Topal

“Topalın topal olduğunu anlamak için maraton koşusu yaptırmaya gerek yok. On adım yürüyünce topal olduğu anlaşılır.”

Bugün önce topal olarak hayatlarını devam ettiren özürlü kardeşlerimden özür dileyerek yazıma başlamak istiyorum. Yüce Allah'ın her yarattığı canlı için “vardır bunun da bir hikmeti” demekten başka bize bir şey demek düşmez. Bedensel olarak özürlü olmak, karakter özürlü olmaktan çok çok iyidir. Bizler sizler hepimiz karşımıza çıkan öyle insanlar görmüşüzdür ki, bedensel özürlü olan kardeşlerimize kurban olsalar az bile. Kendilerini dev aynasında gören, dünyadaki herkesin onlara hizmet etmesi için yaratıldığını düşünen, kendilerini VIP olarak kabul eden ve öyle muamele bekleyen toplumumuzda o kadar çok pislikler var ki, bazen bize bulaşmasın bu pislikler diye yolumuzu değiştirdiğimiz bile oluyor.

Bu tip insanları tanımak için mutlaka yukarıdaki gibi tabir caizse maraton koşusu misali bize yapmadıkları kötülüğü bırakmamaları mı lazım? Bir pisliğin azı da pisliktir çoğu da. Okuduğum bir kitapta bir hanım babasının onu çok sevdiği bir delikanlıya vermediğini anlatıyor. Vermemesinin sebebi olarak da, bu delikanlının yolda yürürken balgamla yere tükürdüğünü gördüğünü söylüyor. Ve devam ederek “Bugün yola balgamla tüküren bir insan yarın çok daha büyük pislikler yapar” diyor. Eski insanların ölçüsü diyebilirsiniz. Ama sonunda bu hikâye uzun, babası öldükten sonra çok sevdiği bu delikanlıyla evleniyor bu hanımefendi. Muradına eriyor ama ancak iki ay evli kalabiliyor. Ve sonunda boşanıyorlar. Babasına çok hak veriyor ama iş işten geçmiştir.

Çirkinliğin küçüğü büyüğü olmaz. Küçük zamanla mutlaka büyüyecektir. Büyümeye fırsat kalmadan pisliğe bulaşmamak ve uzak durmak en güzelidir.

Aynı şekilde bunun tam tersi de olabilir. Çok değerli dostlarımızın kıymetini bilemeden kaybediyoruz. Seni en zor anında yalnız bırakmayan herkes senden uzaklaşırken o tek başına da olsa seninle beraber olabiliyorsa ve senden hiçbir menfaat beklemeden sadece senin dostluğun ona yetiyorsa, bu insanlar artık değerden de ötedir. Zamanımızda bu değerdeki insanları bulmak çok zor olduğu için kıymetleri de ona göre çok fazladır. Keşke sayıları çoğalsa bu gibi insanların.

Bugün hepimizin canı acımış olabilir. Sebep topalları anlayamamaktandır. Topal insanlar, sadece ayağı değil; yüreği topal, karakteri topal, insanlığı topal, velhasıl her yeri topal. Bunlar çok kolay anlaşılır ama, güzel sözlerle, ikiyüzlülükleriyle topallıklarını çok güzel kamufle etmesini bilirler. Topal olmayan insanlar, bütün insanları kendileri gibi zannettiklerinden böyle topallara çok çabuk kanarlar. Keşke kanmasak ama ben şahsen böyle topal olmaktansa böylelerine kanmayı tercih ederim.

Topal olmayan, topallardan darbe yemiş bütün okurlarıma güzel günler dilerim.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum
Yaşar Koca Arşivi
SON YAZILAR