SEMPOZYUM NASIL BİR ŞEYDİR

Gerçek hayatla sanal hayat arasında uzaktan yakından ilgisi olmayan gerçeklerin var olduğu muhakkaktır. Bir olayı sanal hayatta anlatmak ile gerçek hayatta yaşamak o kadar farklı şeylerdir ki bunun tarifini bu satırlarda dahi yapmak mümkün değildir. Üniversitede ekonomi anlatan profosörler kendilerine ekonomi ile ilgili bir görev verildiğinde çözüm bulmaktan ziyade çözümsüzlük ürettiklerini hepimiz yaşayarak gördük. Doksanlı yıllarda çıkan krizler ekonomi profosörünün başbakan olduğu dönemlere rastlar. Üniversitelerde ders okutan hocaların büyük bir bölümünün gerçek hayatta başarısız olmalarının nedeni de budur. Onlar için teori vardır, uygulamadaki zorlukları bilemediklerinden işin içerisine girdiklerinde çuvallarlar.

Sempozyumlar akademik çalışmaların topluma aktarımı veya yapılacak akademik çalışmaların topluma tanıtımı amaçlı yapılması yararlı olabilir ancak gerçek hayatta sorunlara çözüm üretmek için yapılacak sempozyumlarda ütopik konuşmalar, ilmi konferanslar, konuşmacıların kendilerini ispatı vücud etmeleri için yapılacaksa ona sanal sempozyum denmeli. Hayatın içinden gelmeyen veya uygulama konumunda olmayan insanların sempozyumda sunum yapmaları gösterişten öteye gitmez. Dilerseniz ne demek istediğimi biraz daha açalım. Şehrimizde içerisinde bulunduğumuz günlerde bir sempozyum yapılıyor, sempozyumun amacı şehrin ekonomik, sosyal, demografik, tarihi, kentsel sorunlarına çözüm bulmak.

Sempozyumun amacı şehrimizdeki ekonomik, sosyal, demografik, kentsel. v.b. gibi sorunlara çözüm üretmek için konuşmacıların sunum yaparak çözüm üretmeleri. Buraya kadar olan kısmı fevkalade güzel ancak kimlerin konuşmacı olarak katıldığına veya kimlerin konuşmacı olarak tespit edildiğine gelince orada biraz durup düşünmek gerekir. Bundan bir yıl önce böyle bir sempozyum yapılmasına karar verilmiş, daha sonra sempozyumda konuşmak isteyenler üniversitede bir hocaya müracaat edip sempozyumda sunum yapmak istediklerini belirtip, yapacakları sunumu hocaya sunduktan sonra hocanın hüsnü kabulüne göre sunum yapma imkanınız olacak. İyi güzel de yapılacak olan sunum şehrin mastır planlamasını ilgilendiriyor ve bu konuda İl genel Meclislerinin veya Belediye Meclislerinin görev alanına giren konuları muhteva ediyorsa bu arkadaşımızın konuya vakıf olma şansı yok. O halde konuşmacıları hangi ölçüye göre ayarlayacak. Bu konuda mimarlık fakültelerinde veya mühendislik fakültelerinde hoca olanlar dahi yeterli bilgiye sahip olma imkanları yok sempozyumda konuşacak olan şahsiyetler konuya vakıf olmadan sanal alemde konuşup adı sempozyum olan sanal bir organizasyon icra edilmiş olacak öyle mi? Şimdi sokayım o kafaya da bi odun desem kızacaksınız bari demiyeyim.

Peki bu tür sempozyumlarda konuşmacı olması gerekenler kendileri müracaat edip, onurları zedelenecek şekilde sınava tabi tutulmaları sizce doğru bir şey midir? Yoksa bu sempozyumu düzenleyenler düzenlenen sempozyumda seçilen konularla ilgili otorite olan veya uygulamanın bizatihi içerisinde olan şahsiyertleri bulup, onlardan rica ederek toplumun istifade etmesini sağlamaları mı daha doğru bir harekettir sizlerin takdirine bırakıyorum. Bir işi yaparken sadece laf olsun torba dolsun türü bir uygulama yaparak gerçekleştirirseniz ona sanal sempozyum denir. Siz iş yapmış gibi gözükürsünüz, birileri konuşmuş olmak için veya boy göstermek için konuşur, siyasetçiler de gelip havasını atar giderler, millet ise itibar etmez.

Şehrimizin en önemli sorunlarından arasında yer alan ulaşım sorunu, aidiyetlik sorunu, kentsel yapılaşmadaki sorunlar, imar uygulamalarındaki ciddi proplemler, ekonomideki eşitsizlik gibi sorunların çözümü ancak işin içerisinden gelen insanların yaşadıkları sorunları ve çözüm yollarını sunmaları ile çözülebilir. Bürokratlarla üniversite hocalarının hazırlayıp sundukları sempozyum öğrencilerinden başkasının dinleme şansı olmayan sanal sempozyumların ötesine geçemez. Sizin anlayacağınız körlerle sağırlar biri birini ağırlıyor. Kalın sağlıcakla

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Adnan Bahadır Arşivi
SON YAZILAR