TERÖR MÜ UYUŞTURUCUMU...

TERÖR MÜ UYUŞTURUCU EKONOMİSİNİ

AYAKTA TUTUYOR, YOKSA TAM TERSİ Mİ ?

Yetmişli yılların sonlarında moda haline gelmiş siyahi bir deyim vardı.Dönemin Başbakanı Süleyman Demirel' e sormuşlar; Efendim Türkiye' nin Elektrik Rezervi ne durumdadır ? Demirel' in cevabı; Kışın Bulgaristan bize elektrik veriyor, yazın biz Bulgaristan"a elektrik verip, kışın onlardan alıyormuşuz gibi anlaşılacak bir kelime oyunu var ortada, ama aslında her iki halde de biz Bulgaristan' dan elektrik alıyormuşuz.

  Neden böyle bir izahatla başladım diyecek olur iseniz, bizim bugünkü konu başlığımızda buna benzer bir deyime benziyor. Terör mü uyuşturucu ekonomisini  ayakta tutuyor, yoksa uyuşturucu mu terörü ayakta tutuyor ? Sorusunu sormak gerektiğini düşündüğümden bu konuya biraz değinmek istiyorum. Güneydoğudaki uyuşturucu ticaretinin toplam hacmi 60 ile 100 milyar dolar arasında değiştiği rivayet edilmektedir. Bu rakam çok ciddi bir rakam. Bunu yönetebilmek için,yasal olmayan yolların kullanma mecburiyeti olduğu ortada. Peki, böyle büyük bir gelir kaynağını yönetmek isteyen ülkeler veya örgütler olayı nasıl sevk ve idare edeceklerini planladıklarında, işin içerisindeki olmazsa olmaz ihtiyaç duydukları şey, bu işi yapacak olan terör örgütleridir. Sadece terör örgütü veya örgütleri de yetmeyeceği için, bu işe üst düzey yöneticileri de dahil edebilmek için, birtakım organizasyona girdiklerini ayan, beyan görmekteyiz. Behçet Cantürk' ün anılarını okurken dikkatimi çeken hususlardan bazıları şunlar.Yaptığı uyuşturucu ticaretlerinde mutlaka terör örgütü, iş adamı, bürokrat üçgeninden istifade etmek zorunda olduğunu, aksi halde bu işleri yapmasının mümkün olmadığını söylüyor. Yaptığı işlerin tamamına yakınını, gemilerle uluslararası sulara taşıyarak hedefine ulaştığını, mal alımı ve satım işlerini ağırlıklı olarak Güneydoğu bölgesinden, Ortadoğu ülkeleri arasından köprü görevi yaptığını anlatmaktadır.Abdullah Çatlı'nın hayat hikayesini anlatan Reis adlı kitabında Soner Yalçın aynı tespitleri yapmış, Çatlı'nın yurt dışındaki organizasyonlarında bu tür ilişkilerden bahsetmiştir.Dünya ekonomisinin sıcak pazar bölümünün büyük bir kısmını, kara para dediğimiz bu tür yasadışı kazançların oluşturduğunu unutmayalım.Bu nedenledir ki hükümetler zaman zaman varlık barışı, aflar katabilsinler, aksi halde sıcak parayı kaçırma durumunda kalırlar. Sıcak para nerede rahat olur ise, orayı tercih eder. Hiçbir ülke sıcak paradan vazgeçmez veya geçmek istemez. Sıcak paranın kaçtığı ülkelerde borsa dibe vurur. Bu bir gerçektir.

Peki şimdi başımızı iki elimizin arasına alıp düşündüğümüz zaman, yeniden kendi kendimize soralım. Terörün ayakta kalması için paraya ihtiyaç olduğu bir gerçek, ama uyuşturucu ticaretinin yaşaması için ise, terör bu işi yapanların olmazsa olmazı. Bu şartlarda hangisinin hangisini,  ayakta tuttuğunu siz tercih edin. Kara paradan vazgeçmeyen hiçbir ülkenin terörü kaldıracağına inanmıyorum.Varsa aksini söyleyen söylesin. Hoşçakalın.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Adnan Bahadır Arşivi
SON YAZILAR