi Arabistan’a gideceğiz. 03 Mayıs Çarşamba günü ülkemize döneceğimiz bu umre ziyaretimiz esnasında, ibadetlerimiz yaparken, ülkemiz ve milletimiz için de dua ve niyazda bulunacağız. Refakat ve rehberliğimde birlikte olacağımız umreci dostlarımızla Miraç Gecesini kutsal topraklarda ihya edeceğiz. Bu süre içinde iletişim imkanlarından istifade ederek mümkün oldukça her gün yine bu köşemizde sizlerle birlikte olacağız. Sizin duygularınızı kutsal topraklara, kutsal toprakların manevi havasını da satırlarımız aracılığı ile sizlere ulaştırma gayreti içinde olacağız. Sizlerle de, kutsal beldelerde yoğun bir ibadet ortamı, geniş bir ziyaret programı, ilgi, bilgi ve sevgi dolu bir süreci birlikte yaşamak dileği ile… Allaha ısmarladık…

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Sami Kesmen Arşivi
SON YAZILAR