GÖNÜL MEDENİYETİ “ÜÇ AYLAR”

Cuma günü(yarın) üç aylar başlıyor. Nasıl ki dünyevi gelirler için fuar, panayır ve kampanyalar yapılır, sürüm yapmak için promosyonlar verilir, böylece diğer zamanlara göre daha fazla gelir elde edilirse, üç aylar da uhrevi kazançlar için böylesi önemli zamanlardandır. 

Cuma geceleri, bayram günleri, kandiller ve üç aylar kutsal zamanlar olarak belirtilmiştir. Bu zamanlarda her ibadet en az misli ile karşılık bulur. Yapılan iyiliklere birden yedi yüze kadar, hatta daha fazla mükafat verildiği rivayet edilmektedir. Beş kandil gecesinden dördü üç aylar içerisindedir. Peygamberimizin anne karnına düştüğü gece olarak ifade edilen Regaib gecesi, Kaderlerin yazıldığı belirtilen Beraat gecesi, Peygamberimizin Arş-ı Alaya yükseldiği Miraç gecesi, Kur’anın insanlığa ışık olarak gönderildiği Kadir gecesi üç aylar içerisindedir. 

Bu önemli ve İlahi olayların gerçekleştiği zamanların elbette ki manevi değeri yüksektir.  Üç aylar, Arabi aylardan Recep, Şaban ve Ramazan aylarına topluca verilen isimdir. Peygamberimiz; “Recep Allah’ın, Şaban benim, Ramazan da ümmetimin ayıdır” diye buyurmuştur. Üç ayların ilki olan Recep ayına “Recebül Ferd” de denilir. Kur’anda Haram ayları belirtilmiştir.  Zilkade, Zilhicce, Muharrem ve Recep haram aylarıdır. İlk üç ay bir aradadır ama Recep ayı onlardan yedi ay uzak ve tek başına haram ayıdır. Bunun için adına da ayrıca Recebül Ferd denilmiştir.

Haram aylarında savaş yapılmaz, insanlar ibadetle ilgilenir, ticaretlerini ve alış verişlerini yaparlar. Özellikle de bir arada bulunan üç ayda da Hac ibadeti, Kabe ziyareti yapılır. Bu nedenle, Recep ayı farklı bir öneme sahiptir. Recep ayı geldiğinde Peygamberimiz; “Ya Rabbi bizi Receb’e ulaştırdığın gibi Şaban ve Ramazana da ulaştır, onları bizim için mübarek kıl ” diye dua ederdi. Bu dönemde, aynı dua Müslümanların da yapması gereken önemli, değerli ve en pratik dualardandır. Recep ayında oruç tutanların cehennemden uzak olup, cenneti hak edecekleri rivayetler arasındadır. Üç ayları oruçlu geçirmek gelenek haline gelmiştir. Ramazanda oruç tutmak şartlarına haiz olalar için zaten zorunludur. 

Recep ve Şaban aylarının tamamını oruçlu geçirmeye sağlık ve diğer bireysel imkanları müsait olmayanların, söz konusu ayların ilk, orta ve sonunda üçer gün oruç tutmaları tavsiye edilir. Buna da gücü yetmeyenlerin birer gün oruç tutmaları uygundur. Bu da zor geliyorsa bu ayları oruçlu karşılamak bakımından il gününü oruçla geçirmek faziletli olur.

Üç ayları tövbe, dua, zikir, Kur’an ve sadaka ile geçirmek; Cehennemden uzaklaşmayı, Cenneti kazanmayı ve İlahi Rızaya ulaşmayı sağlar. Üç aylar, huzur ve gönül inşasında en etkili süreçtir. Üç aylara bu anlamda “Gönül Medeniyeti” denebilir. Kırık gönüllerin tamir edildiği, paslanmış kalplerin temizlendiği, uyuşmuş zihinlerin canlandığı, insanların bir birlerine hürmet ve hizmetin hasbileştiği bir süreci yaşatır üç aylar. Üç ayları, Peygamberi tavsiyelere ve sünnetlere uygun olarak yaşayan Müslümanın yeni bir “Gönül Medeniyeti” inşa ettiği görülür. On bir ayın sultanı diye isimlendirilen Ramazan ayına hazırlığın başladığı, üç ayların ilk Cuma gecesi de Regaib Kandilidir. 

Bu akşam Regaip gecesi ihya edilecek. Kalplerin ihtiyacı olduğu manevi bakıma ve nefsi sorgulamaya biraz daha önem verilen bir döneme girilecek. Her Müslümanın, başka bir yönlendiriciye ihtiyacı olmadan, kendini muhasebe ve muhakeme edeceği bir dönemin startı verilecek bu akşam. Dünyayı şereflendiren Peygamberimizin, dünya yolculuğunun başladığı gecedir Regaib Gecesi. Bu ismi bu geceye meleklerin koyduğu rivayet edilir. 

İki önemli zaman diliminin bir arada yaşanması anlamına gelen Regaib Gecesi hem Cuma akşamı, hem de Peygamberimizin dünya yolculuğunun başlangıcı olması bakımından önemli görülmektedir. Üç ayların hayırlara vesile olmasını temenni ediyor, herkesin Regaib Kandilini kutluyorum.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Sami Kesmen Arşivi
SON YAZILAR