Barış sihirli sözcüktür.İnsani ve vicdani boyutuyla kimsenin karşı çıkamayacağı bir anlam ifade eder.Karşıtı savaş'tır.Savaşlar,acı,yoksulluk,ekonomik kayıp demektir. Savaşlar,insanlık suçudur; tecavüzdür,yağmadır,savaş çığırtkanlığı ödlek ve hainlerin kör cehaletidir.

Ancak, ülke toprağına,vatandaşın mal ve canına kaseden,kamu düzenini silah zoruyla yıkmaya yönelik illegal yapıların yarattığı dehşetin adı terördür.Evrensel hukukta meşruiyeti yoktur.Son 30 yıldır Ülke güvenliğini tehdit eden ayrılıkcı ,Sevr'ci kürtçülük hareketinin illegal yapısının adı PKK 'dır. Son on yıldır hareket” Kürt sorunu” ile anılır olmuştur. Hiçbir Demokratik ülke ,kendisine tehdit oluşturan silahlı eylemlere ve B M 'in terör örgütleri listesine aldığı yapılarla Barış sürecine girdiği görülmemiştir.Aksi durum Teröre boyun eğmek,mücadelede mağlubiyeti kabul etmek demektir.Düşüne biliyor musunuz, ABD ,El-Kaide ile masaya oturmuş!Barış görüşmeleri yapıyor. Türkiye Cumhuriyeti Devleti veya Hükümeti ”DHKP-C ile veya Devrimci Karargah örgütü ile Ergenekoncularla uzlaşmaya varıyor.“Barış” görüşmeleri yapıyor.Böyle olasılık akıl karı mı? Olamazsa,PKK ile neden /nasıl olunabiliyor?

Barış diye,ekran ekran dolaşan tasmalı demokratlar Yurt Partisi Genel Başkanı Saadettin Tantan'ın dediği gibi :PKK tarafından “2 milyar dolarlık fonundan nasiplenmiş olabilir mi?Bir büyük yalanın taşaronları olabilir mi?Bazı aydınların, vatandaşların büyük çoğunluğunun PKK yı tanıdıkları söylenemez.Teröre karşı verilen mücadeleyi küçümseyip,Nazi liderlerinden Joseph Goebbells'in: “Öyle bir yalan söyle ki kimse karşı çıkmasın”tezini kullanarak umut tacirliği yapılmaktadır.Bu tür yalana ilk kez 80'lerde “ üçbeş çapulcu “ tanımıyla başlandıOysa ,Örgüt hakkında yazılmış yayınlar /raporlar,gizli tanık itirafları,mahkeme zabıtları, bizzat terörle mücadele eden Kahramanların “Anıları”,bölgede görevli kişilerin yaşadıkları ortaya döküldükçe Barışın bir “Büyük Yalan”ın rahminde emperyal odaklarca döllendiği ortaya çıkmıştır.

PKK'yı kuran Tapu Kadastro Meslek lisesinde “namazlı /niyazlı”Abdullah Öcalan'ın “Mavros Lazaros,09.08.1953 doğumlu,(C 015918) numaralı Kıbrıs pasaportu taşıdığı ; K.Irak ,Suriye'de ,Yunanistan istihbarat eskortunda İtalya ve oradan Kenya'ya dünyayı turladıktan sonra CIA'nın paketleyip gönderdiği biri olarak öğrenildi.

1960 sonrası Doğu Kültür Ocaklarından başlayan Sevr'ci kürtçülük hareketi,sosyalizm ambalajlı kültürel yapısıyla konjonktürün de etkisiyle”Doğulu gençlerin- sol silahlı -illegal örgütlere eleman kazandırmanın önünü kesmek için” MİT'in ,Derin yapıların bilgisi ve ilgisi dahilinde kurulduğu görüşü yaygındır.Necdet Pekmezci, nin PKK'yı Kim Kurdu ?adlı kitabında: “sivrilttiğimiz kazıklar, döner bizi kazıklar”bir acı gerçeğin ifadesidir.Bu kirli ilişkiyi ilk fark eden UğurMumcu' dur.Ve canı ile ödemiştir.

Sonra anlaşıldı ki; CIA,M16,MOSSAD,El Muhaberat Türkiye'ye karşı PKK ile stratejik ortaklar.Dost bilinen ülkeler örgüte yardım ve yataklık yapıyor.Suçlulara sığınma hakkı tanıyor, ikili anlaşmalara rağmen iade etmiyor.Avrupa parlamentosunda Türkiye aleyhine konuşturuluyor. Doğu ve Güney Doğu'da yaşayan halkı “etnik temelde azınlık”olarak tanıyor;Kürtlerin temsilcisi /muhatabı olarak PKK'yı (İmralı A.Öcalan/Kandil M .Karayılan /Avrupa Sabri Ok ekseninde)alınıyor.

Bugün PKK 50/60 milyar dolarlık bir kaynağın sahibidir.Avrupa'da 200'den fazla merkezde faaliyet göstermektedir.Avrupa içinde ”Kürt Diyasporası” oluşmuştur.KCK yapılanması gibi bulundukları ülkenin Hükümet yetkilileri ,siyasi parti vekilleri ile sıkı ilişki içindedirler...Örgütün -haraç dışında -Kaçakçılığın her türünden gelir sağlamaktadır.buna rağmen Mal varlıkları ve banka hesapları müsadere edilememektedir.

İdeolojik temelli silahlı örgütler kolay değişmezler.Marjinalitelerini muhafaza ederler.Lider kadrosu dokunulmazdır.Tutucu ve faşistdirler.Liderleri makama kanıp, davadan vaz geçmezler.Siyasi mürtedler eski ayıplarının ortaya çıkmaması için ,yeni Efendilerine”Ebedi Başkanlık”temennasıyla selam duranlar..Anladınız siz O'nu!!..Oysa “Öcalan'ın nihai hedefi Doğu ve Güney Doğu'da özerk bir Kürt toplumu oluşturmaktır.Kürt kimliği ,Kürt azınlığı,özerk yapı içersinde dört parçanın en büyüğü olarak dünya kamuoyuna kabul ettirmektir..”Bunu gizlemiyor,görüşmelerde yol haritası veriyor.

İnsanın sözü ile eylemleri tipolojik özelliklerini yansıtır.Leyla Zana'nın Başbakan'la görüşmesinin ardından yaptığı açıklamayı hatırlayın.Kamuoyu tarafından büyük bir mutlulukla alkışlanmıştı!! Hemen,ardından Komutanlar :“PKK terörü savaşla bitmez.Barış siyasal çözümle mümkündür.” demişti.Klasik “ Büyük Yalan” mukallitliği ...Ajitasyona dayalı propaganda gerçekleri gizleyemez.

Türkiye Fikir Ajansı'nın çaycısı,nasıl Barış havariliğine yükseltildi?Öcalan'ın 1978 yılında Tunceli' den duyurulan PKK Manifestosu'nda :”Kürdistan'ın Türkiye,İran,Irak ve Suriye tarafından işgal edildiği ve en büyük parçanın ise Türkiye Kürdistan'ı olduğu”beyanını nereye koyacağız?Toplantıya katılanlardan Mazlum Doğan,Saime Aşkın,M.Hayri Durmuş, ötgüt içi yargısız infaz edildi.Kesire Yıldırım(Babası Mit elemanı)Duran Kalkan hayatta..Bu düşünce ve eylemde olan bir örgüttün talepve hedefini değiştiren ne olabilir?Bölgede yaşayan halkın, özgür iradesini beyan edebilecek gücü var mıdır?Kan ve şiddet odaklı İmralı /Kandil hattında yürütülen Barışa ne katkı sunabilir? Teması bir “Büyük Bir Yalan” olan bir film vizyonda ..Savaş Süzal,bize El Hayat Gazetesi'nin büro şefi Lübnanlı Refik'in El Muhaberat ajanından edindiği bilgiyi aktarıyor: “Leyla Zana 'nın K.Irak 'ta katıldığı Kürt konferansı'nda yaptığı konuşmada:”Türk askerinin kanı nehir gibi akmadığı sürece Kürtlere barış ve gelecek olmadığını “söylüyor.Bu sözlerle BDP Şanlıurfa vekilinin ekranlardan polisin gözünün ortasından vurabileceğini,gerekirse içerde yatabileceğini söylemesi,arasında Barışın diliyle tercüme edersek ”kınama” mı yoksa “kına yakmak” mı anlamalıyız?

2004 yılından AB ye üyelikle başlayan” Büyük Yalan” 9 yıl sonra anlaşıldı.O zaman doğru söyleyenler O'nuncu köydeler.O zaman bu yalanla avunanlar şimdi bir başka “Büyük Yalan”ın peşinde “PKK ile Barış süreci”ndeler.Hatırlayın.Başbakan 'ın “Kürt kardeşlerim bize hep şunu söylediler OHAL kaldırılsın başka bir şey istemiyoruz.OHAL kalktı ama,maalesef değişen bir şey yok.”sözünden sonra neler değişti?

PKK ile Barış süreci bir Büyük Yalan'ın yol haritasıdır.İşin içinde Yerel seçimler, Cumhurbaşkanlığı/ Başkanlık ,Anayasa halk oylaması gibi ucu açık hesaplar var..Yeni Anayasa'da Türk milleti kavramı,Kurucu iradenin tasfiyesi var, Egemenlik paylaşımı,Üniter yapının yerine federatif yapının ikamesi dayatması var.Açıkcası Türkiye Cumhuriyeti devleti,siyasal İktidar eliyle yeniden kurulmaktadır....