HSYK ÇOK BİLİNMEZİ

Tayyip Erdoğan şeffaf olmak istiyor.

Türkiye'yi çok bilinmezlerden kurtarıp;

Halkın iradesini baştacı yapmak istiyor.

Orduya sızan;

Üniversiteleri ele geçiren;

Maarifin tepesine çöreklenen;

Diyanetin her köşesine adam yerleştiren;

Sanayi ve işadamlarının beynini karıştıran;

İllüminatiyi… CİA ajanlarını…

Beşinci kol ajanlarını… misyonerlerini;

Temizlemek için;

Sık sık bembeyaz kefenden söz etti.

Çok büyük ivme kazandı.

2023 diye bir hedef çizdi.

Çılgın projelerden söz etti.

Bu hedeflere ulaşacak kurmaylarını iyi seçti.

“Ne otoriterlik…

ne Suriye'de radikal örgütlerle işbirliği…

ne Oslo iddiaları…

ne de Gezi denemesi tutmayınca;

AK Parti'nin imajını sarsabileceklerini

düşündükleri 'yolsuzluk' senaryosu

devreye alındı.”

“küresel güçlerin;

'bu iş bitecek' talimatını yerine getiren

yerli işbirlikçileri”!

AKP-Cemaat çatışmasının;

ABD'den geçen bir uluslararası bağlamı var!

Gülen Cemaati;

merkezi ABD olan küresel bir harekettir;

dünyayı kavrayışı da küreselcidir.

Bu hareket, yayıldığı dünyaya Türkiye'den değil,

ABD'deki merkezinden bakar.

ABD'deki merkezinin bekası…

faaliyetleri ve konumu,

Cemaat açısından stratejik önemdedir…

alternatifsizdir.

Türkiye, Cemaat'in çıktığı yerdir;

menfaat algısı Türkiye bağlamını çok aşmış,

küresel bir nitelik kazanmıştır.

Cemaat'in gerçek ev sahibi;

ABD'yle ilişkilerini her türlü;

siyasi mülahazanın üzerinde tutup

sakınacağını teslim etmeliyiz.

AKP hükümeti ABD'nin gözünde

çok önemli bir dost…

müttefik olarak kalmaya devam etseydi,

Cemaat de bu hükümetin bekasını zora sokmaz;

çatışmacı hamlelerden kaçınırdı.

Ama AKP iktidarı ile ABD arasındaki ilişkiler;

o denli olumsuz bir seviyeye gerilemiştir ki

Cemaat,

AKP'yle girdiği çatışma yüzünden;

Amerikalı ev sahibinin hışmını üzerine;

çekme kaygısından uzakta hareket ediyor.

Bu hükümetin Gezi'deki kötü performansının

neden olduğu uluslararası yıkım,

Suriye politikası…

Mısır bahsindeki İhvancı tutumu…

İsrail'e karşı tavrı…

AB'den uzaklaşması, Şanghaycı söylemleri…

Irak siyaseti…

Çin'den füze alımı vesaire…

Cemaat'in elini bir hayli serbest bırakmıştır.

Ama Kılıçdaroğlu da rahat durmadı.

“Sendikalar… dernekler…

bütün sivil toplum kuruluşları;

sokağa çıkmalılar" dedi.

Cemaatin ekmeğine yağ sürdü.

Emniyet güçlerini ikiye ayırdılar.

düşman kuvvetler haline getirdiler.

savcılara birbirinden dosya kaçırtıp;

kamuoyu önünde birbirine soktular.

HSYK'yı karpuz gibi ikiye bölüp;

deklarasyonlar yayınlattılar.

savcıları adliye önünde bildiri dağıtmaya;

zorladılar.

Polis… jandarma kaos günlerini yaşıyoruz.

Yolsuzluk operasyonları;

Başbakan'ın yakın çevresine bulaştırıldı.

Hukuk!

amansız bir güç kavgasının çerezi haline gelmiş.

Borsa dibe vurmuş, dolar patlamış.

Kuru fasulye 12 lira!

Patates 5 lira!

Ağır bir kriz hali...

Bu krizi daha büyütmek…

hükümeti "idare edemez" hale getirmek için

Kılıçdaroğlu silahı sahnede!

Toplumsal kaos!

eski HSYK hukuktan çok

siyasetle ilgili bir müesseseydi,

o yapıyı değiştirmek üzere atılan adım

hiç kuşkusuz doğruydu...

Fakat ne zaman ki kanun değişikliği

referandumda kabul edildi;

sıra seçimlere geldi,

işte o zaman işin rengi değişti.

HSYK seçimlerinde herkes yanıldı:

Bugünkü manzaraya ve Başbakan'ın dahi

“HSYK'da hata yaptık” diye konuşmasına;

bakılırsa,

başka türlü düşünmek mümkün değil.

İran…

Türkiye'ye karşı;

Rusya kozunu oynuyor;

Çünkü Türkiye;

Kuzey Irak petrolünü;

Kapısından;

Gürül gürül akıttı.

İnşallah akaryakıt fiyatları yukarı fırlamayacak.

İnşallah Halkbank devredışı olmayacak.

Bölgede Türk lirası dolaşacak.

Değer kazanacak.

Dolar egemenliği azaltılmış olacak.

Rabbim Hz Yunus için şöyle buyuruyor:

“Bu sahneyi saçma görenleri bana bırak;

onları hiç farkına varmadıkları;

bir yerden lüks hayatın içine çekeceğiz.

İplerini uzatırım, ama merak etme;

benim fendim çok sağlam!

Yoksa onlardan ücret istiyorsun

da ağır borç altında mı kalıyorlar?

Yoksa;

belirsizlikler dünyası gayb, katlarındadır da

kader defterini kendileri yazıyor?

Öyleyse Rabbinin devlet iradesi için sabret.

Acelecilikte balık kahramanı gibi olma;

Hani kavmine karşı ağzına kadar dolu

Öfke küpüyken;

Yunus, balığın karnından seslenmişti.

Şayet Rabbinin özel yetisi onu;

doğrultmamış olsaydı,

kınanmışçasına,

uzaya ve uzaylılara açık havada,

öyle bırakılırdı.

Fakat Rabbi onu ayıklayıp seçmiş!

Büyük Adamlardan kılmıştır.

Kalem Suresi, 48-51.

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
2 Yorum
Salih Parlak Arşivi
SON YAZILAR