Seyfullah Çakır

Seyfullah Çakır

ŞİFA AYI RAMAZAN 

Şükürler olsun “Evveli rahmet, ortası mağfiret, sonu cehennemden kurtuluş” olan bir aya kavuşuyoruz; “Ramazan ayı, insanlara yol göstermek, doğrunun ve hakkı bâtıldan ayırmanın açık delilleri olmak üzere Kur’ân’ın indirildiği aydır. Öyle ise sizden kim Ramazan ayına ulaşırsa onda oruç tutsun.” (Bakara 185) buyuruyor Yüce Allah.

Bu sene Diyanet İşleri Başkanlığımız Ramazan ayının temasını, “Şifa Ayı Ramazan” olarak belirledi. Müminlerin gönüllerinde on bir ayın sultanı olan Ramazan, maddi ve manevi hastalıklarımız için bir şifa kaynağı, şifa ayıdır. İnşallah bu ay insanlara sağlık, afiyet, rahmet ve bereket getirir. Bu ayda derdine derman arayan, yüzünü Yüce Allah’a çeviren ve ondan bağışlanma ve rahmet dileyen asla geri çevrilmez. Şükreden şükrünün, sabreden sabrının karşılığını kat kat fazlası ile göreceği aya ulaşmanın sevinci kapladı yüreklerimizi.

Peygamberimiz Efendimiz (s.a.v): “Oruçlu iki kere sevinir: Birisi iftar ettiğinde, diğeri Rabbi ile buluştuğunda…”  buyurmaktadır. İftar ettiğinde sevinir, çünkü bir günlük sabrının sonunda Allah’ın emrini yerine getirmenin mutluluğunu tatmış, iftar ile kendisine bahşettiği nimete ermiş, çoluk çocuğu ile bir sofra etrafında aynı duygularla ve duayla buluşmuşlardır. Rabbine kavuştuğunda sevinir, çünkü bir ömür ortaya koyduğu sabrın mükafatı olarak Rabbimizin şu nidasına mazhar olur: “Ey huzur bulmuş kulum, dön Rabbine, o senden sen ondan razı olarak. Katıl salih kullarımın arasına ve gir cennetime!” (Fecr 89/27-30) Peygamberimiz şöyle müjdeliyor samimiyetle oruç tutanları; “Kim Ramazan ayının faziletine inanarak ve karşılığını Allah’tan bekleyerek, Ramazanı ibadetle ihya ederse, geçmiş günahları bağışlanır”.

Her an başka bir şeylerle imtihan ediliyoruz, bunlardan birisi de ibadetlerimizi yerine getirirken samimiyetimizi, gayretimizi ortaya koyabilmemizdir. Sadece midesine değil bütün benliğine oruç tutturarak gün boyu tüm olumsuzlukalara sabretmek, haramlardan uzak durabilmek, doğruluktan ayrılmadan işlerini yapabilmenin karşılığı elbette büyük bir mükafattır. Ramazan, her türlü günah ve hatadan hicret ederek ruhumuzu esaretten kurtardığımız ve böylece huzur bulduğumuz, halimizi, hatalarımızı Allah’a arz ederek “Rabbena zalemnâ enfusenâ ve-in lem tağfir lenâ veterhamnâ lenekûnenne mine’l-ḣâsirîn” (Ey rabbimiz! Biz kendimize zulmettik. Eğer bizi bağışlamaz, bize acımazsan mutlaka ziyan edenlerden oluruz) (A'râf 23)  duası ile günahlarımızdan ve  manevi hastalıklardan kurtulmayı umduğumuz şifa ayıdır.

Bütün ibadetler bizleri temizlemek ve makamlarımızı yüceltmek içindir. Oruç ibadetinin bedenimizin ve ruhumuzun sıhhat ve şifa kaynağı, manen arınma vesilesi olduğunu belirten sevgililer sevgilisi; “Her şeyin bir zekâtı (temizleyicisi) vardır bedenin zekâtı da (temizleyicisi) oruçtur.” Buyurmuştur. Yunus Emre’nin dilinden ne güzel süzülmüş ramazana kavuşma sevinci;

 

Müştâk olup özlediğim

Şehr-i ramazan merhaba

Bakıp yolun gözlediğim

Şehr-i ramazan merhaba.

 

Peygamber efendimiz (s.a.v); “Ameller niyetlere göre değerlendirilir. Herkese niyet ettiği şey vardır” buyurmaktadır.  Dolayısı ile amellerimizde çokça sevap kazanmak istiyorsak ifa ettiğimiz ibadeti bozan, sevabını eksilten yanlış davranışlardan uzak durmalıyız. Peygamber efendimiz: “Nice oruç tutanlar vardır ki tuttukları oruç karşılığı elde ettikleri şey, aç kalmış olmaktan ibarettir.” Buyuruyor. Niyaz-i Misri ne güzel demiş; “Savm u sâlât u hac ile sanma biter zâhid işin, İnsân‐ı Kâmil olmaya lâzım olan irfân imiş.”  ibadetleri sadece zahiri olarak ifa etmek değil; ibadetin ahlakımıza yansıması, bizi haramlardan alıkoyması ve daha olgun bir mümin haline getirmesi asıl gayedir.

Bu ayı özel kılan şey Ramazan ayında Kur’an’ın indirilmiş olmasıdır. Yüce Allah (c.c) şöyle buyuruyor; “Ey insanlar! İşte size Rabbinizden bir öğüt, kalplere bir şifâ ve inananlar için yol gösterici bir rehber ve rahmet (olan Kur'an) geldi.” (Yûnus : 57)   Bu ayda gönlümüzü Kur'an nuru ile dolduralım. Rahmet oluk oluk aksın üzerimize, şifa pınarından kana kana içelim, çünkü Kur’an için yüce Allah; “Biz, Kur'an'dan öyle bir şey indiriyoruz ki o, müminler için şifa ve rahmettir.”( İsrâ ; 82) buyurmaktadır.

 

M. Akif Ersoy'un temennisi ile bitirelim;

Ya rab şu muazzam ramazan hürmetine

Kaldır aradan vahdete hâil ne ise  (bir olmamıza engel ne varsa)

Ya Rab şu asırlarca süren tefrikadan (ayrılıktan)

Artık ezilip düşmesin ümmet ye'se (ümitsizliğe)

Ramazan ayının salgın hastalıklardan şifa olmasını, birlik ve beraberliğimizin daim olmasını, Samsunumuza, ülkemize ve İslâm âlemine hayırlar getirmesini, insanlığın hidayet ve barışına vesile olmasını Cenâb-ı Hak’tan niyaz ediyorum.

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Seyfullah Çakır Arşivi
SON YAZILAR