EFSANE GOLCÜ DENGE'DE!

EFSANE GOLCÜ DENGE'DE!
Samsunspor'un kuruluş yıllarının efsane golcüsü Yücel Acun, bugün gazetemize yaptığı ziyarette Denge muhabiri Soner Süren ile bir röportaj gerçekleştirdi.

ORADA SÖZ VERDİM
Soner Süren: Profesyonel futbol hayatına Samsunspor'la başladınız, Samsunspor'la tanışmanız ve futbolculuğa adım atışınız nasıl gerçekleşti?

Yücel Acun: Samsunlu arkadaşlarım sayesinde oldu. Sene 1963-1965 arası, askerlik zamanlarında Denizli Karagücü'nde oynuyordum. Sezon bitince Denizli'de şampiyon olmuştuk ve bize bir hafta izin verdiler. O hafta içerisinde Samsun'da, Fener Gençlik adında amatör bir takım vardı. Onlar beni davet etmişlerdi. O dönemde ikinci ligler çoğalmaya başlamıştı ve kendimi göstermek istiyordum. Hakikaten güzel de top oynadım ve hemen o zaman teklif geldi. O sene bana "Samsunspor'u kuruyoruz gelebilir misin?" dediler. "Gelebilirim" dedim ve orada sözünü verdim. O günden bu yana 40 senedir Samsun'da ikamet ediyorum. İşte Samsunspor'a katılışım böyle oldu. 

İKİ SEZON HEBA OLDU
Soner Süren: 1966-67 ve 1967-68 sezonlarında üst üste iki sene şampiyonluğu kaçırarak ikinci olmak takımda, camiada ve taraftarlar arasında nasıl bir atmosfer oluşturdu?

Yücel Acun: O zamanlar yeni kurulmuş bir takım olarak bizi çok yüceltip övüyorlardı, arkamızdalardı. O iki sezonu gerçekten kıl payı kaçırdık. Kaçmaması gerekirdi elbette maalesef o sezonları heba ettik. Ama en sonunda 1968-69 sezonunda fırsatı yakaladık ve şampiyon olduk.

HER BAŞARIM SAMSUN'A AİTTİR
Soner Süren: 1967-68 sezonunda takım lig ikisinci oldu ve siz gol krallığı tacını taktınız. Gol kralı olmanız kariyeriniz açısından nasıldı?

Yücel Acun: Gol kralı olmak insana ister istemez gurur veriyor. Sokağa çıktığım zamanda insanı memnun ediyor. İnsan haz duyuyor. Ama her şey Samsun içindi. Yaptığım her şey ve tüm başarılar Samsun'a aittir. Arkadaşlarımın da öyle.

BİZİ GÜCENDİRDİLER, BİRAZ KIRGINIM
Soner Süren: Meşhur 1968-69 sezonu şampiyonlukla tamamlandı ve Karadeniz'in birinci lige çıkan ilk takımı Samsunspor oldu. Sezon başında 11 yeni futbolcu transfer edildi ve o dönemin parasıyla 800.000' gibi bir bütçe harcandı. Edindiğim bir bilgiye göre yabancı bir futbolcunun transferi sizi ve arkadaşlarınızı biraz tedirgin etmiş. Neler söyleyeceksiniz?

Yücel Acun: Evet tedirgin etti ve huzursuzlaştırdı tabi ki. Yabancıları daha çok el üstünde tutuyorlardı. Örneğin Yugoslav bir arkadaşımız vardı; 10 dakika bile oynamamasına karşın istediği parayı alıp gitmişti fakat biz diğer arkadaşlarla paramızı alamamıştık. Bizi gücendirdiler. Ama yine de memleketimizdir ve gücümüzün yettiği kadar hizmet ettik. Para düşünmezdik. Maç biterdi ve ben bir maç daha oynamayı düşünürdüm. Futbolu çok severdim ve parayı ikinci üçüncü planda düşünürdüm. Ama alacaklarım kaldı ve birazcık kırgınım. O zamanın parasıyla 30.000 değerinde senedim kaldı. Diğer tüm hatıraladım gibi o senedi albümümde saklıyorum.

BAYRAK YAKTILAR
Soner Süren: Adana Demirspor'la oynanan bir maç vardı; o maçın dördüncü golünü kaydettiniz ve tribünlerden sesler yükselmeye başladı. O maç hakkında neler söylersiniz?

Yücel Acun: Çok iyi hatırlıyorum. Adana'yı kendi sahalarında 4-1 gibi bir skorla yenmiştik. Her zaman sağ açık oynayan Sami Tali santrafor oynadı ve iki gol üst üste attı. Son golü ben attım ve tribünlerde bayraklar yakıldı. Adana taraftarları takımlarına epey isyan ettmişlerdi ve bayraklarını yakmışlardı. Hiç unutamadığım bir maçtır.

CANIMIZI ZOR KURTARDIK
Soner Süren: Olaylı Kütahya maçı hakkında neler söylemek istersiniz?

Yücel Acun: Orada canımızı zor kurtardık desem yeridir. Bizi otobüsle nasıl kaçırdılar bugün gibi hatırlıyorum. Mucize bir akşamdı. Hakikaten çok ateşli bir seyircileri vardı. Polis bize eşlik ederek konvoyla şehir dışına çıkarmıştı ancak o zaman rahatladık. Yenilmeye tahammülleri yoktu. Biz onlardan çok iyiydik, bunu kabullenemediler.

5 MAÇ DAHA...
Soner Süren: O maçtan sonra Fahrettin Cansever, teknik heyet ve siz futbolcular birlikte Samsun'a döndüğünüzde taraftar sizi nasıl bir atmosferle karşıladı?

Yücel Acun: Kamyonlar, otobüslerle konvot halinde davul zurnalarla bizi düğün havasında karşıladılar. İnsan gerçekten çok memnun kalıyor. O havayla beraber 5 maç daha oynayacaksın deseler oynardım. O kadar zevk alıyordum. Gurur vericiydi. O günlere dönmeyi çok isterim. 

ÇOK RAHATSIZ OLUYORUM
Soner Süren: Özellikle Türk futbolunun kanayan yarası olan stadyumlarda argo ve küfür konusunda neler söyleyebilirsiniz?

Yücel Acun: Benim dönemime göre şimdi bu tarz tezahuratlar maalesef daha fazla oluyor. Tribüne oturan herkes her şeyi bildiğini zannediyor. Terbiyesizce yorumlar ve tezahuratlar yapılıyor. Şahsen bundan çok rahatsız oluyorum. Sırf bu sebepten dolayı stadyumlara eskisi kadar gitmek istemiyorum.

HAK ETTİĞİ YERE GELECEKTİR
Soner Süren: Samsunspor'un güncel durumunu değerlendirir misiniz?

Yücel Acun: Şu andaki durumuyla Samsunspor umut veriyor. İnşallah daha iyi hak ettiği yerlere gelecektir, arzumuz o yönde her zaman.  Karadeniz'de Samsun'u tek geçerim. Tabi ki Samsunspor'a da güzel yerler yakışır. Şampiyonluk ve birinci lig yakışır.  İnşallah her şey gönlümüzce olur.

SEN BİZİM ÇOCUĞUMUZSUN DEDİLER...
Soner Süren: Kulübe, camiaya ve taraftara neler söylemek istersiniz? Herhangi bir kırgınlığınız var mı?

Yücel Acun: Kırgınlığım var desem de yok desem de olmaz.. O zamanki şartlara göre değerlendirirsem; idareciler tuttukları sözleri yerine getirmediler. Bu konuda kırgınım. Alacaklarım karşılığında jübile yapmayı teklif etmişlerdi. "Sen bizim çocuğumuzsun, teklifimizi kabul et." dediler. Kabul ettim, inanmıştım. Sonra ne alacağım ödendi ne de jübile maçım düzenlendi. Gönlüm bu yüzden kırık ama kalbim her zaman Samsunspor'dan yana ve hak ettiği yere ulaşmasını dilerim. 

BU DURUMU KINIYORUM
Soner Süren: "Üst üste beş maç oynamak istedim." diye bir ifade kullandınız. Bu işi aşkla yaptığınız belli. Şimdilerde tamamen bir endüstriye dönüşmüş durumda. Aradaki farklardan bahseder misiniz?

Yücel Acun: O zamanlarla şimdiler arasında dünya kadar fark var. Spor anlayışı bambaşka oldu. Herkes maddiyatı düşünüyor bizim zamanda ikinci planlaydı. Tek arzumuz ilk onbirde sahaya çıkıp mücadele edebilmek ve mutlaka kazanmaktı. Şimdilerde futbolcular maddiyatı ön planda tutup yeteri kadar mücadele etmiyorlar. Ben bu durumu kınıyorum. Yapılan işin hakkı verilmek zorunda. Her şey maddiyat değildir. 

90 DAKİKAYLA SPORCU OLUNMAZ
Soner Süren: Şu anda Samsunspor forması giyen futbolculara vermek istediğiniz bir mesaj var mı?

Yücel Acun: Her şeyden evvel kulübümüzü sevecekler. Kulübe bir katkıları olacak ve bununla iftihar edecekler. Formayı giyip 90 dakikayı doldurmakla sporculuk olmaz. Şevkle ve aşkla bu sporu yapacaklar. Tabi ki emeklerinin karşılıklarını da alacaklar. 

ACUN ILICALI'NIN İSİM MÜSEBBİBİ
Soner Süren: Herkese ismiyle hitap edilirken, size "Acun" denmesinin bir sebebi var mı? Bir de Acun Ilıcalı'nın ismi verilirken sizden bir esinlenme var mıydı?

Yücel Acun: 1952-1954 arasında İnebolu'daydım. Rahmetli babam orada memurdu. O zamanlar ortaokul talebesiydim. Spora karşı çok hevesim ve isteğim vardı. Bir gün beden eğitimi öğretmenim gelerek: "Oğlum bundan sonra senin ismin Yücel değil, Acun olacak. Sana soyisminle hitap edeceğim." dedi. İşte bu sesleniş onun hatırasıdır. Diğer konuda ise Acun Ilıcalı'nın geçmişte bir röportajı olmuş. Kendisine bu ismin nereden geldiği sorulmuş. Babası o dönemde öğretmenmiş ve futbola karşı hevesi varmış. Ben o zamanlar top oynuyordum. İsmim "Acun, Acun" diye geçerken bunu duymuş ve oğlumun ismini Acun koyacağım diyerek oradan bir esinlenme olmuş. 

YARALARIMIZ GÜNEŞTE KURURDU
Soner Süren: Eski Fener Stadı'ndaki atmosferle alakalı neler söylersiniz?

Yücel Acun: O konu defter de yazar kitap da. Her şeyden evvel o stadımız topraktı. Orada önce toprağı ve çamuru yener daha sonra rakibi yenerdik. Düştümüz zaman her iki bacağımızda sıyrıklar olurdu ve haftaki maça kadar yaralarımızı güneşte kurutur öyle hazırlanırdık. Bir İstanbul'a bir Ankara'ya gittiğimiz zaman çimde oynayacağız diye bayram ederdik. İşte böyle günlerimiz vardı. 

Soner Süren: Sizin gibi efsane bir ismi ağırlamaktan memnuniyet duyduk. Bizimle olduğunuz için teşekkür ederiz.

Yücel Acun: Ben de çok memnun oldum. Beni duygulandırdınız. Yayın hayatınızda başarılar dilerim.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum