“KORKUDAN BÜYÜK DEVLET OLUNMAZ”

Korkma! Sönmez bu şafaklarda
yüzen al sancak…
“senin neren milliyetçi!”
Ey muhalefet!
Tarih Kurumu,
Atatürk'ün Kürtlerle ilgili
1923'teki sözlerini sansürledi.
Atatürk'ün 25'e dek Türk tanımı yoktu.
Atatürk,
“Türkiye halkı” diyordu çok defa.
 Kanunlarda da bu böyleydi
Atatürk,
hocalarla dua ederek…
besmeleyle… kurbanla Meclis'i açtı.
Meclis, Osmanlı'da böyle hiç açılmadı.
Atatürk, Meclis'i bugün böyle açsaydı,
irtica denirdi buna
Anadolu çok büyük işgal yaşamadı.
Kurtuluş Savaşı üç yıl sürdü,
şehit-yaralı 30 bin zaiyatımız oldu.
Bu, Cumhuriyet'in;
meşruiyeti için pırıltılı hale getirildi.
Atatürk'ün bazı sözleri,
konjonktüre uygun düşmeyebilir.
Biz, Atatürk'ü 'büyük devlet adamı…
büyük kumandan… ulu önder'!
sıfatlarıyla anıyoruz.
Oysa en önemli özelliği olan
siyasetçi tarafını unutuyoruz..
İsmet Paşa;
'Atatürk'ün siyasetçiliği;
kumandanlığından üstündür' diyor.
İşte Başbakanımız Tayyip Erdoğan;
En iyi siyasetçi…
En iyi kumandan rolündedir.
Kapitalizme karşı çıkan;
çok Bolşevik Che Guevera tarzı bir Atatürk;
camiden çıkıp Meclis'i açıyor.
Hocalarla birlikte dua ederek kurbanlarla…
besmelelerle Meclis'i açıyor.
Meclis Osmanlı'da böyle hiç açılmadı.
Atatürk siyasetçi olarak;
böyle yapmak zorunda olduğunu düşündü.
Çünkü o dönemde;
İslami bir dayanışmaya ihtiyacı vardı.
Eğer Atatürk'ün siyasetçi olarak
söylediği bir söz,
o günkü konjonktüre uymuyorsa;
sansür ediliyor.
dinle ilgili bazı sözleri sansürlenmiş.
Atatürk; kitabında,
'İslam Arapların dinidir...
Biz ise Türk'üz...
İslam bizi geriletti...
Bizden uzak dursun' havasında…
1930'larda söylenmiş bir söz bu.
Bizim için hangi Atatürk geçerli,
bunu söyleyen Atatürk mü,
Meclis'i duayla açan Atatürk mü?
Atatürk gidip Balıkesir'de;
Camide halka hutbe de okuyor.
İslam da bunları emrediyor diye anlatıyor.
Atatürk ondan sonra hiç camiye gitmiş mi?
Gitmemiş!
Eğer Atatürk'ün siyasetçi olarak;
söylediği bir söz,
o günkü konjonktüre uymuyorsa;
sansür ediliyor.
 Atatürk'ün 1923'te İzmit'te;
Kürt meselesine değiniyor.
1960'larda Atatürk'ün söylevinin;
bu bölümü çıkarılıyor.
Milli Mücadele'nin başında da,
Teşkilat-ı Esasiye'de de;
'Kürtlere yerel özerklik… otonomi;
ya da ona benzer bir şey verilecek' diyor.
Daha sonra; 'Bu memlekette Türkler yaşar'
tanımlaması 1925'teki
Şeyh Sait isyanından sonra ortaya çıkıyor.
1925'e değ Atatürk;
'Türk, Kürt, Çerkez hepimiz
İslam'ın unsurlarını oluşturuyoruz' diyor.
1925'ten sonra ise
'Türkiye'de yaşayan herkes Türk milletidir,
herkes Türk'tür deniyor.
Yani, 'Herkes kendine Türk diyecek…
Türkçe konuşacak' deniyor.
Oysa 1925'e kadar bir Türk tanımı yoktu.
çoğu zaman 'Türkiye halkı' diye geçiyordu.
İşte Başbakanımız;
“Korkudan büyük devlet olunmaz” dedi.
Muhalefete göre büyük ödünler veriliyor;
Türkiye satılıyor;
Ama öyle anlaşılıyor ki;
Bu çalışmalar… çalıştaylar;
Cumhuriyet'e dönüştür.
Atatürk'ün Birinci Meclis'te
milli mücadeleye yön verebilmek…
ikna edebilmek için
yaptığı konuşmalar çok önemli.
Çok akıllı… öngörü sahibi..
kararlı iyi bir siyasetçi Atatürk.
Eğilip bükülmüyor mu?
Evet eğilip bükülüyor.
İnanılmaz bir eğilip bükülmesi var,
esnekliği çok yüksek Atatürk'ün.
Atatürk iyi bir siyasetçi.
Tayyip Erdoğan da iyi bir siyasetçi!

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Salih Parlak Arşivi
SON YAZILAR