İbni Mace’de belirtilen bir hadis-i şerifte Peygamberimiz; “İlerde bir fitne olacak. O fitne içinde kişi mümin olarak sabahlayacak, kafir olarak akşamlayabilecek. Ancak Allah’ın ilimle kalbini dirilttiği kimseler hariç” buyurmaktadır.

Bu Peygamberi bilgiler, fitnenin ve buna bağlı olarak toplumsal bozulmanın yaygınlaşacağını anlatmaktadır. Öyle bir zaman olacak ki, kişi sabahleyin evinden tertemiz çıktığı halde akşam imani zafiyetlerle evine dönecektir.

Bir çok olumsuz unsur kişiyi imanı ile kavgalı hale getirecektir. Dünyevileşmenin verdiği kaygı ile insan bazı itikadi hususlara tereddütle bakacaktır. Günün yorgunluğu, çevrenin baskıları ve yönlendirmeleri insanı şüpheci hale sokacaktır.

İnsanın olumsuzluklardan etkilenmemesi sağlıklı ve sağlam bir imana bağlı olacaktır. Sağlıklı bir iman da, dini bilginin varlığı ile mümkündür.

Kişiyi fitneden ancak Allah korur. Allah’ın yardımı imanla, salah ve salavatla elde edilir. Dinini bilmeyen Allahına ulaşamaz. Dinden haberdar olmayanların çoğunlukta olduğu bir toplum fitneden kurtulamaz. Eksik ve yanlış bilgi, kirli ve bulanık bir iman fitneyi bertaraf edemez.

Tirmizide rivayet edilen bir Hadis-i Şerif’te Peygamberimiz;

"Kıyametten hemen önce karanlık gecenin parçaları gibi fitneler var. Kişi o fitnelerde mü'min olarak sabaha erer, akşama kafir olur; mü'min olarak akşama erer, sabaha kafir çıkar. O fitnede oturan, ayakta durandan hayırlıdır. Yürüyen koşandan hayırlıdır. Öyleyse yaylarınızı kırın, kirişlerinizi parçalayın, kılıçlarınızı da taşa vurun. Sizden birinin evine girerlerse Hz. Adem'in iki oğlundan hayırlısı olsun (ölen olsun, öldüren değil)" buyurmuştur.

Peygamberimiz bu hadis-i şerif’i ifade edince yanında bulunan Sahabeler Peygamberimizden tavsiyede bulunmasını istemişler, Peygamberimiz de “Evinizin demirbaşları olun” buyurmuştur.

Günümüz dünyasını gözden geçirdiğimizde, fitnenin varlığını çok rahatlıkla görebiliriz. Hanemizde, mahallemizde, işimizde, iş yerimizde fitne fesat eksik olmuyor. Doğru ile yanlış birbirine karışmış durumda. Haklı ile haksız ayırt edilemiyor. Kusurlu ile kusursuz aynı değeri görüyor.

Bunların varlığı kabulleniliyorsa fitne var demektir. Fitnenin dehşeti zifiri karanlıkla izah edilmiştir. Zifiri karanlıkla izahı, fitnenin dehşetini ifade etmek içindir. Fitnenin olduğu yerde isabetli bir sonuç elde etmek mümkün değildir.

Fitne zamanında takip edilecek yol, fitneden uzak kalmaktır. Kabil olmayıp Habil olmayı, günah işlemektense ölmeyi tercih etmektir. Müslümanın takip edeceği siyasetin şifresi budur.

Fitne unsuru olacak insanlara ve fitne karargahı olan ortamlara yaklaşmayalım. Fitneden korunmak için imanımızı, imanımızı korumak için de ibadetlerimizi muhafaza edelim.