KİMSEYE ACINMAYACAK

GENÇLİK VE SPOR BAKANI AKİF ÇAĞATAY KILIÇ:

-“Terör örgütüne destek verenler en az onlar kadar alçaktır"

-“PKK en çok Kürtlere zarar veriyor”

-“Kimse bizden acıma beklemesin”

-“Türkiye’nin iç işlerine karışmak diğer ülkelerin elçilerinin görevi de değil haddi de değil”

-“Biz demokrasiden, hukuktan yanayız”

Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç, Türkiye’deki  müttefik ve ortak ülkelerin temsilcilerinin konuşmalarına çok dikkat etmeleri gerektiğini belirterek, "Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin iç işlerine karışmak diğer ülkelerin elçilerin görevi değildir. İşi de değildir, haddi de değildir. Viyana Sözleşmesi’yle bir büyükelçinin görevinin ne olduğu açıktır.” dedi.

Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç, terör örgütleriyle ilgili değerlendirmede bulundu.

-“Samsunlu hemşehrilerimizle o gece gurur duyduk”

15 Temmuz’da yaşanan hain darbe girişiminde Samsun halkının bir araya gelerek büyük bir demokrasi mücadelesi verdiğini hatırlatan Bakan Çağatay Kılıç, “Türkiye olarak biz, Kurban Bayramı içerisinde yoğun bir bayramlaşma programı içerisinde hep beraberiz. Fakat çok yakın zaman öncesi yaşadıklarımızı unutmayacağız ama o güne de takılıp kalmayacağız. Önümüzdeki 2023, 2053 ve 2071 hedeflerimizin ne anlama geldiğini çok iyi idrak ederek bu yolda yürüyeceğiz. 15 Temmuz gecesi Fethullahçı Terör Örgütü’nün başını çektiği bir darbe girişimiyle karşı karşıya kaldık. Çok şükür Sayın Cumhurbaşkanımızın çağrısıyla, sayın başbakanımızın davetiyle milletimiz sokakta, meydanda, havaalanlarında bu darbe girişimine karşı en dik duruşu sergiledi. Samsun’da hemşehrilerimizle o gece gurur duyduk. O gece misafirimiz de vardı. Dışişleri Bakanımız Sayın Mevlüt Çavuşoğlu da Samsun’daydı. Burada Samsun’da her beraber bir olarak, hiçbir siyasi parti ayrımı gözetmeksizin, farklı siyasi partilere mensup olanlar, dünya görüşü farklı olan herkes bir araya geldi ve Samsun’da da, Türkiye’de de bu darbe girişiminin karşısında duruşunu ortaya koydu” şeklinde konuştu.

-“Terör örgütüne destek verenler en az onlar kadar alçaktır”

Kurban Bayramı’nın birinci günü bölücü terör örgütü PKK’nın Van’da yaptığı bombalı saldırıyı bir kez daha kınayan Bakan Çağatay Kılıç, “Bayram kucaklaşmanın, kardeşliğin, küskünlüklerin kenara konduğu zamanlardır. Eğer bir dostumuzla bir eş, akrabamızla bir dargınlığımız varsa bayramları vesile kılarak o dargınlıkları ortadan kaldırdığımız zamanlardır. Peki hain bölücü terör örgütü ne yapıyor? Bayramın birinci günü Van’da AK Parti il başkanlığına da çok yakın bir noktada 53 vatandaşımızın yaralandığı bir terör saldırısı yapıyor. Bunların arkasına sığınanlar, bu bölücü terör örgütüne destek vermek için açıklama yapanlar, en az onlar kadar alçaktır” ifadelerini kullandı.

-“Türkiye’ye geldiğinizde farklı konuşuyorsunuz”

PKK’nın yaptığı eylemlere Batının ses çıkarmamasını da eleştiren Bakan Çağatay Kılıç,” DAEŞ Avrupa’nın herhangi bir yerinde, Türkiye’nin herhangi bir yerinde terör saldırısı yaptığı zaman kınayanlar, bu bölücü terör örgütünün yaptığı saldırılarda neredeler? ‘diye sordu.

Avrupa Parlamentosu’nun içerisinde bölücü terör örgütünün sergi açmasına izin verenlerin  Türkiye’ye geldiğinde farklı konuştuğuna dikkat çeken Bakan Çağatay Kılıç,’’O sergilerin birinin açılmasına izin veren sayın Schulz yakın zaman önce Türkiye’deydi. Gerçi darbe girişiminden çok sonra geldi. İlk anda gelemediler. Ne hikmetse hele o ilk gece ilk üç, dört saatte ‘kime destek versek’ diye düşünenler oldu. Düşünmeyenler de oldu. Onlara da buradan teşekkür ediyoruz. Dostlarımızın içinde hiç tereddüt etmeden açıklama yapan da oldu.  Onları da biz biliyoruz. Ne yapıldığını bileceğiz ama yolumuzda yürüyeceğiz. Hedefimize yürüyeceğiz. Eleştirilerimizi, aynı zamanda siyasetimizi uluslararası anlamdaki diplomasimizi de bunun temelinde oluşturarak, bilerek yolumuza gideceğiz’’ dedi.

Türkiye’deki  herhangi bir terör örgütüne destek verenlerin teröristten hiçbir farkı olmadığına vurgu yapan Bakan Çağatay Kılıç,’’ Avrupalı dostlarımıza da buradan söylüyorum; bizi eleştirmeye geldiğinde çok rahat eleştiriyorsunuz. Ama bizden size en ufak bir şey söylediğimiz zamanda hemen alınganlık gösteriyorsunuz. Kendi ülkenizde uyguladığınız kuralları Türkiye’de uyguladığımızda da neden bunları yapıyorsunuz diyorsunuz. Açıklama yapmadan önce neyi açıkladığınıza iyi bakın. Desteklemeye çalıştıklarınızın size doğru söyleyip, söylemediğini iyi araştırın. Sayın Cumhurbaşkanımızın Almanya’daki toplantıya bağlantısına izin vermeyenler, Kandil’den, farklı yerlerden mesaj gönderenlerin bu mesajı yayınlamasına izin verdiler. Bu nasıl iştir? Sorduğunuz zaman ‘herhangi bir canlı bağlantı olmadı, bir anda öyle koydular oldu’…. Bunları anlatmayın bize. Gidin gereğini yapın. Madem kabul etmiyorsunuz, yapılmaması gerekiyordu o zaman yapanı da tutun. Gidin hukuku işletin. İşte biz bunlar yapıldığı zaman rahatsız oluyoruz. Bunları söylüyoruz. Söylemeye de devam edeceğiz. İstediğiniz kadar bizi eleştirin. Bize ne söylerseniz de söyleyin, biz bunları söylemeye devam edeceğiz. Sizdeki kuralların Türkiye’de de geçerli olduğunu göreceksiniz. Şimdi diyorlar ki ‘Türkiye’de eleştiri özgürlüğü, basın özgürlüğü yok.’ Nereden çıkarıyorsunuz bunları? Günlük basılan gazetelere bakın, televizyonlara şöyle bir bakın. İşinize gelmeyince onları görmüyorsunuz” diye konuştu.

-“Meclisi gördüğü zaman gözlerine inanamadı”

Fetullahçı Terör Örgütü’yle (FETÖ) mücadele konusunda Avrupa ve Amerika’ya seslenen Bakan Çağatay Kılıç, “Sayın Cumhurbaşkanımız Çin’de G-20 zirvesinde bütün muhataplarına FETÖ terör örgütünün ne olduğunu tekrar anlattı. Daha önce defalarca anlatıldı. Avrupa’daki dostlarımıza bunların ne olduğu defalarca anlatıldı. Özellikle Almanya’daki siyasilere sesleniyorum, Almanya’daki hukukçulara sesleniyorum. 24-25 okulları var orada. Şunların mali yapısını incelesenize. Biz orada herhangi birini inceleyemezmişiz öyle diyorlar. Ben size açık açık bir şey söylüyorum. Alman kanunlarına göre, Almanya’da faaliyet gösteren bu okulların Alman kanunlarına uygun hareket edip, etmediğini inceleyin. Bu terör örgütünün ne olduğunu, başında oturan terörist başının ne olduğunu biz anlattık dünyaya’’dedi.

Bakan Çağatay Kılıç şöyle devam etti:

"Dikkat ederseniz yakın zamanda Türkiye’ye geç de olsa ziyaret eden Amerikan Başkan yardımcısı, ‘geç kaldığım için özür dilerim’ dedi. Özür de bir erdemdir. Hatasını kabul etmek de bir erdemdir. Meclisi gördüğü zaman gözlerine inanamadı. Sayın Merkel ilk gece çok açık bir duruş sergiledi. Aynı zamanda daha sonra Alman televizyonuna yaptığı açıklama da ‘Alman parlamentosunun bombalandığını düşün, biz ne yapardık?’ dedi. Empati yapıyor. Bu noktada bütün dostlarımıza bunu söylüyoruz. O gece meclis bombalandı. Türkiye darbe gördü daha önce, 12 Eylül’dü dün 12 Eylül 1980 darbesinin yıl dönümüydü. Ama o darbe bile o alçak darbe bile meclisi bombalamadı. Meclise ateş etmedi. Bunlar etti. Vatandaşına ateş etti bunlar. Türk silahlı kuvvetlerinin o şanlı üniformasını onlar kendilerini saklamak için kullandı. Onlar TSK’nın üyesi değil bunu bir ayıralım. Onlar zaten gerekli işlemi aldılar.”

-“Hukuk ile birlikte çalışıyoruz”

FETÖ'ye mensup kamu çalışanlarının tasfiyesi konusunda çok titiz ve adil bir çalışmanın yapıldığını ifade eden Bakan Çağatay Kılıç , “Bu FETÖ terör örgütü ile bizim mücadelemiz yılmadan usanmadan bıkmadan devam edecek. Sayın Cumhurbaşkanımızda sayın Başbakanımız da dile getirdi neyin ne olduğunu çok iyi araştıracağız imza bir sorumluluktur. Neyin altına imza attığımızı bilerek imza atıyoruz. İnceliyoruz tüm bakan arkadaşlarımız kendilerine bağlı olan kurumlarda gece gündüz çalışıyorlar. Birçok yerden birçok bilgi geliyor. Savcılıklar, hukuk ile beraber çalışıyoruz. Elinizde bir bilgi var ise çıkıp da şunu söylemeyin, ‘şöyle biliyorum, böyle biliyorum, öyle yapmayın’ savcı orada, git ver bilgisini biz de işlemini yapalım. Savcılar bizimle çalışıyor, hukukçular bizimle çalışıyor, emniyet bizimle çalışıyor. İstihbarat, askeriye bizimle çalışıyor. Tüm evraklar bizim önümüzde, biz bilgi ile hareket etmek zorundayız. Ne dedi sayın Cumhurbaşkanımız acımayacağız ama adil olacağız. Biz bunu yapacağız bizim kimseye acımak gibi bir derdimiz yok. Bu millete bu devlete ihanet edenleri biz mi acıyacağız ? Acımayacağız ama adil olacağız’’ diye konuştu

"Bunun da altını çizerek söylüyorum iyi araştıracağız’’ diyen Bakan Çağatay Kılıç, "Tekrar söylüyorum elinizde bir şey varsa ise yargı orada buyurun gidin. Savcılar gece gündüz çalışıyorlar. Buradan yargı camiasına da teşekkür ediyorum. 15 Temmuz gecesinden beri çok yoğun bir mesai içerisindeler daha darbe girişiminin birinci ikinci saatinde darbeye kalkışan hainler ile ilgili hemen kararı verdiler. Bu anlamda çok ciddi bir duruş ortaya  koydular. Şimdi de aynı şekilde çalışıyorlar. Bizim kimseye acıma müsamaha gösterme gibi bir düşüncemiz asla ve asla olamaz. Bu millete ihanet edene bu millete ihanet edene biz nasıl acırız. Ama hukuk olacak adil olacağız. Bakın kaç kişiyi uzaklaştırdık memuriyetine son verildi. Biz bunları oturup inceleyerek yaptık. Gelen bilgiler ışığında emniyetten istihbarattan gelen bilgiler ile yapıldı ve yapılmaya devam edecek. Biz şu anda hükümet sorumluluğu taşıyoruz. Bizim millete karşı sorumluluğumuz var. Kimse kafa bulandırmasın, varsa bir şey getir. Yoksa kafa bulandırmayın bırakın işimizi yapalım. Çok işimiz var. Bu kolay bir şey değil değerli kardeşlerim 40 yıldır bu milletin yapısının içerisine sızmaya çalışanlar var. 40 yıl az değil, kendini saklayanlar kripto olanlar. Bunlar ile mücadele kolay değil ama edeceğiz. Sonuna kadar edeceğiz bu mücadele canımıza mal olsa yine edeceğiz. Bu yol geri dönülecek bir yol değil dönmeyi düşünen  var ise şimdiden müsaade istesin.”şeklinde konuştu.

-“PKK en çok Kürtlere zarar veriyor”

Terör örgütü PKK ve FETÖ'ye lojistik destek sağladığı için kayyum atanan 28 belediyeyle ilgili konuşan Bakan Çağatay Kılıç, kayyum atamasını eleştirenlere şu sözlerle cevap verdi:

“Şimdi çıkardığımız kanun ile bazı belediyelere kayyum atandı. Birileri çıkmış ‘neden kayyum atandı’ diyor? Bunlar çukur açtı belediye kamyonuna bomba yükledi. Belediyenin binasından ambulansa ateş etti. Belediyenin kaynağını Kandil’e aktardı. Aktarmaya çalıştı. Ne yapacaktık biz seyredecek miydik? Kayyum atananlara demokratik hakları ihlal ediliyor. İnsan öldürülüyor insan yaşam haklarına son veriliyor sen hangi haktan bahsediyorsun, hangi demokrasiden bahsediyorsun yurtdışından gelip bir yere oturup da iki tane brandayı astın geri kalan kaynağı Kandil’e aktardın sen belediye başkanı mısın değilsin.  Teröre yataklık yapan birisisin çekil git kanun önünde hesabını ver. Geldiğin ülkede bunu yapsan anında götürürler .Senin Cizre belediye başkanından bahsediyorum. Hadi götür bakalım sana o devletin verdiği bir euro’yu yasadışı bir örgüte aktar bakalım anında alırlar götürürler. Biz ne yaptık bu milletin kaynağını parasını onurunu şerefini haysiyetini taşımak ile yükümlü olanlar taşımayınca, biz de gereğini yaptık ne oldu çöpler toplanıyor belediyecilik hizmetleri yapılıyor. Fena mı oluyor? Orada yaşayan vatandaşlarımız, bıktı bunlardan artık bıkmış vaziyette bazıları can korkusu ile biraz kenarda duruyordu ama şimdi herkes çıktı ortaya yeter diyor. Diyarbakır’a gittik vatandaşlarımız bizlere neler anlattı Tunceli’ye gittim neler anlattılar. Bıktık bunlardan diyorlar bunları burada istemiyoruz diyorlar. Ne HDP kendini Kürtler’in temsilcisi görsün ne de o bölücü terör örgütü Kürt’ler adına bir iş yaptığını iddia etsin. Bölücü terör örgütü en çok Kürtlere zarar veriyor en çok Kürt vatandaşlarımızdan öldürüyor HDP kendini siyasetin içerisinde değil belli bir zümrenin partisi olarak iddia ediyor.”

-“Bu bir istiklal mücadelesidir”

Tüm terör örgütlerine karşı birlik olmamız gerektiğini söyleyen Bakan Çağatay Kılıç şunları söyledi:

“AK Parti Dış İlişkilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcımız Sayın Mehdi Eker, geçen hafta Washington’daydı. Türkiye’nin tezlerini bangır bangır anlattı. FETÖ’ye karşı yapılan çalışmaları orada kongreye karşı bir bir anlattı Mehdi Eker Bey. O orada bunu yaparken hainler aile kabristanının içerisine 600 kilo bomba yerleştirdiler. Ve gelip orada bayram günü yapacağı ziyarette Allah bilir nasıl bir katliama yapacaklardı. Diyarbakır’da bir kamyon dolusu patlayıcı ile insanları katlettiler, parçaları kalmadı siz kimin adına ne yapıyorsunuz siz canisiniz. DEAŞ’ı da PKK ’sı da El NUSRA ’sı da  YPG’si de PYD’Sİ de FETÖ’sü de bunların hepsinin amacı belli bunlara karşı bir olacağız beraber olacağız.  Üzerimizde ağır bir sorumluluk var. Bu millet bize ağır bir sorumluluk yükledi. 15 Temmuz gecesi dedi ki gidin ve geleceğimizi teminat altına alın. Bu bir istiklal mücadelesidir. Bunu kimse başka türlü görmesin ama gündelik hayatımıza çalışmalarımıza en iyi şekilde devam edeceğiz. İnce bir araştırmanın yoğun bir çalışmanın sonunda verdiğimiz kararlar var. Bu kararların da uygulamasını yapıyoruz devam edeceğiz. Buna bu kararlılıktan geri durmak yok. Canımıza mal olursa canımızla. Bizler bunu yapmaz ise ülkemizin geleceğini karartacaklardı hala çabalayanlar var. Ama onlar asla başarılı olamayacak bu anlamda tüm vatandaşlarımızın tüm Samsunlu hemşerilerimin kurban bayramını kutluyorum. Sizden rica ediyorum aranızdaki birlik ve beraberliği, bu artık rica değil sorumluluk. FETÖ’ye acımayacağız ama adaletli olacağız. Adalet mülkün temelidir. Devletimize, milletimize yapılan ihanete asla ve müsamaha yok. Bu kutlu yürüyüşümüz kurucu genel başkanımız sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın ortaya koyduğu o duruş ile devam edecek. Sayın başbakanımız Binali Yıldırım Bey’in her zaman söylediği gibi laf değil iş yapalım. Az önce de söylediğim gibi söyleyecek bir şeyin var ise savcı orada. Laf üzerine laf değil taş üzerine taş koyma zamanı. Koşma zamanı birlik ve beraberlik zamanı,  farklılıkların bir arada olduğu 15 temmuz gecesinin ve onun yansıması olan 7 Ağustos’taki büyük mitingi yansımasını devam ettirme zamanıdır. Hainlere karşı bir olacağız.”

-"Müttefikler konuşmalarına dikkat etmeli"

Bazı ülkelerin ülkemizdeki temsilcileriyle ilgili müttefiklerimiz, ortaklarımız dediklerimizin Türkiye’deki temsilcilerinin konuşmalarına çok dikkat etmeleri gerektiğine dikkat çeken Bakan Çağatay Kılıç,' Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin iç işlerine karışmak diğer ülkelerin elçilerin görevi değildir. İşi de değildir, haddi de değildir. Viyana Sözleşmesi’yle bir büyükelçinin görevinin ne olduğu açıktır.  Washington Büyükelçimiz’de Samsunlu bir hemşehriniz. Türkiye Cumhuriyeti’nin en üst temsilcisi olarak terör örgütü başının Türkiye’ye iadesiyle ilgili çalışmaları gece-gündüz demeden çalışmasını sürdürüyor” dedi.

Türkiye’nin yoğun bir çalışma döneminden geçtiğini belirten Bakan Çağatay Kılıç, “Üzerimizde büyük bir sorumluluk var. 17 – 25 Aralık’tan sonra Cumhurbaşkanımızın sürekli, ‘bu bir darbe girişimidir, burada büyük bir sıkıntı var, bunlar devleti ele geçirmeye çalıştı, meşru hükümeti yıkmaya çalıştı bunu görün buna göre hareket edelim’ dedi. Biz bunları söyledik. O zamandan 15 Temmuz’a kadar bazı vatandaşlarımız ‘çok mu yükleniyoruz acaba, çok mu yükleniyorsunuz’ tarzında bazı düşünceleri vardı. Herhalde 15 Temmuz sonrası kafalarında soru işareti kalmadı? Bunların ne yapmak istedikleri, aslında ne olduklarıyla ilgili her şey ortaya çıkmış oldu herhalde. Dolayısıyla acıma yok, müsamaha yok ama adil olacağız. Çalışmalarımızı buna göre yapıyoruz. Çalışmalarımızı hükümet olarak, yargı olarak, emniyet, istihbarat olarak bu yönde yapıyoruz. Ama bizden kimse müsemma, acıma beklemesin. Çünkü acırsak acınacak hale geliriz. 15 Temmuz gecesi bu millet eğer Cumhurbaşkanımızın, Başbakanımızın sözüne, çağrısına cevap vermeseydi bugün çok farklı şeyler konuşuyor olabilirdik” şeklinde konuştu.

15 Temmuz’dan sonra Türk Silahlı Kuvvetleri’nin yaptığı operasyonların önemini ve başarısını vurgulayan Bakaç Çağatay Kılıç,sözlerini şöyle tamamladı:

“Uluslararası camiada ilk zamanlarda ‘bu darbe acaba iyi mi, bu darbe gerçekten yapılıyor mu’ denildi. Bunları bıraksınlar. Bu iki yüzlülük olmuyor. Çok ciddi anlamda çıkıp karşı duranlar da olduğu gibi; ortada tutum davranıp da duruma göre hareket edenler de oldu. PKK’sı, PYD’si, PDY’si, El Nusra’sı, DAEŞ’i hepsi terör örgütüdür. Bunlara karşı mücadelemizi hiçbir şekilde müsemma göstermeksizin sürdüreceğiz. Türk Silahlı Kuvvetleri’nin üniformasını giyip de onun içerisine saklanan terör örgütü üyelerinin 15 Temmuz’da yaptıkları o girişimden çok kısa bir süre sonra şu anda Silahlı kuvvetlerimiz Kuzey Irak’ta da Kuzey Suriye’de de çok başarılı bir operasyon düzenliyor. Fırat Kalkanı operasyonu tüm dünyaya terörle mücadele edilmesini açıkça ortaya koyan bir operasyondur. Orada bizim şanlı ordumuz şu anda mücadele veriyor sınır ve uluslararası haklardan kaynaklanan haklarımızı kullanmak için."