DİJİTAL DÜNYADA HAC İBADETİ...

    2019 yılında yapılan hac ibadetinden sonra 2020 ve 2021 yıllarında, pandemi nedeniyle hac ibadeti yapılamadığı herkesin malumudur. 10 mart 2020 tarihinden sonra umre ibadeti de yapılamamıştır. Hikmetini bilemeyeceğimiz bir süreci yaşayan insanlık; başta ibadet geleneği olmak üzere, pandemi sürecinde bir çok alışkanlığını değiştirmek zorunda kalmıştır.
     Bu zaman içende, camiler bir süre kapalı kalmış, uzun bir sürede camide cemaatle kılınan namazlarda saf düzeni değişmiş, din görevlileri "safları sıklaştırın" cümlesinin yerine,  "safları aralıklı yapın, mesafeye dikkat edin" diyerek cemaatini sk sık bu konuda uyarmıştır.  Vaazlarında; omuzların birbirine yapışması gerektiğini hatırlatan vaizler, cemaatin birbirinden uzak durmalarının faziletini anlatmak durumunda olmuştur.
     Hac ve umre ibadeti de pandemi süresinde bir çok uygulama geleneğini değiştirmiştir. Bu ibadetlerin özünde değişiklikler yapılamazken, uygulama usulleri yeniden şekillenmiştir. Yaklaşık iki buçuk yıl, Arabistan dışından kutsal topraklara misafir kabul edilmemiştir. 2022 yılı başlarında Arabistan iradesinin aldığı kararla  yeniden hac ve umre ibadetiyle ilgili süreç başlatılmıştır. Dünya genelinde bir milyon Müslümana hac ibadeti yapmak üzere vize verilmiştir.
     Bu iki yıllık zaman içinde teknolojide büyük ilerlemeler ve yeni gelişmeler meydana gelmiştir, bu gelişmelere parelel olarak da ibadet usullerinin uygulanmasıyla ilgili yeni yeni yorumlar gündem olmuştur. Firmamız, KESMEN TURİZM organizasyonuyla gerçekleştirdiğimiz hac ve umre ibadeti nedeniyle kutsal topraklarda bulunduğumuz bu günlerde, iki yıl önceye göre bir takım yeni usullerin ve maksadı aşan uygulamaların oluştuğuna şahit olmaktayız.
     Son bir yıl içinde gelişen sanal dünyada, Metavarse yöntemiyle hac ibadetinin yapılabileceği konusunda görüşler ileri sürülmüş, bunlara karşı da bir takım cevaplar verilmiştir. Biz de,  ibadetin fiziken yapılması gerektiği görüşünde olarak, bu konudaki düşüncemizi köşe yazılarımızda paylaşmıştık. Hac hizmetinin pratiğini yakından ve derinden bilen, pratik olarak da defalarca hac-umre ibadetinde rehberlik yapan bir ilahilatçı olarak; bu ibadetin fiziken ve mekanında yapılmasının zorunlu olduğunu bir defa daha ifade etmekteyiz. 
       Dijital dünyanın teknolojik araçları insanlar için bir nimettir, ancak bu nimet; ibadetlerin sunlandırılmasına vesile yapılmamalıdır. Kutsal topraklarda ihya edilen hac ve umre ibadetinin  yaklaşık 30 yıldan beri olan sürecinin  bizatihi şahidi olarak, bu ibadetlerde maksadı aşan bir takım hafifliklerin oluştuğunu müşahede etmekteyiz. Pandemi dönemi sonrası yeni yeni yaklaşımlar ve bu ibadetin ruhuna uygun olmayan davranışlar sıradan hale gelmiştir. Rahatsız edici boyutlara gelen davranışlar, hac ve umre ibadetinin ruhunu gölgede bırakmaktadır.
       Akıllı telefonların hizmete girmesiyle, hac ve umre ibadeti için kutsal topraklarda olanların, sanki kendilerini kurtarmış olmanın heyecanını yaşayarak, ellerindeki telefonlarla, tüm süreci aile bireyleri ve dostlarıyla paylaştıklarını görmekteyiz. Metevarse'n tersi olan bir sanal uygulama ile ibadet yapanlar; bu mekânları ibadet  mekanından uzak olanlara taşımak için uğraş vermektedirler. Bu durum maksadı aşan bir noktaya geldiğinde; ibadet yapmak için kutsal topraklarda  olanların,  bu ibadeti yapmak yerine ortamı memleketlerine taşımak gibi bir pozisyona girmiş olmaktadırlar.
      Bu durumun normal hale gelebilmesi için; hac ve umre ibadetiyle ilgili zihni tasavvurun mutlaka doğru bir zemine oturtulması gerekmektedir. Metavarse yöntemi kadar tehlikeli bir aşamaya gelen, bahse konu, teknoloji üzerinden kutsal topraklarda yapılan ibadet transferi alışkanlığının; maksada cevap verecek seviyede  tutulması için gerekli hatırlatmalar yapılmalıdır. Dijital dünyanın, başta hac ve umre ibadeti olmak üzere diğer ibadetlerin ruhunu bozmasına fırsat verilmemelidir.
      İbadetlerde esas olan Allah c.c.ın rızasını kazanmaktır. İbadetler; faydası ve hikmeti olduğu için değil, Allah'ın emri olduğu için yapılmaktadır. Esas ve usulünün ilahi emirle belirlendiği ibaretlerin; yöntem ve şekilleri beşeri gelişmelerle değiştirilemez. Hikmeti, ruhunda gizli olan ilahi emirler;  hiç bir teknolojik gelişmeye kurban edilemez. İbadetin yöntem orijinalinin bozulması halinde, ruhsal ve toplumsal kaosların oluşması kaçınılmazdır.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Sami Kesmen Arşivi
SON YAZILAR