İSLAMIN EVRENSEL DAVETİNİ ALGILAMADA CİDDİ SORUNLARIMIZ VAR

İnsana en zor gelen şey kendini sorgulamasıdır. Yani kendini bir özeleştiri yapabilmesidir. İslam buna nefis muhasebesi diyor.

İslam evrensel bir din yani tüm insanlığın hidayetini gaye edinmiş bir dindir. Zaten Müslüman olmanın ve elbette elhamdülillah müslümanım diyenlerin vebali de buradan başlıyor. Özellikle de âlimlerimizin ilim erbabımızın gayretlerini sorgulamak gerekiyor

. Nerede ne tür kayıp ve zaaflarımızın bulunduğunu, nasıl savrulmalar yaşadığımızı bunların tamir ve telafisine kültürel birikimimizin yeterli olup olmadığı, yeterli değilse neden yetersiz kaldığını sorular yardımıyla netleştirmek zorundayız.

Dünyada saygın biçimde var olmak için zengin yeraltı kaynaklarının, insan sayısının ve geniş coğrafyalara sahip olmanın yetmediğini birlikte gördük… Hem sahip olduklarımızın kıymetini bilmek hem de yaşadığımız sorunlarla yüzleşmek, olup bitende ötekinin ve kendi yapıp ettiklerimizin payını soğukkanlı bir şekilde anlamaya çalışmaktan geçer. 

Kur’an ve Sünnet istikametinde sağlam ve arınmış bilgiyle donanmış bilgiye ihtiyacımız olduğu aşikâr. Bilgi sağlam olunca şuurlu bir Müslüman olmak mümkün olabilecek. Şuurlu Müslüman davasına vakıf kişi demektir. İslam’ın evrensel mesajını anlayacak olanlarda bu donanımdaki insanlar olabilirler.

Müslümanlar olarak ‘sığ’ ve ‘vasat ‘ seviyeyi aşmadıkça geleneksel mantıkla ümmetin dertlerini kavramak mümkün olmayacaktır. Dinimizi sadece cami ile mezarlık arasına sıkıştıran anlayış ne kadar tehlikeliyse sadece Kur’an mealiyle yetinip Sünneti ve tevatürden gelen bilgileri hiçe saymakta o denli tehlikelidir.

Ülkemizde 40 yıllık siyasi mücadelesinde milletimizin ve ümmetin dertlerini gerçek anlamda teşhis eden merhum Başbakanımız Erbakan Hocamızı diniş siyasete alet ediyor diyenler en başta İslam adına faaliyet yaptığını iddia eden dini görünümlü ve muhtevalı cemaatler değimliydi? Hocamızın delklerini onlarda deselerdi zararımı ederdik. En faal olan ve ekâbir zümre tarafından da başköşeye oturtulan cemaatin memleketimize açtığı felaketi hep beraber yaşıyoruz. Ülke içinde dini siyasete alet ediyor diye iftira atacaksın ama kendin hem ülke içinde hem ülke dışında gizli ve açık siyasi bağlantılar kurmaktan çekinmeyeceksin.

Bir başka cemaat senelerce Milli Görüş hareketine en sinsi düşmanlığı yaparak başka siyasilere destek. Partilere yalakalık yapmaktan ve oy devşirmekten geri durmamışlardır. Halen de Cumhurbaşkanımızın verdiği mücadeleye canı gönülden destek vermemektedirler. Ancak kurumların ellerinde bulundurdukları yerlerin muhafazası için kerhen destekler gözükmektedirler. Ümmetin siyasi geleceği için hiçbir projelerinin olmaması ise bir garabettir.

Oysa merhum Erbakan hocamız ülkemizin dışa bağımlılıktan kurtulması için manevi ve maddi kalkınmanın birlikte olması gerektiğini sürekli vurgulamıştır. Ümmetin İslam Birliğini ve ordusunu kurmadan kendi aralarında ekonomik beraberliklerini gerçekleştirmedikçe SÖMÜRÜDEN KURTULMANIN İMKÂNSIZLIĞINI HER FIRSATTA DİLE GETİRMİŞTİR.

Müslümanları ilgilendiren her konu yüce kitabımız Kur’an’da mevcuttur. Kitabımızda konular sadece ibadet konuları değildir. Ticaret, siyaset, sosyal hayat, medeni hayatımız başta olmak üzere hayatı ilgilendiren her konu vardır.

Evrensel mesajı anlamak ve dava ruhuyla ve şuuruyla hareket edebilmek için Kur’anın bir kısmını değil tamamını hayata tatbik ve aynı zamanda uygulamasına geçmeyi artık tartışmamalıyız.

 

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Cemal Özdemir Arşivi
SON YAZILAR