TARİH TEKERRÜRDÜR

Güvendiğiniz silahlar gün gelir sizi vurur.1950 seçimlerinde CHP,Demokrat Parti’nin önünü kesmek amacıyla çoğunluk sistemini getirmişti.Bu sistemde bir ilde en yüksek oyu alan partinin bütün adayları Meclis’e giriyordu.Diğer partilere verilmiş oyların tamamı soluğu çöp tenekesinde alıyordu.

Anti demokratik bir uygulamaydı.O  günün CHP’sinin amacı, Türkiye’ye demokrasiyi getirmek değil Demokrat Parti’yi tarihin sayfalarına gömmekti.Ama evdeki hesap çarşıya uymadı.Hesap sandıktan döndü.

1950 seçiminde Demokrat Parti yüzde elli beş,CHP ise yüzde kırk oy aldı.Yüzde kırk oy almış CHP, seçim sisteminin kurbanı oldu.Sadece altmış dokuz vekil çıkarabildi.Demokrat Parti ise yüzde elli beşlik oy oranı karşılığında tam dört yüz on altı vekil çıkardı.

CHP kendi silahı ile vuruldu. Demokrasinin önünde engel olmanın bedelini ağır ödedi.

Mehmet Akif ERSOY,’’Tarihi tekerrür diye tarif ediyorlar,hiç ibret alınsaydı tekerrür mü ederdi?’’diyor. Ne güzel söz.Ne doğru söz.Kimse tarihten ders çıkarmıyor.

1950 seçimlerinin üzerinden altmış beş yıl geçti.Ak Parti on üç yıl ülkeyi tek başına yönetti. Yol,su, hastane,postane yapmayı akıl etti.Tarihten  ders çıkarmayı aklına bile getirmedi.

Ak Parti’nin seçimlerde niçin kaybettiğini yazmayacağım.Sebepleri belli.Seçim öncesinde çok yazdık. Ak Parti’nin kaybetme sebeplerini,nerede hata yapıldığını,kağnı devrilince yol göstereceklerden okuyabilirsiniz.

Konumuz HDP’nin barajı geçmesi.Üstelik baraja üç puan fark atması. Nasıl oluyor da bölgesel bir parti yüzde on üç oy alıyor?

HDP’nin barajı geçmesini ‘’paralel,üçgen,CIA,MOSSAD,satılmış CHP,bozkurtçuklar’’ gibi iftira dolu, saçma sapan nedenlere bağlayan çakma uzmanların görüşlerini çöpe atalım. İşin matematiğine bakalım.

 HDP’nin barajı geçmesinin en büyük sebebi barajın kendisidir.Ak Parti 1950 seçimlerinde CHP’nin düştüğü hataya düştü.Bel altı vurarak seçimi kazanmak istedi.

Hesap basitti.Ama demokratik değildi.HDP’nin  baraj altında kalması...HDP baraj altında kalacak,             Ak Parti vekilleri kendi hanesine yazdıracaktı.Oy oranı düşse bile milletvekili sayısını arttıracak, tek parti iktidarı yara almadan yoluna devam edecekti.

Basit hesaplar uğruna demokratikleşme için adım atmadılar.2002 seçimlerinde tek başına iktidar olmanın yolunu açan barajı,tek başına iktidarı devam ettirmek için kullanmak istediler.

Büyük hata yaptılar.Etkinin tepkiyi doğuracağını düşünmediler.Özellikle Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesi ile batı bölgelerimizde yaşayan Kürt kökenli seçmen baraj planına sert tepki gösterdi.          Üstüne Ak Parti iktidarının son bulması için her yolu mubah gören seçmen de eklenince HDP oy patlaması yaşadı.

Baraj olmasa yüzde sekizi geçemeyecek bir parti baraj sayesinde yüzde on üç oy aldı.Ak Parti’nin vekilleri HDP’ye geçti.Ak Parti tek başına iktidarı kaybetti.Kendi silahları ile vuruldular.

1950 seçimlerinden ders almamanın bedelini ağır ödediler.Yaptıkları plan tarihi tekerrür ettirmekten başka bir işe yaramadı.

Keşke on üç yıllık iktidarında Ak Parti,anti demokratik bir uygulama olan barajdan medet ummak yerine,demokrasiyi getirmeyi,barajı kaldırmayı  ya da makul seviyelere  düşürmeyi deneseydi.

Demokrasi dışı yollar,demokrasi dışı yolları kullanmak isteyen herkese,her zaman kaybettirmiştir.

Yine öyle oldu…