Mehmet Ali Coşkuner

Mehmet Ali Coşkuner

SABRETMEK VE HOŞGÖRÜ

 

Yerel seçimler bitti. 

Ramazan ayının sonuna geldik. 

Ramazan Bayramını kutlayacağız.

Yeni seçilen, yeniden seçilen belediye başkanları seçim süresince birlikte çalıştığı çalışma arkadaşlarına, partililerine, meclis üyelerine, seçmenlerle yaptığı toplantılarda verdiği sözlere sırasıyla zamanı geldikçe sahip çıkmak zorundadır.

Ancak çıkan sabırsızlık seslerinden bazı belediye başkanları verdiği sözleri tutmamak için bahaneler üretiyorlar.

Onlar için taraf olan arkadaşlarını, partililerini, meclis üyelerini, seçmenlerini sallıyorlar. 

Bu sallamalarla zaman kazanabilirler. 

Seçimi nasıl kazandıklarını, nasıl seçildiklerini zamanla unutabilirler.

Ama şunu da bilmeleri gerekli onları sabırla bekleyenler işin sonunda hoşgörülü olmayabilirler.   

Çünkü bazı belediyelerden son günlerde sıkıntılı yüksek sesler çıkmaya başladı. 

Duymamazlıktan gelenler sonradan pişmanlık duyabilir.

Aslında hoşgörülü olmak gereklidir. 

Fakat şöylede bir gerçek vardır. Hoşgörülü olmak herkesin harcı değildir. 

Sabretmekte çözüm değildir.

Çünkü sabretmek kendimize yaptığımız en büyük kötülüklerdendir.

Sabretmek biriktirmektir.

Sabretmek, mutsuzluklarımızı kabullenmemek ama ona rağmen içimize atmak demektir.

Sabretmek, kurban olmak demektir. Kurbanlar, çevrenin, durumların ve diğer insanların değişmesini bekler.

Yeteri kadar beklerse, her şeyin düzeleceğini zanneder.

‘Dur bakalım, biraz daha bekleyelim’, der.

‘Belki düzelir’, der.

Durumu kabullenmez ve o duruma neden olanları suçlar.

Bu durumda en çok acıyı kim çeker, biliyor musunuz?

Sabredenler!

Sabretmeyeceksek, ne yapacağız?

Hoşgörü

Hoş göreceğiz.

Sabretmek, kabullenmemeyi içerir. Ama hoşgörü kabullenmektir.

Kabullenmek ve kabulünüz ile mutlu olmaktır.

Sabreden insan, kabullenmez ve mutlu değildir.

Hoşgören, kabullenir ve mutludur.

Hoşgören artık kurban degil, kahramandır. Çünkü bilinçli bir seçim yapmıştır. Durum onun kontrolündedir.

Ne hissettiğine kendisi karar vermiştir. Huzurludur.

Ama asıl önemli olan bizi mutsuz eden durumları değiştirmektir.

Sabreden insan değişim başlatamaz. O dışarının değişmesini bekler.

Sabreden insan patlar ve savaş başlatır. Yelkenleri yakmaya kararlıdır. Kötü insan olur. Ya hep ya hiç arasında seçim yapar.

Ama hoşgörülü insan değişim başlatır.

Bunun için de ilk önce gerçekle yüzleşir.

Çünkü gerçekle yüzleşme, kabulün ve hoşgörünün ön koşuludur.

Hoşgörülü insan diğer insanlara savaş açmaz. Onlar ile işbirliği yapar. Liderlik yapar.

Sizin de hayatınızda sizi mutsuz eden ama buna rağmen sabrettiğiniz durumlar varsa, bunları hoşgörme ve diğer insanlar ile birlikte değişim başlatma zamanı gelmiştir artık.

Zaman, gerçekle yüzleşme zamanıdır.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
7 Yorum
Mehmet Ali Coşkuner Arşivi
SON YAZILAR