Dr. Şahan: Samsun’da hava kirliliği...

  Dr. Şahan: Samsun"da hava kirliliği hat safhada! Gereken yapılmalı!

Bu yazımı yazarken İstanbul"daydım. Samsun"la İstanbul"u kıyaslamaya çalıştım bir ana. İstanbul"da ki hava kirliliği ile Samsun"dakinin arasında fark yoktu bence hatta Samsun"da bence daha da fazlaydı hava kirliliği. Samsun"da doğalgaz kullanılmasına başlanmasına rağmen hava kirliliğinin önüne geçilememesi ve gereğinin yapılamaması gerçektende Samsun adına utanç verici bir durum. Bazı akşamlar dışarıya çıkıp şöyle Çiftlik"te İstiklal caddesinde yürüyüp eve geri dönmek istediğimizde sokağa çıkar çıkmaz aldığımız ilk nefeste boğazlarımız yandığından tekrar eve geri dönüyoruz. Konuyla ilgili gazetede Samsun Tabipler Odası Başkanı Uzm. Dr. Cem Şahan, bir açıklama göndermiş. Gazetelerde de okudum haberleri. Haberlerde yayınlanan tam metin değildi. Dr. Şahan, ayrıca not düşerek Samsun"da Hava Kirliliği Hat Safhada! Gereken yapılmalı diyerek konuyu derinlemesine anlatmak istedik. bunun içinde siz okurlarımıza Dr. Cem Şahan"ın, hazırladığı bu sunumu hep beraber okuyalım istiyorum. Samsun Tabipler Odası Başkanı Uzm.Dr. Cem Şahan"ın sunumu aynen şu şekilde:

 Türkiye  İstatistik  Kurumu  2008  Kasım ayı  hava  kalitesi  oranlarında  kükürdioksit ortalama  oranlarında  Samsun  208  mikrogram/metreküple  birinci  olduğu  belirtildi.  Her şeyin yolunda olduğu üzerine kurulu pembe tablo çizme tutumunda  olan  kamu yönetimi anlayışı bunu da sadece bir   cihazın    sadece  bir  cihazın  arızasına  bağladı.  Oysa  daha  15  gün  önce  Tekkeköy  için  TÜİK  raporları  alarm  diyordu. Tekkeköy de  mazeret  nedir?

Bu  anlayışı  Samsun  Tartışmalıdır.

Bu  kamu yönetimi  zihniyetini  Samsun  tartışmalıdır.

Geçen  sene  Tekkeköy"de  halktan  gizlenen  Hava  kirliliği  OMÜ  Rektörlüğünün  raporu  ilke  ortaya  çıkarılmıştı. Kasım-Aralık  2007  tarihlerinde  Tekkeköy  halkı  normalin  65  katı  kanserojen  PM10  maddesi  solumuştu.       Bugün  Tekkeköy"de  solunum  hastalığı  konusunda  odamızın  yaptığı  çalışma  dışında  hiç  bir  kurum  çalışma  yapmamıştır.  Bölgede  kronik  solunum  sistemi  hastalıklarında  artış  vardır.  Bu  konuda  epidemiyolojik  çalışma  yapması  gereken  Samsun  Sağlık  Erki  KAPILI  KAPILAR  ARDINDA  SİYASETÇİ  ZİYARETİ  kabul  etmektedir.             Samsun  halkına  ,  Tekkeköy  halkına  zehir  solutan  tesislerin  açılma  ruhsatı  verenler  bugün  tekrar  bu  şehri  zehirlemeye  aday  olmuşlardır.

Hava  Kirliliği  önemli  bir  halk  sağlığı  sorunudur.

Hava  kirliliği  konusunda  kamu yönetimlerinin  yapması  gerekenler  uluslar arası  raporlarda  bellidir.  Ancak  son  3  yıldır  SORUNU  İNKAR  üzerine  kurulu  bir anlayış  sorunu  tanımlamaktan  bile  kaçınmaktadır.  1950 lerden beri hava kirliliğinin insan sağlığına etkilerini gösteren kanıtlar vardır. 1980 sonları 1990 larda ise yeni epidemiyolojik çalışmalarla hava kirliliğinin sağlığa etkileri gösterilmiştir. Bu çalışmalar önce ABD ve Avrupa ülkelerinde yapılmış, daha sonra pek çok ülkede de benzer çalışmalar ile sağlığın olumsuz etkilendiği gözlenmiştir. Bu çalışmalarda ölümler, hastaneye başvurular gibi sağlık göstergeleri ile havadaki kirleticilerin konsantrasyonunun ilişkisi aranmış ve her ikisinin birlikte artış veya azalış gösterdiği belirlenmiştir.             Hava kirleticilerindeki günlük artışlar çeşitli akut sağlık sorunlarına neden olmaktadır. Örneğin kirletici konsantrasyonunda artma astıma ataklarında artışa yol açmaktadır. Kirleticilere uzun süreli maruz kalım ile sağlıkta kronik etkiler ortaya çıkmaktadır. ABD ve Hollanda'da yapılan çalışmalarda hava kirliliği olan  bölgelerde  yaşayanların ömrünün, kirliliğin olmadığı bölgelerde yaşayanlara göre 1-2 yıl daha kısa olduğu belirlenmiştir. Yalnızca gelişmekte olan ülkelerde havada bulunan partiküller madde ve kükürt dioksit  nedeniyle yılda  500,000  kişinin öldüğü tahmin edilmektedir.             Hava kirliliğinin sağlık etkisi öksürük ve bronşitten, kalp hastalığı ve akciğer kanserine kadar değişmektedir. Kirliliğin olumsuz etkileri sağlıklı kişilerde bile gözlenmekle birlikte, bazı duyarlı gruplar daha kolay etkilenmekte ve daha ciddi sorunlar ortaya çıkmaktadır (Tablo.2). Bu gruplardan biri yaşlılardır. Fizyolojik kapasitesi  ve fizyolojik savunma mekanizması fonksiyonlarındaki azalma, kronik hastalıklardaki artma nedeniyle yaşlılar normal popülasyondan daha duyarlıdır, bu nedenle daha kolay etkilenmektedir. Küçük çocuklar savunma mekanizması gelişiminin tamamlanmaması, vücut kitle birimi başına daha yüksek ventilasyon hızları ve dış ortamla daha sık temas nedeniyle daha fazla riske sahip diğer bir gruptur. Yaş yapısı yanı sıra hava yolunda daralmaya yol açan hastalıklar da kirleticilere duyarlılığı artırmaktadır. Yapılan çalışmalar kirlilik arttıkça astma ve kronik obstrüktif akciğer hastalıkları (KOAH) gibi hastalıkların alevlenmelerinde  artış olduğunu göstermiştir. Kalabalık yaşam, yetersiz sanitasyon, beslenme yetersizliği gibi düşük yaşam standartları da duyarlılığı etkileyen faktörlerdendir. Bu koşullarda yaşayanlar enfeksiyon hastalıkları sorunları ile karşı karşıyadır ve yetersiz sağlık hizmeti almaktadırlar. Bu nedenle hava kirliliğinin sonuçlarından daha fazla etkilenilmektedir.

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
Arşivi
SON YAZILAR