REVA GÖRÜLEN “ZAM” MA SEVİNELİM Mİ?

REVA GÖRÜLEN “ZAM” MA SEVİNELİM Mİ?
Anadolu Sağlık Sen Genel Başkanı Necip Taşkın, TÜİK’in haziran ayı enflasyon rakamlarını açıklamasının ardından memur, emekli ve sözleşmeli personelin alacağı zamların belli olması üzerine bir açıklama yaptı.

Toplu sözleşme ile Ocak ayında memur ve memur emeklilerinin %4 zam aldığını, yılın ikinci altı ayında ise %3,5 zamla, TÜİK tarafından açıklanan 5,17 oranındaki enflasyon farkıyla birlikte toplam 8,67 zam alacak olan memur ve emeklilerin sevinemediğine vurgu yapan Taşkın, bu zamların daha cebe girmeden eridiğini belirtti.

Necip Taşkın, yazılı açıklamasında şunları söyledi: “Döviz fiyatlarındaki artış, erken seçim ve üretmeden tüketen bir toplum haline gelmemiz nedeniyle ortaya çıkan ekonomik tablo halkımızın omuzlarına büyük bir yük olarak bindi. Bu tablo ile memur ve memur emeklilerinin geçimleri daha da zorlaştı. Zira özellikle dövizdeki artışlar, memur ve emeklilerinin zorunlu ihtiyaçlarının karşılanmasını imkânsız hâle getirdi. Ekonomideki kötü gidiş, çalışanların ve emeklilerin sadece gıda da asgari harcama tutarını oransal olarak daha da artırmıştır.

Özellikle belirtmek istiyorum ki sağlık çalışanları bu ekonomik tablo karşısında bunalmıştır. İşyeri sorunları ve günün şartlarına göre düzenlenemeyen özlük ve mali hakları sağlık çalışanlarını vurmuştur. İnsan sağlığıyla ilgili yoğun tempo da çalışan sağlıkçıların sosyal, ekonomik ve kültürel olarak moral ve motivasyonlarının en yüksek seviye de olması gerekir.

Türkiye’de bugün 4 kişilik bir ailenin açlık sınırının 1,686 lira, yoksulluk sınırının 5.492 lira olduğu çeşitli sevil toplum kuruluşlarının araştırmalarıyla ortaya konmuştur. Göstergelere göre memur ve emeklileri açlık sınırının altında yaşamaktadır. Bu rakamlarla sağlık teşkilatlarında çalışanların maaşları karşılaştırıldığında durumun ne kadar vahim olduğu anlaşılmaktadır.

Memur ve memur emeklilerinin enflasyon farkıyla birlikte %8,67 zam alacak olmaları sevindirici bir gelişme değildir. İyileştirici bir düzenlemeyle karşı karşıya değiliz. Aksine çalışanların ekonomik durumları her geçen gün daha da kötüye gitmekte ve gelecek kaygısıyla psikolojileri bozulmaktadır. Bu ekonomik tablo ile çalışanlar ve emekliler geriliyor. Memur ve memur emeklilerinin insanca yaşayabilecekleri bir gelir seviyesine çıkarılması gerekiyor. Özellikle gıdadaki aylık ve yıllık artış oranlarına bakıldığında çalışanların ve emeklilerin hangi koşullar da yaşamaya çalıştıkları daha iyi anlaşılacaktır.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.