Bu gün Arefe, yarın Bayram…
Bir mübarek Ramazan ayı daha bitti…
Bu Ramazan"da da; Ergenekon, Medya ve PKK terörünü, her türlü pisliğe bulaşmış kişiliksizlerin sıkışınca “Cumhuriyetçiyim, vatanseverim” teranelerini, Deniz Fenerini ve en sonunda da, malum sonla biten  Fırat ile Kılıçdaroğlu"nun söz düellosunu izledik…
Arada bir, Zekeriya Beyaz ve Yaşar Nuri Hocaların konuşmaları da oldu tabi.
Hani kambersiz düğün olmaz derler ya, işte öyle!
PKK terörüne kurban verdiğimiz şehitlerimizin cenaze törenlerini de izledik içimiz sızlayarak…
Vatanı için canını veren bu kahramanlarımız nur içinde yatsınlar.
Aydın"da ki bir şehidimizin cenaze töreni dikkat çekiciydi, CHP"li bir bayan vekilimiz, en ön safta ve başı açık cenaze namazı kılıyor.
Ne kötü reklam değil mi?
Bazı CHP"liler doğru dürüst bir şey yapmayacak demek ki!
Dinimize uygun cenaze namazı kılmaktan onları alıkoyan ne?
Yok, biz dine göre değil, kendi parti tüzüğümüze göre cenaze namazı kılıyoruz derseler sözüm yok!
Demek ki tüzükleri öyle der geçerim!
Ama CHP tüzüğünü araştırdım, böyle bir madde de yok, neyse kendileri bilir.
Bayram ve cuma namazlarını da gizli kılarlar herhalde gösteriş olmasın diye…
Haccı da, Sayın Önder Sav"ın tavsiyelerine uygun olarak yaparlar!
Zekatlarını da vergiye sayarlar olur biter!
Ey CHP"li yetkililer ve de kardeşlerimiz:
İnanın, bu yazıyı sizleri üzmek için yazmıyorum, sizin Meclis"e güçlenerek gelmenizi, güçlü bir muhalefet olmanızı istediğim için yazıyorum.
Ama bu hareketlerle, bu kafalarla, bu yanlış politikalarla korkarım, 1999 seçimlerindeki  o kötü akıbeti yaşarsınız da, sizin Mecliste olmadığınız dönemde yaşanan, üçlü koalisyon rezaleti, ekonomik kriz, soyulan bankalar, el değiştiren gazeteler, faili meçhul cinayetler tekrar ülke gündemine gelir.
Lütfen doğru dürüst politikalar geliştirin, Milletle, manevi değerlerimizle usulüne uygun bir şekilde barışın, o bayan vekile de söyleyiverin kıldığı namazın, tüm dünyanın bildiği İslam dinine göre hatalı olduğunu…
Ne kaybedersiniz ki, inanın kazanırsınız, size umut bağlayanlara moral verirsiniz…
Neyse, her parti kendi bacağından asılırmış, CHP"li kardeşlerimiz bu iyi niyetli tavsiyelerimizden alınmazlar herhalde.
Gelelim, Büyük Millet Meclisimizin gündemlerine;
Öğrenci affı ile telefon görüşmelerindeki deprem vergisine…
Öğrenci affı genişletilecekmiş, inşallah…
Körfez depremi bahane edilerek, cep telefonlarına konulan Özel İletişim vergisi indirilecekmiş!
Bu vergiyi koyanlara da, yerine kullanmayanlara da, 10 yıldır kaldırmayanlara da, şimdi ise azıcık indireceğiz diye şov yapanlara da;
Allah, akıl, fikir ve de insaf versin…
Bu rezalet tamamen kalkmadıkça indirenler görevini tam yapmamışlardır bu da böyle biline…
Bir de şu Şeker Bayramı hikayesi yok mu?
1400 senelik Ramazan Bayramını inadına şeker bayramı yapanlara, bol şeker yemeler derken,
Mübarek Ramazan Bayramımızın; okuyucularımıza, ailelerine, ülkemize ve tüm insanlığa hayırlı olmasını dilerim.