“Bilgisayarlar öğretmen gibi,

araştırma asistanı gibi bize yardımcı olacaklardır.

Hizmetçi ve efendi pozisyonu söz konusu değil.”

Donald Michie

İnsan beyni gizemini ve esrarını koruduğu için her yüzyılda sürekli bir şeylerle özdeşleştirilmeye çalışılmıştır. Beynin bir şeylere benzetilmesinde ortak tek bir yön vardır. O da o günün en popüleri olan makine veya yapay sisteme benzetilmesidir. Eski yunanda beyin mancınığa benzetilmiştir. Freud ise beyni hidrolik ve elektromanyetik sistemlere benzetmiştir. Ünlü İngiliz nörologu Sherrington ise beyni telgraf sisteminin çalışma biçimine benzetmiştir. Günümüzün de bilgisayar çağı olmasından dolayı şimdide beynimiz bilgisayar ile özdeşleştirilmektedir. Belki de 50-100 yıl sonra yapay zekayla özdeşleştirilecek.

İnsan beyni bilgisayarla özdeşleştirilebilir mi ? diye bir soru mutlaka zihninizde oluşmuştur. Buna verilecek tek cevap ise “hayır” dır. İnsan beyni bilgisayarın “hard” diskiyle benzeştirilecek kadar basit bir yapıya sahip değildir. Bilgisayar insan beyninden daha üstün bir mekanizmaya sahip değildir.

Dünyaca ünlü Rus satranç ustası Kasparov"un “Derin Mavi” isimli bilgisayar ile satranç maçı yapmasının nedeni de beyin-bilgisayar çekişmesine somutluk kazandırmaktan başka ne olabilir ? Ancak milyonlarca hamleyi çok kısa sürede hesaplayan bu bilgisayar dahi Kasparov"u ilk oyunlarda yenememişti. Beyin-bilgisayar müsabakasının ilk raundunu beyin kazanmıştı. Ancak bu ve bunun gibi beyin-bilgisayar müsabakalarını bilgisayar kazanabilir. Bu onun daha zeki olduğu anlamına gelmez, sadece yüklenen komutlara göre hareket ettiğini gösterir. Yani teknik ona kazandırmış olur.

Roland R. Geisselhart, “Bellek Geliştirme” isimli kitabında bilgisayarla, insan beyni arasındaki amansız savaşı, birazda sağ beynin önemini vurgulayarak şöyle bir açıklamada bulunuyor; “… bilgisayarlar, beynimizin sol bölümü gibi, yani soyut, akılcı ve mantıklı olarak - yalnızca bizim beynimizden çok daha yüksek bir hızla - çalışırlar. Bu yüzden de beynimizin sol yarısının çalışmasını gerektirecek işlerin çoğunu bilgisayarlar yüklenebilirler. Bu durumda, makinelere karşı geri kalmak istemeyen insanın bugüne kadar göz ardı ettiği sağ beyin yeteneklerinin geliştirilmesi daha da önem kazanır. Çünkü günün birinde bilgisayarlar, yalnızca uygulama işlemlerini yapmakla kalmayacaklar, aynı zamanda sol beyin işlevlerinin tümünü de yüklenebilecekler ve eğer sağ beyin yetenekleri geliştirilmezse, insanlara yapacak bir iş kalmayacak.”

Dünyanın en hızlı bilgisayarı saniyede 1 milyar hızla işlem yapabilmekte. İnsan beyni ise saniyede 1 katrilyon hızla işlem yapabilmektedir. Bu tartışmaya son noktayı A.B.D. de “Yüzyılın Adamı” seçilen Prof. Dr. Gazi Yaşargil"in “beyin mi olağanüstü, bilgisayarlar mı ?” sorusuna verdiği cevapla koymak istiyorum. “ Elbette beyin. Bilgisayarlar iki boyutludur yani binary çalışan bir sistemdir. Bizim beynimizse kaç dimansiyonlu, kaç boyutlu çalışıyor hayret edersiniz. Bir profesörden öğrendim, insan beyninin 11 boyutlu olduğunu söyledi. Bizler bu 11 boyutun 4 boyutunu bile kavrayamadık daha.”