Dumanlı ve Karaca için özgürlük istediler

Hukuksuz uygulamaya son verilmesi çağrısında bulunan vatandaşlar, "Tamamen sindirmeye yönelik bu baskıya Zaman ve STV doğruları söylemekten geri kalmayacaktır." şeklinde tepkilerini dile getirdiler.

İki gündür olduğu gibi bugün de sosyal medya üzerinden haberleşerek Samsun Yeni Adliye Binası önünde toplanan kadınlı erkekli kalabalık ellerine aldıkları 'Özgür basın susturulamaz' yazılı dövizleri göstererek hukuksuzluklara tepki gösterdi. Grup adına yapılan basın açıklamasında, Avrupa'dan yükselen tepkiler hatırlatılarak Türkiye'nin dış dünyada daha fazla küçük düşürülmemesi için gözaltındakilerin derhal serbest bırakılması istendi.

'HAKSIZLIKLARIN KARŞISINDA HERKES SUSSA, DİLSİZ ŞEYTAN OLSA BU İNSANLAR HER ZAMAN SESİNİ ÇIKARACAK'

Basın özgürlüğüne sahip çıkmak için sabahın erken saatlerinden itibaren adliye binası önüne gelenlerden Ahmet Uzun, "Zaman farklı gazete en büyük farkı doğruları söylemesi ve doğruların yanında olması. Yani hırsızlık, yolsuzluk bunlar evrensel değerlere de aykırı hareketler. Yani Zaman'ın doğruları söylemesi etik değerlere aykırı şeyleri söylemesi en doğal yapısı. Bunun için kurulmuş bir gazete en nihayetinde bundan daha doğal bir şey olamaz. Bu insanlara bu suçları isnat etmek Hak'ka ve hakkaniyete de ters bir şey. Bizler alçak gönüllü insanlarız, biz alçak olmaya gönüllü insanlar değiliz. Haksızlıkların karşısında herkes sussa, herkes dilsiz şeytan olsa bu insanlar her zaman sesini çıkaracak. Ölüm bizleri korkutamaz biz tek bir şeyden korkarız Allah'ın katında hesap vermekten korkarız yoksa kullardan korkumuz yok." diye konuştu.

'ELİNE ÇAKI BİLE ALMAMIŞ İNSANLARIN, SİLAHLI ÖRGÜT KURMA İDDİASI ÇOK KOMİK'

Adaletin er veya geç tecelli edeceğinden hiç bir şüpheleri olmadığını kaydeden Uğur Yıldız ise polis baskınına uğrayan Zaman Gazetesi ve Samanyolu TV'nin halkın vicdanının sesi olduğunu belirterek, "Bu kadar insanın maşeri vicdanın yanlış yapmayacağını düşünüyoruz. Bu kadar insanların adliye önünde toplanarak 'korkmadan kendi vicdanının sesini ortaya koyarak tepkilerini göstermesi' işte bu maşeri vicdanın sesidir. Bakıyoruz ki eline bir çakı bile almamış insanların adliyeye sadece pasaport çıkartmak için, belki de bir ehliyet almak için giden insanların 'silahlı bir örgüt kurup da devleti yıkmaya çalışması' gibi bir iddia ile suçlanmaları gerçekten çok komik. Bunu kimseye kabul ettiremezler. Yani gözaltına alınan Ekrem Bey ve Hidayet Bey de gördüğümüz kadarıyla ellerine çakı bile almamış bu insanların bu tür şeylerle suçlanmaları, hiç kimsenin kabul etmediğini dünyadan da gelen tepkilerle de bunu anlıyoruz. İnşallah adalet belki adaleti elinde tutanların değil 'Adalet' adil olarak Allah'ın bir ismi olarak tecelli edeceğine güveniyor ve inşallah bu hukuksuzlukların geri döneceğine inanıyoruz. Allah'ın adalet ismine güvenerek Hakk'a güveniyoruz. Konuşulanlara, yapılanlara baktığımız zaman adaleti elinde tasarruf olarak bulunduranlara güvenmiyoruz. Adalete ve Hakk'ın gerçek zatına güvenerek inşallah bunların geri döneceğine inanıyoruz." dedi.

Grup basın açıklamasının ardından olaysız bir şekilde dağıldı. Basın açıklaması esnasında yoldan geçen araç sürücüleri de korna çalarak 'özgür basın' eylemine destek verdi. CİHAN