BUGÜN   SİYASİ  KULİSLERDE OLUP BİTENLERİ KONUŞALIM

                Öncelikli  olarak yazdığımız yazılara güven duyduğunu bizlere ifade eden  değerli okurlamıza teşekkür ederek bugünkü  yazıma başlamak istiyorum. Beni anlayan herkes bilir ki araştırıp emin olmadan asla ne haber yaparım ne de köşe yazısı yazarım ancak her haberin mutlak belgesi olmaz bazı  göstergeler olayın doğruluğunun ispatıdır. Örneğin bir Belediyenin önünde bulunan araç parkının Başkana'a ait kısmına Başkanın dışında sadece özel bazı kişilerin araçları park edebiliyorsa orada belge aramaya gerek yok bu Başkanla park eden kişi arasında özel bir ilişki var demektir, bilmem anlatabildim mi. İslam Hukukunda  bazı konuların şuyuu vukuundandan beter hal alınca gereğinin yapılması zarureti hasıl olur. Osmanlının son dönemlerinin en önemli  Hukuk kitaplarından birisi olan Mecelle der ki “Defi mefasit celbi menafiden elzemdir” yani yöneticilik yapanlar önce kötü işleri def etmek icraat yapmaktan önceliklidir. Bu nedenle icranın başında bulunanlar öncelikli olarak önce sıkıntıları halletmek zorundadırlar.

                Bugün sizlerle bir kaç siyasi kulis bilgisini paylaşmak istiyorum,  bu güne kadar Kayınçomla ilgili ne demiş isem aynen o söylediklerimin arkasında olduğumu ifade ettikten sonra şunu ifade etmek istiyorum kayınçomun son yıllara yaptığı icraatlardan beğendiğim icraatı geçtiğimiz Pazar günü  yapılan Ak Parti  Genişletilmiş il divanında Vezir Hazretlerinekarşı yaptığı tavır olmuştur. Olay şöyle olmuş.  Genişletilmiş İl Divanında herkes konuşmasını yaptıktan sonra İl Başkanı bitiriş konuşmasını yapmak üzere  kürsüye çıktığı an Vezir Hazretleri elini kaldırıp söz almak istemiş, olaya şaşıran İl Başkanı şaşkın bir biçimde Vezir Hazretlerine söz vermiş,  Vezir Hazretleri daha önce zaten konuşmuş ancak ikinci kez orada bulunan Büyükşehir Belediye Başkan aday adayı Osman Genç'e hava atabilmek için ikinci kez kürsüye gelmiş,kürsüde söylediği ne biliyor musunuz bugüne kadar sürekli olarak yerel politikaları konuştuğunu, artık Hükümetin ve Başbakan'ın icraatlarını anlatmak istediğini (İnanan.........olsun), bunun için bir hazırlık yapıp önümüzdeki il divanında konuşmak istediğini söyleyince kayınçom sert bir tavırla bakarız, değerlendiririz deyip onu oradan indirmiş. Aklımın ucundan kayınçomun böyle bir şey yapacağı geçmezdi.  Aferin kayınço gözüme girdin.

                Gelelim ikinci kulis konumuza  beni eski bir dostum aynı zamanda Vezir Hazretlerinin de eskiden dostuydu ancak Vezir Hazretleri  herkese yaptığı gibi onu da lazım olduğunda kullanıp kenara koyduğundan son zamanlarda pek görüşmüyorlar. Vezir Hazretlerinin attığı kazıktan sonra iş hayatına açılan arkadaşım  satın aldığı iki arsayı birleştirip altta büyük dükkanı olsun istemiş, bunun için önce Vezir Hazretleri ile Kayıkçıbaşının kapısını çalmış onlardan sonuç alamayınca bu kez başka birisinin kapısını çalmış o başka birisi (ismi lazım değil) arkadaşımdan dörtyüz metrekarelik bir dükkan rüşvet istemiş, arkadaşım bunun üzerine sinirlenip vaz geçmiş.  Aradan belli bir zaman geçtikten sonra arkadaşım istediğini alamayacağını anlayınca mevcut durumunu koruyacak şekil de inşaata başlamış. Geçtiğimiz hafta  inşaata başlayan arkadaşım traş olmak üzere berbere gitmiş, tam tıraşı bitmek üzere iken ondan dörtyüz metrekarelik dükkan rüşvet isteyen Belediyeci de tıraş olmaya Berbere gelmiş. Arkadaşım oradan ayrılmak üzere iken Berber arkadaşıma inşaata başladın mı diye sorunca arkadaşım belediyeciyi göstererek bu hırsızların yüzünden geç kaldım demiş. Belediyece pişkin bir eda işe arkadaşımızın  yüzüne bir makas atınca arkadaşım çıldırmış ve yumruğu Belediyecinin gözünün ortasına koymuş. Olay büyüyünce araya orada bulunanlar girmiş sonunda ikisini bir odaya alıp barıştırmışlar.

                Bu arkadaşla ilgili o kadar çok şikayet geliyor ki anlatamam. Ancak şimdilik elimde net bir belge olmadığından yayınlamıyorum, belge geldiğinde gereğini yapacağımdan kimsenin en ufak şüphesi olmasın. Biz kimseye hatır gönül gereği habercilik yapmayız doğru bildiklerimizi yazarız, çizeriz. Geçenlerde bir konuyu yazmaya başlamıştım.  Ardından bir kaç gün durunca birileri Adnan'a çanta gitti sustu dediler ama daha sonra kaldığımız yerden devam ettiğimizi  gördüklerinde arayıp özür dilediler. Biz doğru bildiğimiz ve inandığımız her şeyi haber yaparız yeter ki inanalım. Bugünlük bu kadar siyasi kulis yeter gerisini önümüzdeki yazılarda yazarız. Yeni yazıda buluşmak üzere  hoşça kalın.