KİMSE YALANDAN (MINGARABIS) DEBELENMESİN

Her şeyin bir kuralı olduğu gibi ticaretin de bir kuralı vardır, piyasa ekonomisi dedikleri de bu olsa gerek, nasıl ki döviz çıkıp inerken yapılan müdahaleler zorlama oluyorsa ticaretteki müdahaleler de aynı şekilde zorlama olur ve faydadan çok Arar verir. İnsan vücüdundaki sivilce büyüyüp kıvamına geldiğinde patlatılmaması halinde insan sağlığına zarar verdiği gibi ticarette de bitme noktasına gelen işletmelere neşter vurulmaması halinde ticari hayata ve kendilerine zarar verirler. 7 Haziran seçimletinden sonra piyasa çok kötüydü, 1 Kasım seçimlerinin ardından piyasaya güven gelecek dözviz düşecek, piyasalar canlanacak ticaret hareketlenecek deniliyordu, Evren Paşanın dediği gibi netekim 1 Kasım seçimleri oldu Ak Parti ezici çoğunlukla iktidar oldu ki hepimiz bunu istiyorduk şimdi piyasalar rahatladı mı?

Döviz düştü mü? Ticari hayat canlandımı? Derseni başkaları ne der bilemem ama benim kanaati acizanem şu kimseçim sonrasında döviz palyatif olarak biraz geriledi ama şimdi tekrar eski seviyesine geldi, ticari hayat hiç de rahat değil, küçük esnaf perişan, hükümet piyasaları rahatlatmak için gerçekten elinden geleni yapıyor ama kimşnle konuşursam ciddi anlamda sıkıntılı, çek, senet ptotestoları had safhada eski adliyeye gidin bakın icra müdürlükleri harıl harıl çalışıyor, kimse mutlu değil.
Peki bu durumun sorumlusu Bankalarmı, hükümet mi yoksa siyasal iktidar mı deseniz asla hiç birisi değil bunun tek sorumlusu var o da biziz, hiç kimse ayağını yorganına göre uzatmamış, üç kuruş maaş alan taşeron işçisinden tutun da en büyük işverenine varıncaya dek hiç kimse ayağını yorganına göre uzatmıyor, kimse kendisinden aşağıdakine bakıp haline şükretmiyor, nasıl lüks arabaya binerim, nasıl lüks ev sahibi olurum, nasıl laiks hayat yaşarım derdinde herkes. Yakından tanıdığım bir çok taşeron işçinin Banka kredisiyle ev aldıklarına şahit olunca inanın şaşırdım kaldım, bu yıl kızımı evlendirdim, Atakumda ev tuttular, karı koca çalışmalarına ve üç beş kuruş birikinleti olmasına rağmen ev almadılar, neden çünkü Bankaya borçlanıp sıkıntı çekmektense biraz daha rahatlayıp ev alsınlar diye kirada oturmayı tercih ettiler.
Asgari ücretli bu u yapıyor da iş adamı farklısını mı yapıyor o da kendi hacmine göre Bankalardan kredi kullanıyor, elinde olmayan paraya güvenip borca giriyor, işler ters gidince de bangır bangır bağırıp ben dedikodudan battım diyor, bizim oralarda buna ne denir biliyormusnuz MINGARABİS etmek denir, yani ineklerin avazlarının çıktığı kadar bağırmasına mıngarabis denilşr bu pontus Rumcasıdır, şimdiki Yunanlılar dahi bilmezler. Bankalardan kredi alabilmek için onların her yerlerini yalayan, yemeklere, ziyaretlere götüren ve kredi almak için her türlü taklayı atanlar krediyi aldıklarında sanki bedava para almış gibi havalara uçuyorlar ama ne zaman ki parayı gerşye ödeme sırası gelşyor işte o zaman mıngarabis ediyorlar. Eyi güzel de be kardeşim ödeyemeyeceğiniz kredileri neden aldınız, sizin olmayan paralara güvenip müneden kredi kullandınız veya öz sermayenizin üç, dört katı krediyi kullanırken aklınız neredeydi.
Herkes uydurmuş bir dedikodu gidiyor, iyi güzel de bu güne dek dedikodusu çıkıp da sonradan gerçek olmayan tek bir tane işletme gördünüz mü! Bundan bir kaç yıl önce Tokatlıoğlu ile ilgili haber yaptık aynısı çıkmadı mı? Sammar ile ilgili yazmıştık aynısı çıkmadı mı? Oeki bu haberleri neden yaptık, onlara bir kasdı mahsusamız mı vardı hayır sadece ve sadece iyi niyetli üçüncü şahısların zarar görmemesi için bu haberleri yaptık, yapmaya da devam edeceğiz. Köytüre gekince o çok farklı bir konu, ben Köytürün mal verlığının borç toplamının çok üzerinde olduğunu, Sinan Çakır , Musa Çakır ve kenan Çakır elli yıllık ticari işletmeleri olan dürüst insanlar, onların bu noktaya gelmelerinin iki nedeni var birisi dövizden kaynaklanan artışlar ikincisi ve asıl önemlis tam üç yıldır beyaz et piyasası zarar ediyor 4.40
mal ettikleri etin kilosunu 3.70 e satttılar buna can mı dayanır, bunu neden yaptılar derseniz sadece ve sadece iyi niyetlerinden yapılan yüze yakın kümes Bankalara olan borçlarını ödesinler diye böyle davrandılar mambedelini çok ağır ödediler.
Piyasada konuşulan diğerlerine gelince söylenenlerin hepsi doğru olmasa da yğzde sekseni doğru, kşmse yalandan debelenmesin, Bankacılar babmın oğlu değiller ama onlar kimşn ne durumda olduğunu çok iyi bilirler, bşr bankacı bir iş adamını arayıp senin durumun iyi değil diyorsa bu dedikocu değil gerçektir, çünkü Bankacılar sistemlerine girdiklerinde kimin ne durumda olduğunu çok şyi görürler. Önceki akşam Basın ilankurumu müdürü Mustafa Bey aradı bu konuda bir ilan verip esnafa destek olalım dedi olur haya hay dedim keşke bizim vereceğimiz destekle bu firmalar kurtulsalar, inanın ben aykarca bedava reklam vermeye hazırım ama bu ne işe yarar derseniz sözletimin başında söylediğim gibi bğyüyen çıbanı biraz daha büyütmekten başka hiç bir şle yaramaz. Bırakın piyasa şartları neyi gerktiriyorsa olsun, herkeste rahatlasın. Kalın dağlıcakla

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
2 Yorum
Adnan Bahadır Arşivi
SON YAZILAR