24 Haziranda yapılacak olan seçimler ülkemiz için önemli değişimlerin yaşanacağı bir seçim olacak, bu seçim sonucunda Cumhuriyet tarihinde ilk kez Cumhurbaşkanlığı hükümet modeline geçilecek. Osmanlı İmparatorluğunun yıkılıp yerine Türkiye Cumhuriyetinin kurulması ile başlayan parlamenter hükümet sistemi yerine Başbakanlığın olmadığı, Bakanların Milletvekili olmadığı, Gensorularla hükümetin kurulup, yıkılmadığı yeni bir Hükümet sistemi geliyor. Bu sistemle parlamentonun etkisi yüzde elli oranında azalıp gücünü direk Halktan alan bir Cumhurbaşkanı istediği isimleri atayıp Bakanlar kurulunu oluşturacak, Bakanları istediği zaman görevinden alacak ve parlamentoya sadece yasamada iş düşecek. Hal böyle olunca da parlamentonun etkisi eskisinden çok daha az olacak ve sadece yasama yapacak, onun dışında en ufak bir işi olmayacak. Bu nedenle de mevcut AK Parti Milletvekillerinin bir kısmı aday olmak için müracaat dahi yapmadılar, parti genel merkezi müracaat edin aday olun derse müracaat edecekler aksi halde önümüzdeki yerel seçimlerde Belediye Başkanlıklarına aday olacakları kanaatindeyim.

    Örneğin Hasan Basri Kurt İlkadım Belediye Başkanlığını düşündüğünden adaylık müracaatı yapmayabilir, şayet adaylık müracaatını yaparsa anlayın ki iddia edildiği gibi Bilal Erdoğanla arası açıldı ve sade vekilliğe devam edecek. Kayınçomun da aday olmayacağını duydum onu bu şehirde en iyi tanıyan birkaç kişiden biri olarak şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki öyle piyasada söylendiği gibi listeye konulmayacağını düşündüğünden adaylık müracaatı yapmadığını asla düşünmem, ya listeyi istediği gibi dizayn edip listede istemediği kişiler varsa onları diskalifiye edecek veya ona başka bir görev sözü verildiğinden aday olmayacaktır, bunun aksini düşünenler ya hiç siyaset bilmiyorlar veya bildikleri halde kasıtlı öyle konuşuyorlar. Milletvekilliği artık sıradan bir iş haline gelmiş olduğundan Vezir Hazretlerinin basın açıklamasındaki yüzünden düşen bin parçaydı. Onu bu şehirde en iyi tanıyanlardan birisi olarak yüz ifadelerini çok iyi tahlil edebiliyorum, zavallı adam aday oluyorum ama isteğimle değil Parti Genel merkezi böyle istediğinden aday oluyorum dedi.

   AK Parti Vezir Hazretleri ile ilgili çok isabetli bir karar verdi, şayet onu görevden alıp sokağa koysaydı anında karşı safa geçip partiye zarar vereceğini biliyorlardı, şimdi ne oldu, onu tamamen pasifize ederek partinin emrinde çalışmasını temin etmiş oldular. Bu sayede hem Samsun, hem de AK Parti sol zihniyetli bir AK Partiliden kurtulmuş oldu, onu parlamentoda tepe tepe kullanıp habire yasa yaptıracaklar, kabinede olma imkanı yasal olarak mümkün değil, o nedenle onu taltif ederek alaşağı ettiler. Samsun Büyükşehir Belediyesi merhum Muzaffer Önder’den bu güne dek tam otuz yıla yakın bir süre sol zihniyet tarafından yönetildi, hamdolsun bu sabah itibarı ile bir solcudan Samsun Büyükşehir Belediyesi kurtulmuş oldu. Dün arayan bazı arkadaşlar kurban kesmicen mi dediler, bunun gitmesi halinde kurban adamamıştım, adamış olsaydım Kurban da keserdim ama şehrim, inancım ve şahsım adına benim için dün çok keyifli bir gündü. Tam on yıldır Büyükşehir Belediyesinden içeriye adımımı atmadığım gibi hiçbir sosyal tesisinde çay dahi içmedim, birkaç gün önce bir sivil toplum örgütünün Vezir Hazretlerini ziyaretinde eski bir Meclis üyesinin de hazır bulunduğunu görünce onun adına üzüldüm, zira o arkadaş Vezir Hazretlerinin aleyhinde kimseden saklamadan açıkça veryansın ettiğini bu şehirde bilmeyen yok. Onca konuşmadan sonra nasıl makamına gidip arzı endam etti anlamış değilim.

   Gelelim bundan sonraki süreçte ne olur konusuna bu olaylar iki, üç ay önce planlanmıştı, normalde Vezir Hazretleri istifa ettirilecekti ama BMC ve havuz medyasına verdiği destek sonucunda bu iş ertelenmişti. Vezir Hazretlerinin yerine gelecek isim Bafra Belediye Başkanı Zihni Şahin olarak gözükmekte, önümüzdeki yerel seçimlere kadar bir yıla yakın bir süre onunda gidilecek ardından Zihni Şahin tekrar Bafraya dönecek buraya da başka bir isim konulacak, benim Ankara’dan aldığım istihbarat bu yönde bakalım önümüzdeki günler ne gösterir. Ancak bildiğim tek şey bu şehrin son otuz yıldır solcuların hegomenayasından dün  itibarı ile kurtulduğudur, Canik Beylerbeyinin dün Trabzon’da Albayraklardan destek istemek üzere onları ziyaret ettiğini öğrendim ama edindiğim izlenim işinin çok zor olduğu, bu dönem sonu itibarı ile siyaseti bırakmak zorunda kalmasının çok yüksek ihtimal olduğu yönünde. Bunu derken amacım arkadaşa düşmanlık falan da değil ben sadece Ankara siyasetinden aldığım duyumları aktarıyorum, yoksa Vezir Hazretlerinin ondokuz yıl yönettiği Belediyeyi bu arkadaş da beş, on yıl yönetse benim için mahsuru yok. Botokslu da olsa en azından İslami bir kültürü var, İmam Hatip ve Elezher mezunu ama siyaset farklı birşey her istediğinizi yapamıyorsunuz, adamcağız onca uğraşmaya, para ve zaman harcamaya, Ankaralara gitmek yetmemiş gibi ta yurt dışlarına gidip fakir fukaraya ekmek dağıtmasına, onca konferanslar verdirip Tv’lere çıkmasına rağmen muvaffak olmazasa da üzülürüm hani. Yüce Rabbimden tek temennim o makama Milli ve manevi değerlerine bağlı, siyonistlerin güdümünde olmayan, milli ve yerli düşüncelere sahip siyasetçilerin gelmesidir. Hep birlikte bekleyip göreceğiz, kalın sağlıcakla