Allah c.c. Kâbe'yi "Beytullah" diye isimlendirmiştir. Yani,  " Allah'ın Evi" anlamına gelmektedir. Hem mekan olarak Kâbe kutsaldır,  hem de isim olarak "Beytullah" kutsaldır. Yerin de, ismin de tayin ve takdiri Yüce Allah'a aittir.

Kâbe'nin içinde olduğu alana "Mescid-i Haram" denir. Hac ve Umre ibadetinin önemli bir bölümü bu alan içinde gerçekleşir. Namaz ve Hac ibadeti "Kâbe" ile birlikte yapılır.

Mü'minlere "namaz" ibadeti "Farz"dır. Dünyanın her tarafında olan mü'minler namaz kılmakla mükelleftir. Namaz ibadeti de dünyanın neresinde olursa olsun "Kâbe"ye dönülerek kılınır. Her müslümanın günlük hayatında zorunlu olarak beş defa Kâbeye yönelme vardır.

Hac ibadetinin iki farzından birisi olan  Kâbe'yi tavaf etmek, Beytullahın etrafında, Harem-i şerifin içinde gerçekleşir. Umre ibadeti de yine Kâbe'yi tavaf ederek yapılır. Bu sebeplerden dolayı, Kâbe; akıl baliğ olan her müslümanın hayatında zorunlu olarak yöneldiği ve bulunduğu makamdır.

Hac ve Umreye gidenlerin şahit oldukları için yakından bildikleri gibi Beytullah'da imsak vaktinde okunan sabah ezanından bir saat önce de ayrıca bir ezan okunmaktadır. Bu ezanda  "Namaz uykudan hayırlıdır" anlamına gelen  "Essalatü hayrun minennevm" denmememektedir. Çünkü bu ezan sabahın habercisi değil, teheccüdün hatırlatılması içindir.

Her gece saatler üç'ü gösterdiğinde Harem-i şerif misafirlerini karşılamakta, sabah ezanı olmadan her Kâbe misafiri tavaf yapmak için gayret sarf etmektedir. Bu esnada da alışılmadık şekilde bir ezan okunmaktadır. İşte bu ezana, "Teheccüd" ezanı denmektedir.

Bu esnada; her tenden, her renkten ve her terden yüzbinler Kabenin etrafından tavaf yapmaktadır. Allahın misafirleri Kabede tavaf ederken birliğin merkezi olan Kâbe de; kendisine bakan gözlere "Nur" ikram etmektedir. Seher vakti övülmüş bir zaman dilimidir ve bu zaman dilimi Kâbede çok daha duygulu yaşanmaktadır.

Kâbeye bakan gözler basiretle önünü görmeye başlamaktadır. Kâbenin sunduğu "Nur"  Onu alan göz için takip edilecek  "Yol" olmaktadır. Bu da "Sırat-ı Müstekim" dir.  Bunu Kâbede fark edip anlayan, sonrasında bu yola devam etmektedir. Kâbe misafirinin son durağı ahiret, karşılığı Cennet, kazanımı da Allah Rızasıdır.

Seher vaktini Kâbede yaşamının huzuru ve bereketi, bu esnada yapılan ibadet ve duaların etkisi; orada bulunan müslümanın kalbini, zihnini, bedenini ve ruhunu temizler. Duaların kabul olduğu seher vaktinde, duaların kabul olduğu Kabede olmak ve niyazda bulunmak mümin için dünyanın en güzel nimetidir. Bu nimettir ki İslâm ümmetinin diri ve canlı olmasını sağlamaktadır.