Hani bizde birsöz vardır;"cami duvarına..şey etmek" diye. Kanal 7 televizyonu oturumu Başbakan'ın; kendisinin gocunmayacağı ve ne soracaklarını, üç aşağı beş yukarı bildiği kendine yakın gazetecilerden oluşuyordu. Teröre ilişkin sorulan bir soru üzerine verdiği cevaplar kanımızı donduran nitelikteydi ki; yazımızın girişinde haklı olarak belittiğimiz söz ağzımızdan çıkıverdi ve yazıya döküverdik. Biz bu sözleri belirtirken rahat değildik, fakat Tayyip Erdoğan bir Başbakan olarak, koskoca bir devleti, Türkiye Cumhuriyetini.. eşkiyabaşının ayağına gitmenin eşiğine getiren sözleriyle çok rahat görünüyordu."
 Yurtsever  vatandaşların kabul etmesi mümkün olmayan ve devletimizi "aciz ve çaresiz" duruma düşürecek, tarihine leke sürecek sözler acaba gerçekleştirilebiliyormuydu, Türkiye Cumhuriyeti'ne Hükümet eden ve bazı illerimizde yönetime dahi hakim olamayan, vatandaşlarımızın can tehlikesini hiçe sayan bir iç ve dış politika izleyen Akp'nin başındaki şahıs, ekranlardan şöyle diyordu; "Biz statükoyu Ada*ya danışmanımızı göndermek suretiyle kırdık." Yani, açıkça, söylemiyor ama tabii anlıyoruz, 30 binin üzerinde insanımızı çoluk çocuk, asker demeden pusularda katledilmelerine sebep olan eşkiya; Pkkbaşı Öcalan'la T.C. Devleti'nin görüşmemiş olmasını Başbakan,  "statüko" olarak görüyor. (*Öcalan).  Daha önceki yazılarımda dikkat çektiğim gibi; tarih tekerrür etmese insanlar mutlu olurdu.
 Ne yazıkki yine tarihin tekerrür etmekte olduğunu görürken, nereden nereye gelindi  Devlet adına konuşanlar neler demedi ki;"Pkk terör örgütüdür demedikçe terörü kınamadıkça DTP(Bugün BDP) ile görüşmem" diyen başbakan, sonra görüşmüştü. Görüşmeden sonra (2009) DTP Hükümete "Açılım konusunda muhatabınız Öcalan dır" demeye başlamışlardı. Bugün Başbakan Tayyip Erdoğan o günkü terör destekçilerinin konumuna, aynı noktaya gelmiştir. 2002 yılında Ecevit hükümeti'nin içeri tıktığı katil teröristbaşı Öcalan yakalandıktan sonra terör sıfır noktasındayken, 10 yıllık AKP iktidarında Terör örgütü binlerle ifade edilecek katliamlarını Şehirlere taşımıştır. Sonuç; Ada saygınlık kazanmış, Akp hükümeti, T.C. Devletini teröristbaşı "Öcalan'ın ayağına" götürür duruma gelmiş ve Başbakan'ın "Biz statükoyu Ada'ya Danışman'ımızı göndermekle kırdık." diyerek artık, Apo ya kazandırdıkları "statüyü" teyit eder duruma gelinmiştir. Saygılarımla.