SOKAĞIN SESİ…

Sokağın sesine kulak vermek ve anlamaya çalışmak gerekir. Çünkü sokaklar toplumun ortalama sesidirler. Berber, manav, çay ocağı, dolmuş, otobüs, küçük hizmet ofisleri, cami etrafındaki iş yerleri… Bir kısmını ifade ettiğimiz bu ve benzeri mekanlar toplumun nabzını ifade ederler. Toplumun ortalamasını yansıtan bu mekanlarda konuşulan ve duyulanlar gerçekler veya gerçeğe en yakın olan hakikatlerdir. Bu tespiti yaparken ve paylaşırken siyasi bir mülahaza yapmıyoruz. İnsanların siyasi kanaatlerini öğrenmenin en kestirme ve doğru yönteminin de bu olduğunu düşünsek bile, burada toplumun genel duruşunu ve dertlerinin sesini ifade etmek istiyoruz. Ticaret, idare, eğitim, ibadet, sosyal sorunlar, ailevi problemler…vs. gibi ne kadar toplumsal mesele varsa sözünü ettiğimiz mekanlarda bunun ip uçlarını görmek mümkündür.

Demokratik ülkelerde sorunların çözüm adresi siyasi iradedir. Siyasiler; problemlerin kaynağını tespit edip, eksiklikleri gidererek toplumun sorunlarını çözmek veya en aza indirmek için devlet kurumlarını harekete geçiren mekanizmadır. Bu mekanizmayı çalıştıran siyasi anlayışı da toplum belirlemekte, belli bir süre kendilerini idare etmek için siyasileri özgür iradeleriyle seçmektedirler. Toplumun sorunlarının devlet tarafından çözülmesini sağlayan siyasi mekanizma ne kadar toplumun içindeyse, sorunları da o kadar hissedecek ve hissedilen sorunları da çözüme kavuşturacaktır. Yazımıza başlık yaptığımız sokağın sesinden, siyasi bir mesaj vermediğimizi belirtmiştik. Her sorunun mutlaka siyasilere uzanacağından bu açıklamayı gerekli gördük. Sokakta ne konuşuluyorsa, o toplumda onlar sorunudur. Din, ekonomi, spor ve siyaset; neredeyse herkesin hakkında bir şeyler hatta her şeyi söylediği konu başlıklarıdır. Cemaatin imama din öğrettiği, müşterinin tüccara ticareti anlattığı, seyircinin futbolcuya stadın yolunu gösterdiği, seçmenin siyasilere yol haritası hazırladığı bir toplum; hem fikri zenginliğe sahiptir, hem de büyük bir dağınıklık içindedir.

Yetişmiş ve gerekli bilgi donanımına sahip olan din adamı; ortamına ve alanına hakim olur. Düzgün ve helal ticaret yapan tüccar; müşterisine güven verir ve memnun eder. Başarılı bir futbol ortaya koyan futbolcular; kendilerini izleyenleri dinlendirir. Toplumun sesine kulak vererek, şikayete konu olmadan önce sorunları çözen siyasiler; toplum tarafından baş tacı edilir. Bir yerde karışık sesler varsa, orada sorunlar vardır ve sorunların kaynağı da; sorunları çözmekle sorumlu olanlardır. Çok küçük meselelerin toplumun infialine neden olacak boyutlara ulaşması, sorumlu olanların sorunları görememesinden kaynaklanmaktadır. Bir şarkıcının toplum değerlerini bilememesi büyük bir sorundur, bir televizyon programcısının söylediği sözlerin ne anlama ve hukuken, itibari açıdan ve siyaseten sonucunun ne olacağını hesap etmemesi büyük bir eksikliktir. Bu sorunlar ve eksiklikler, gafletten kaynaklanıyorsa ayrı bir sonuç, maksatlı oluyorsa başka bir sonuç doğurmaktadır.

Kurumların çalıştığı ve kuralların hakim olduğu bir ülkede; hata ve kusurların sonucuyla, maksatlı ve kasti davranışların sonuçları farklı yansıyacaktır. Toplumun huzurunu bozmaya kimsenin hakkı yoktur. Bir konu tüm toplumun gündemi haline gelmişse, bunun bedeli ödenmelidir. Topluma pozitif katkı sağlayanlar takdir edilmeli, huzurunu bozanlar da hak ettiğini görmelidir. Bu günlerde sokaklarda konuşulanlar sözünü ettiğimiz konu başlıklarıdır. Bu sese kulak verip, gereğini yaparak istikamet geliştirenler kazançlı çıkacaktır.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Sami Kesmen Arşivi
SON YAZILAR