BU GERÇEKLERİ HERKES BİLMELİ

Bugün sizlere elli beş yıllık belgeleri ortaya koyarak bazı gerçekleri açıklamak istiyorum. Neden böyle yaptığıma gelince; on yılın üzerinde sırası ile Okul Aile Birliği Başkanlığı, İmam Hatip Lisesi Koruma ve Yaşatma Dernek Başkanlığı ve İlim Yayma Eğitim Vakfı İkinci Başkanlığı yaptığım imam hatip okulunda gelinen nokta manevi bakımdan beni rahatsız ettiğinden vebalinin üzerimden kalkması için bu gerçekleri belgeleri ile sizlere sunma gereği duydum. Öncelikle şunu belirtmek isterim ki kimseyi hedef alma niyetim yok. Derdim Allah için gerçekleri ortaya koyup toplumu aydınlatmaktır. İmam Hatip Okulları çok bedeller ödenerek, zahmetler çekilerek ve fedakârlıklarla kurulmuş müesseselerdir. Şimdiki gibi devletin en merkezi konumdaki okullarını imam hatip okullarına çevirerek bu okullar kurulmadı. Bu okulların temelinde ihlas var, samimiyet var, çile var, bedel ödeme var. Geçtiğimiz hafta bir arkadaşın yanında otururken bu konu açıldığında Ankara’da çalışan ve izne gelen Ferhat Alper kardeşimiz bu okullar yapılırken merhum babasının Çatalarmut’taki kuşun oradan aşağıya inerken şimdi asfalt kenarına denk gelen sekiz yüz metrekare arsasını satıp parasını Merhum Ali Rıza Öztürk’e okulda harcamak üzere getirip verdiğini söyledi. Bu sadece bir örnek, böyle yüzlerce örnek var. İnsanların yaptığı hayır hasenatları kimsenin heba etme hakkı olmadığı kanaatinde olduğundan bu gerçekleri sizlere sunuyorum.

whatsapp-image-2021-08-18-at-16-03-21.jpeg

1965 yılında Merhum Nuh Atay’ın kayınpederi, Mehmet Atay’ın dedesi Mehmet Baş’ın başkan, Ali Erçin’in ikinci başkan olduğu Samsun İmam Hatip Okulu Yaptırma ve Yaşatma Derneği Heyeti -hepsine Rabbimden rahmet diliyorum, mekanları cennet olsun- İmam Hatip Okulu yapmak üzere önce kendi arsalarından okul yapılacak alana denk gelen kısmını, ardından Merhum Doktor Burhan Oran’ın akrabalarından bir kısmı hibe ediyorlar. Ardından bir kısım arsaları da para ile satın alıyorlar ama bu arsalar da yeterli olmayınca dönemin Samsun Belediye Başkanı olan Doktor Bünyat Arslan’a gidip belediyeye ait olan 4080 metrekarelik arsayı İmam Hatip okuluna vermesini istiyorlar. Merhum Belediye Başkanı Bünyat Arslan, Adalet Partisinden seçilmiş bir belediye başkanı. Adamcağız bu konuda öyle samimi davranmış ve demiş ki ‘Biz bu arsayı bağış yaparsak gelir başka bir başkan bu bağışı iptal eder. (Şu anda İstanbul Büyükşehir’de aynı sorunlar yaşanmakta, daha önce yapılan bağışların bir kısmı iptal edilmiş.) Biz burayı sembolik bir bedelle ve şartlı olarak İmam Hatip Okulu Yaptırma ve Yaşatma Derneğine satalım ki amacına uygun kullanılmaz ise satışı bozdurulsun.’ Bu samimi düşüncesi sonucunda Samsun Belediyesine ait 4080 metrekarelik arsa üzerinde İmam Hatip Okulu binaları inşa etmek kaydı ile 13/02/1965 tarih ve 4-1-1-7/668 sayılı kararla Samsun Tapu Sicil Müdürlüğünde tescil edilmiş. 

scan1-1-001.jpg

Ardından arsaların üzerine İmam Hatip Okulu binası inşa edilmiş, ardından Yüksek İslam Enstitüsünün kuruluş dönemlerinde bir bina daha yapılıp İslam Enstitüsüne bir müddet tahsis edilmiş. Daha sonra Yüksek İslam Enstitüsü İlahiyat Fakültesi olunca bina Kız İmam Hatip Lisesi olarak merkez binanın C Bloku şeklinde eğitim öğretime devam etmişti. Arsanın bir kısmında bulunan bina uzun yıllar İmam Hatip Lisesinin parasız yatılı kısmında yer bulamayan öğrencilere yönelik paralı yatılı pansiyonu olarak hizmet verdi. Benim dernek başkanlığım döneminde o binaya otuz derslikli bir bina daha eklenmek sureti ile İmam Hatip Lisesinin B Bloku olarak ortaokul öğrencilerine hizmet verdi. O binayı yaparken kimlerden ne yardım aldık ben biliyorum. Dostumuz olan iş müfettişi arkadaşlara rica ettik, teftişe gittikleri fabrikalardan tuğlasından kirecine her şeyi aldılar bize, onlardan da Allah razı olsun. Daha sonra 28 Şubat süreci gelince öğrenciler azaldı, okullar boşaldı. Binaların biri geçici olarak Alpaslan İlkokuluna, biri de Kadın ve Doğum Hastalıkları Hastanesine tahsis edildi. Daha sonra biz de görevlerden ayrıldık. 

scan10002-1.jpg

Merhum Remzi Yavuz İlim Yayma Vakfının Kurucu Başkanı olarak bu arsalara İmam Hatip Okulu şerhini koydurması binaların bugüne dek elden çıkmaması için en büyük dayanak oldu. Ancak her şeye rağmen bu arsalara göz diken bazı özel sektör müteşebbisleri defalarca İlim Yayma Vakfının yöneticilerini ikna ederek arsaların ticari alana dönüşmesi için girişimlerde bulundular. Bu girişimleri 28 Şubat süreci dâhil büyük uğraşlar vererek engelledik ancak gelinen noktada İlim Yayma ve Eğitim Vakfının şimdiki başkanı olan İbrahim Sandıkçı ve yönetim heyetinin arsanın bir kısmını ticari alan yapma uğraşında olduklarını bizzat bana söylemeleri beni cidden üzdü. Bu binaların bir tanesi Milli Eğitim Bakanlığına kiralanmak suretiyle Kız İmam Hatip Lisesi olarak faaliyetine devam etmekte. Buradan kira alınması gerçekten çok büyük bir hatadır. Zira gerek bu arsaları hibe edenler gerekse para yardımı yapanlar İmam Hatip Okulu yapılacak diye bu yardımları yaptılar, kiralansın diye kimse yardım yapmadı, bu çok yanlış bir durum. Vakıf kelimesi Arapça kökenli bir kelime olup ‘vekafe’ kökünden gelir. Duran varlık demektir. Yani vakfedilen menkul, gayrimenkul ne varsa asla aslından farklı amaçla kullanılamaz. İslami hükmü budur. Zaten arkadaşlar da İhsan Şenocak Hocaya bu konuda fetva sormuşlar. İhsan Şenocak Hoca, aynı bizim dediğimizi söylemiş ve vakfedilen nedenden farklı amaçla kullanılması caiz değildir demiş. 

whatsapp-image-2021-08-18-at-16-03-11.jpeg

Kız İmam Hatip Okulunun pansiyonu olarak kullanılan Yüzüncü Yıl Bulvarına cephe olan binayı Milli Eğitim Bakanlığı boşaltmış, öğrencilere başka bir yer bulmuş. İlim Yayma ve Eğitim Vakfı yetkilileri, bu binanın taşıyıcı sisteminin yeterli olmadığını ve bu nedenle de yıkılması gerektiğini belirtmekteler. Ayrıca İlim Yayma ve Eğitim Vakfında çalışan çok sayıda personel olduğunu, bu nedenle de buraya gelir getirecek bir ticari alan imar değişikliğinin yapılması gerektiğini düşünmekteler ki bu fevkalade yanlış ve vebal gerektiren bir durumdur. İlim Yayma Vakfı ticari bir müessese değil, o personelleri kaydırsınlar başka bir yere. Mesela müdür olan arkadaşı aldıkları yere diğer personelleri de alsınlar. Buraya yapılması gereken tek şey proje İmam Hatip lisesidir. Milli Eğitim Bakanlığı ile bir protokol yapılıp bu arsaya vakıf şartlarına uygun İmam Hatip Okulu yapılması şarttır. Aksi halde ticari alana dönüşmesi halinde Büyükşehir Belediyesi, şartlı satışın ortadan kalkması nedeniyle satışı anında iptal ettirip 4080 metrekare arsayı alır. Diğer bağışçılar da dava açsa aynı sıkıntı olur, bu olayın yasal boyutu. Bir de olayın manevi boyutu var ki Allah iki cihanda da bunun hesabını sorar. Bu konuda siz değerli Samsunlulardan ve manevi sorumluluk alan herkesten vicdani hassasiyet ve kamuoyu desteği beklemekteyim. Umarım matlup hâsıl olmuştur. Rabbim, doğruların yardımcısı olsun diyerek sözlerime son veriyorum. Allah’a emanet olunuz.

whatsapp-image-2021-08-18-at-16-03-22-2.jpeg

whatsapp-image-2021-08-18-at-16-03-09-1-001.jpeg

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
2 Yorum
Adnan Bahadır Arşivi
SON YAZILAR