Reşit Öztürk

Reşit Öztürk

TÜRKİYE RAHATLADI

Çok değerli okurlarım, sevgili arkadaşlar bu hafta güzel ülkemizin güzel insanlarını rahatlatan uygulamalardan bahsedeceğiz. 2000'li yıllarda gelişen trend insan hak ve özgürlükleri olduğu için toplum olarak biz de güzel adımlar attık. Şimdi bunlardan birkaçına değinmek istiyorum.

Önceleri memurlarımız çalıştıkları kurumlardan sevk almadan hastaneye gidemiyorlardı. Bu durum bilhassa yaz tatili dönemlerinde oldukça sorun oluyordu. Örneğin Gaziantep'te öğretmenlik yapan bir arkadaşımız, yaz tatilinde memleketi Bursa'da tedavi olmak için Gaziantep'teki çalıştığı okuldan sevk evrakı alması gerekiyordu.

İlaç almak için çalıştığı şehre gidip oradan işlemlerini yapması gerekiyordu. Çok şükür ki gelişen teknoloji ve yetkililerin duruma olan ilgileri bizi bu sıkıntılardan kurtardı ve Türkiye rahat bir nefes aldı. Emeği geçenlere teşekkür ediyorum.

Çalıştığı görev mahali dışına çıkmak, mücavir alan sınırlarını terk etmek, yaz tatillerinde il dışına memleketine gitmek, resmi izin almadan mümkün değildi. Bütün bu katı kurallar daha insani boyutlara taşındı. Ve insanımız rahatladı.

Çalışan kamu personeli fiş ve fatura toplamaktan çaresiz kalıyorlardı. Her yılsonunda ne kadar çok fiş ve fatura toplarsan o kadar çok para elde ediyordun. Vergi iadesi uygulaması gibi bir şeydi. Teşbihte hata olmaz, tam olarak ifade edemediysem hatamı mazur görün. Bu sıkıntılı ve bir yerde de anlamsız uygulamaya son verildi. Bu ücret herkese verilerek fiş toplama yarışı da bitmiş oldu.

Her yıl eylül ayında velileri tatlı bir telaş alırdı. Çocuklarını okula kaydetmek. Bu uygulama da artık yerini yeni uygulamaya bıraktı. Okul çağına gelen çocuklar artık sistem üzerinden otomatik kaydedilmeye başlandı. Yaşı gelen çocuklar ikamet sınırlarındaki en yakın okullara internet üzerinden kayıt edilmeye başlayınca halkımız da rahat bir nefes aldı.

Okullarda bütün öğrencilere dağıtılan ücretsiz ders kitapları, ücretsiz taşıma servisleri, ücretsiz yemek ve ücretsiz süt uygulaması da birçok ailenin yüzünü güldürdü. Devletin şefkatli kollarını yanlarında hissetmeleri onları yaşama daha sıkı sıkı bağladı.

Burada konu açılmışken bir hususu da artı parantez paylaşmak istiyorum. Okullarda serbest kıyafet fakir çocukların ezilmesine sebep olur diyenlere şu soruyu sormak istiyorum.  –Okullardaki kantin uygulaması fakir çocukların ezilmesine sebep olmuyor mu?

Eğitime % 100 destek projesi kapsamında ülkemizin dört bir yanında binlerce okula binlerce bilgisayar, derslik ve araç-gereç sağlanmıştır. Kırsaldaki kardelenler umut vaat etmiştir. Binlerce vatan evladı bilginin ve ilmin ışığına kavuşmuştur. Medeniyetin tozlu yollarına adlarını altın harflerle yazdırma imkânına kavuşmuşlardır. Bunlar da güzel uygulamalar arasındaki yerini almıştır.

Gençlikte her şey güzel de bunun bir de yaşlılık dönemi vardır. Yaşlandığımızda veya engelli olduğumuzda evde bakım ücreti adı altında, devletin şefkatli kolları yine bizleri unutmamıştır. Durumu olmayan ailelerin çocuklarına para yardımı, başarılı çocuklara burs, yetim ve dul kardeşlerimiz ile sosyal güvencesi olmayan vatandaşlarımıza yapılan ödemeler sayesinde sosyal barışın temelleri güçlendirilmiştir.

Bir zincirin sağlamlığı en zayıf halkanın sağlamlığı kadardır. Bir konvoyun hızı en yavaş giden aracın hızı kadardır. Bu prensiplerden hareketle en muhtaç durumda olan insanımızı unutmamak aslında insan olduğumuzu unutmamak demektir. Bu şuur bir kez daha hayat bulmuştur.

Bütün vatandaşlarımızı sisteme entegre ederek, sistemin içinde tutarak, toplumsal paylaşımlarımızı tarihte olduğu gibi hiç aksatmadan bugünlere getiren yüce milletimiz, bundan sonra da destanlar yazmaya, tarih sayfalarında yer almaya devam edecektir. Bize de ömrümüz olduğu sürece güzel işleri sizlerle bu sayfalarda paylaşmak düşecektir diye temenni ediyorum. Dostça kalın değerli dostlarım.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Reşit Öztürk Arşivi
SON YAZILAR