Çok Şükür Bu Günleri de Gördük(!)…

 

“19 Mayıs Bayramı ve Diğer Milli Bayramlar Bacak Bayramı imiş…”

Adamdaki zihniyete bakın sevgili okurlarım. Ülke TV'de bir bilimi adamı(!) açıklama yapıyor, MEB'nın 19 Mayıs Bayramının bundan böyle Ankara dışındaki illerde okulların içinde kutlanmasına ilişkin genelgesini yorumlamaya çalışıyor. Yorumlarken de sapla samanı birbirine karıştırıyor. Yurt Gazetesinin Muhabiri Ekin Deniz Ayhan'ın haberinde Celal Bayar Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Başkanı ve öğretim üyesi Prof.Dr. Mehmet Çelik'in, konuyla ilgili açıklamasını ve diğer gelişmelerle ilgili haberde şunlara yer veriliyordu:

19 Mayıs'ı yasaklayan zihniyet, 23 Nisan, 30 Ağustos ve 29 Ekim'i de “Dizayn” etmeye hazırlanırken, Prof. Mehmet Çelik, bu yasaklamaların sözde gerekçelerini(!) anlattı. Ülke TV'de yayınlanan Turgay Güler'in hazırlayıp sunduğu "Sıradışı Tarih" programına konuk olan Celal Bayar Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Başkanı Prof. Dr. Mehmet Çelik, açıklamalarıyla “pes” dedirtti. Atatürk döneminde 19 Mayıs'ın kutlanmadığını belirterek “Dikkat ederseniz bayram kutlaması değil, askeri marşlar söyleyen, askeri adımlarla yürüyen, stadlarda öğrenci bayram mı kutluyor sanıyorsunuz, öyle bayram mı olur? Atatürk Dolmabahçe'de hasta olduğu sıralarda ona moral vermek için valilik ayarladı, takaya binen birkaç tane genç, '19 Mayıs, büyük Ata'mızın doğum günü' diye geçiş yaptılar. Faşist İtalyan, Alman'ların yapmış olduğu faşist ritüeli (Davranış Biçimleri/Temaları) aynen alıp adapte ettiler” dedi.

Bacak bayramı!

Çelik talihsiz açıklamalarını biraz daha ileriye götürüp, “Halk bu bayrama ne diyor, bütün millet bunu bilir "bacak bayramı" denir. Mini denilen ama miniden de öte bir genç kızın külodunun görüleceği şekilde bir miniydi. Normal bir mini değildi” dedi.

Millete eziyet ediyordu

Çelik'in bu eleştirisine katılan Turgay Güler, “Çağdaş görüntü” dedi. Çelik ise, “Bu neyin çağdaşlığı, Veliler çocuklarının o halde görülmesini istemiyorlardı. Devlete karşı gelmiyorlar. Çocuklarını törenlere göndermemek için rapor alıyorlardı. Bakanlık'tan emir geldi, raporlar geçersiz sayıldı. Kimse bunun adına çağdaşlık demesin, bu bir cinnet halidir. Bu millete eziyet ediliyordu" diyerek talihsiz açıklamalarını sürdürdü..

Evet sevgili okurlarımız Kurtuluş savaşının başlatıldığı yerde adı konulan 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramının BACAK BAYRAMI olduğunu nihayet bir bilim adamının ağzından da duyar olduk. Şimdi biz Samsunlu olarak ne yapacağız? 19 Mayıs 2012 de yapılması gereken kutlamalarını nasıl kutlayacağız? Yoksa tam tersine Samsunlu olmanın verdiği güçle İlkadım anıtında toplanarak 19 Mayıs stadında her zamanki gibi bayramımızı gençlerimizle bir arada mı kutlayacağız? Yıllardır okumuş öğrencilerine ders vermiş bir Tarih bölümü başkanın ettiği söze bakın 19 Mayıs Bayramları BACAK BAYRAMI imiş. Ben buna ancak ve ancak YUH derim. Bu ne biçim zihniyettir anlamakta güçlük çekiyorum. Etrafımda konuştuğum bir yığın insan aynı düşünceyle tepkilerini dile getirdiler. “19 Mayıs Bayramları BACAK BAYRAMI değil ÇAĞDAŞLIĞIN bayramıdır. Öyle öğretim görevlinsin dediği gibi MİLLETE EZİYET bayramı değildir. Millete eziyet asıl MEB ve onun iktidarıdır. Asıl İtalyan Mussoluni ve Alman Hitler Faşizmi 19 Mayıs 1919'dan bu yana kutlanan Milli bayramın engellenmesidir diyor yurttaşlarımız ve öğrenciler. Bu konudan şikayetçi olan kaç öğrenci vardır. Madem AKP hükümeti döneminde demokrasi tüm hatlarıyla kutlanmakta neden 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı bir çırpıda engelleniyor? Bunun mutlaka mantıklı bir açıklaması vardır. Ekin Deniz Ayhan'ın haberinde balığın baştan koktuğuda yer almaktaydı:

“ Yasaklamanın mimarı Çankaya”

“19 Mayıs'ın ve diğer bayramların yasaklanmasına yönelik ilk adımın, Cumhurbaşkanlığı'nda atıldığı ortaya çıktı. Çankaya tarafından  tarafından yürütülen çalışmalar çerçevesinde ilk toplantının 11 Ocak'ta Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri Mustafa İsen başkanlığında yapıldığı belirtildi.  Toplantıya Başbakanlık, Genelkurmay Başkanlığı, Dışişleri Bakanlığı, Gençlik ve Spor Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı, Kültür ve Turizm Bakanlığı ve Milli Eğitim Bakanlığı temsilcileri katıldı. Genelkurmay'ı bir daire başkanı temsil etti”

Yeni yaklaşım tarzı: Gerekli görüldüğü takdirde kutlama ve tören sistemini düzenleyen yasanın değiştirilmesi  formülü de seçenekler arasına alındı. Bu çerçevede bu yıl sadece Ankara'da yapılacak 19 Mayıs'taki stadyum kutlamalarının, 23 Nisan ve 30 Ağustos'u da kapsayacak şekilde yeni bir konsepte dönüştürülmesi de gündeme geldi.

Günay'dan  tepki geldi: Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, “Bayramları yasaklamak kimsenin haddi değildir" dedi. Günay, "Ülkemizde, yıllardan beri  Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşunun önemli günleri bayram olarak kutlanmaktadır. Bunların kutlanması hiçbir zaman Türk Milleti durdukça, Türkiye Cumhuriyeti durdukça engellenemez. Ama törenler, mevsim şartlarına göre açık havada yapılır, kapalı havada yapılır.  Dini ve milli bayramların engellenmesi, kaldırılması diye herhangi bir tartışma söz konusu olamaz" şeklinde konuştu.

19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramının sahalarda kutlanmasını Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay'ın dediği gibi kimse engelleyemez. Tarih Profesörüne sormak da gerekiyor. Neden bu bayramları BACAK BAYRAMI olarak görüyorsunuz? Neden MEB Ömer Dinçer'in bu genelgesinden sonra böyle talihsiz bir açıklamaya gerek duydunuz? Neden daha öncelerden çıkıp medyada böyle bir açıklamada bulunmadınız? Geçen yıl neden bu konudaki düşüncelerinizi ifade etmediniz? Okurlarımın büyük bir kısmı: "Celal Bayar Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Başkanı Prof.Dr. Mehmet Çelik, arkası sağlam ki böylesine cesur açıklamalar yapıyor" dediler. 19 Mayıs Bayramı olana kadar ben bir iki yazı daha yazmaya karar verdim. Tabiki her zamanki gibi Milli Bayramlarımızın BACAK BAYRAMI olmadığı ifade edilene ve stadlarda kutlanana kadar.

Saygılarımla…..



Önceki ve Sonraki Yazılar
Arşivi
SON YAZILAR