“ÖN SEÇİM TIKALI DAMARLARI AÇAR"

“ÖN SEÇİM TIKALI DAMARLARI AÇAR"
Cumhuriyet Halk Partisi önceki İl Başkanı Av.Tufan Akcagöz, yerel seçim süreci ve işleyen seçim takvimi ile ilgili kamuoyuna açıklamalarda bulundu.

 2972 sayılı kanun uyarınca yerel yönetim seçimlerinin başlangıç tarihinin 1 Ocak 2019 olduğunu ve 31 Mart 2019 tarihinin ise oy kullanma tarihi olarak belirlendiğini hatırlatan Tufan Akcagöz, "Cumhuriyet Halk Partisi MYK''sı, yüksek seçim kurulunun seçim takvimi açıklamasını beklemeden bir toplantı yaptı ve toplantıda alınan kararlar doğrultusunda genelge yayınladı. Bu, doğru bir hamledir. Buna göre 1 Ekim ve 19 Ekim tarihleri arasında, yerel yönetim kademelerine aday olmayı düşünenler, başvurularını yapabilecek. Şayet aday olmayı düşünenler, İl ve ilçe yöneticisi ise 12 Ekim 2018 tarihine kadar istifa etmesi gerekiyor. Mevcut belediye başkanları, Milletvekilleri ve belediye meclis üyeleri bundan muaf tutuluyor.  Hemen hatırlatmak gerekir ki, aday olmayı düşünen kamu görevlileri için de istisna yine muhafaza ediliyor. Onlar için YSK takvimi önem arz ediyor. O da henüz açıklanmadı. Şimdi, bu tarihler önemli ve aday olmayı düşünenler için bağlayıcı. Yerel seçimlerde, partime başarılar diliyorum. Başarılı olacağımıza da yürekten inanıyorum. Parti içi rekabetin rafa kalktığı bir sürece girdik. Önümüzde önemli bir seçim var ve Samsun'un her bölgesinde iddia ortaya koymak zorundayız. Elbirliği ile çalışmalıyız. Buna mecburuz. Millet, AKP'den başka çaresi olmadığını düşünüyor. Vizyonu olan adaylarla, güçlü bir kadroyla ve çalışkan bir ekiple, ben inanıyorum ki Samsun'un kaderi değişir. Kamu kaynakları heba edilen, parası çarçur edilen Samsun halkı, bunu yapan belediyelerden hesap sormalıdır. İşte 31 Mart böyle bir tarih olacak. Başarısız ve milletin parasını adeta savuran AKP'li belediyelerden kurtulmak için fırsattır." dedi. 

 

          Cumhuriyet Halk Partisi Genel Merkezi'nin, aday belirleme şeklini henüz tayin etmediğini söyleyen Akcagöz,  "Benim şahsi görüşüm, ön seçim tıkalı damarları açar. Takvim sıkışık değil. Adaylar müracaatını yapar, buna göre parti içi bir seçim takvimi belirlenilir ve yola bu şekilde devam edilir. Özellikle belediye başkan adaylarının bu yöntemle belirlenmesi taraftarıyım. Bir bölgede birden fazla aday varsa sandık mutlaka olmalı. Belediye Meclis üyelikleri için fermuar dediğimiz bir yöntem var, bu uygulanabilir. Yani yine sandık var ama 1,3,5,7 ve ardışık devam eden sıralar diyelim sandık sonucuna göre yerleştirilirken, aradaki yerler ise atama ile yerleştiriliyor. Bunlar derhal tartışılmalıdır. Bir genel seçim yaşadık. Ne oldu? Kırk bin oy kaybettik. Neden? Bu kötü sonucun önemli sebeplerinden biri, atama liste değil de nedir? Kamuoyunun görüşü oldukça önemli ve düşüncelerine kulak verilmelidir. Yoksa, attığımız her adım, mağlubiyete çağrı yapacaktır. Milletvekili seçimlerinde almış olduğumuz kötü sonucu tersine çevirmenin yöntemi sandıktır. Millete, zorla ve istemediği adayları dayatarak oy verdirtemezsiniz. Genel merkez bununla da yetinmeyebilir. Üniversitelere, sendikalara, sivil toplum kuruluşlarına da fikir sorabilir. Son olarak şunu söylemek isterim ki, belediye başkanlıkları evet hevesle talip olunacak makamlardır ama sadece hevesle yapılacak işler değildir. 'Siyasî hayatımın son deminde, yıllardır istiyorum, bir de belediye başkanı adayı olayım' diye yola çıkılacak iş değildir. Yolda kalırsınız. Belediye Başkanı adayı olursunuz, ötesine geçemezsiniz. Kronik adaylık da, sürekli ve başarısız olacağını bile bile adaylık da hastalıktır. Belediye başkanlık yarışı, maceraya kurban edilemez. Özellikle gençlere ve kadınlarımıza sesleniyorum. Korkmadan, cesur adımlar atın. Aday olun. Bu partinin gençlere, her zamankinden çok ihtiyacı var. " diye konuştu.

Onur Özsoy

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.